Danıştay Kararı 13. Daire 2013/3176 E. 2019/821 K. 14.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/3176 E.  ,  2019/821 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/3176
Karar No:2019/821

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU: …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, 2006 yılı reklam gelirlerini eksik beyan ettiği ileri sürülen …-TL üzerinden hesaplanan …-TL üst kurul payı ile aynı miktardaki eğitime katkı payının ve toplam …-TL üzerinden hesaplanan gecikme zammının ödenmesine ilişkin … günlü, … sayılı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı yayın kuruluşunun 2006 takvim yılına ilişkin olarak elde ettiği reklam gelirlerinin ve ödemekle yükümlü olduğu üst kurul paylarının doğruluğu hususunda yapılan inceleme sonucunda … günlü, … sayılı raporun düzenlendiği, raporda, davacı şirketin %84 payla büyük ortağı olan …’ın aynı zamanda … A.Ş.’nin (… Reklam) %99,92 payla büyük ortağı olduğu, bu itibarla yayıncı kuruluş (davacı şirket) ile … Reklam arasında ilişki bulunduğu, … Reklam’ın reklam gelirlerinin tamamının ‘de reklam yeri olarak ayırtıp yayınlattığı piyasadan toplanan reklamlara dair gelirler olduğu, yayıncı kuruluşun yalnızca … Reklam aracılığıyla reklam satışı yapmakta olduğu, … Reklam’ın reklam bulma ve yayınlatma faaliyetine ilişkin olarak … TL tutarında gelir elde ettiği, buna karşın yayıncı kuruluşun piyasadan bulunan reklamları yayınlatmak suretiyle … TL gelir elde ettiği, reklam hizmetinde temel işlevin reklamların televizyonda yayınlatılarak geniş halk kitlelerine ulaşmak olduğu, bu itibarla, reklam verenin ödediği tutarın yaklaşık %90’lık kısmının reklam bulma faaliyetinin karşılığı olmasına karşın yaklaşık %10’luk kısmının söz konusu reklamların yayınlanmasının karşılığı olmasının iktisadi ve ticari icaplara uygun olmadığı, yapılan piyasa araştırması sonucu reklam satışı aracılık işlemlerinde ortalama %8 oranında komisyon tutarı (aracılık hizmeti bedeli) hesaplandığının tespit edildiği, buna göre, … Reklam’ın yayıncı kuruluş tarafından yayınlanmak üzere gerçekleştirdiği reklam satışlarından elde ettiği gelirin %8 oranındaki kısmını sunduğu aracılık hizmetine karşılık olarak kendi bünyesinde tutması ve geriye kalan kısmın tamamını yayıncı kuruluşa yansıtması gerektiği, dolayısıyla beyan edilmeyen matrah tutarlarının 2006 yılı ilgili dönemler itibariyle yayıncı kuruluş tarafından RTÜK payı matrahına eklenmesi ve hesaplanan RTÜK payının ödenmesi gerektiği, RTÜK payı kadar ayrıca hesaplanacak tutarda eğitime katkı payı alınması gerektiği hususunun belirtilmesi üzerine, söz konusu rapor dayanak alınmak suretiyle dava konusu işlemin tesis edildiği, Mahkemenin … günlü, E:… sayılı ara kararıyla, raporda değinilen komisyon oranının belirlenmesine ilişkin bilgi ve belgeler ile şirketlerin 2006 yılı reklam gelirlerini gösteren bilgi ve belgeler dahil, rapora dayanak teşkil eden tüm bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine karar verildiği, ara kararına cevaben gönderilen bilgi ve belgeler incelendiğinde, ilişkisiz oldukları yayın kuruluşlarına hizmet sunan reklam pazarlama firmalarının 2006 yılı hesap döneminde yayın kuruluşlarından ortalama %8 oranında komisyon geliri elde ettiklerinin görüldüğü, Üst Kurula beyan edilmesi gereken reklam gelirlerinin yayıncı kuruluş ile … Reklam arasındaki ilişki sebebiyle ve komisyon oranının çok yüksek tutulması nedeniyle noksan beyan edildiğinin açık olduğu, bu nedenle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, vergi müfettişlerinin raporunda olması gereken reklam geliri ve bu reklam geliri üzerinden ödenecek üst kurul payı hesabı yapılırken varsayıma dayalı ve hayali bir emsal komisyon oranı üzerinden hesaplama yoluna gidildiği, vergi müfettişlerinin, yayıncı kuruluşa; sermayesi, cirosu, çalıştırdığı eleman sayısı, reyting ve izlenme oranı, yayın alanı, etkinliği, yayın zamanı ve süresi gibi verileri değerlendirmek suretiyle emsal olabilecek büyüklükte ve aynı ölçekte emsal kuruluşları bularak ve bu kuruluşların reklam gelirlerinin toplam gelirleri içindeki oranını hesaplayarak ve de yayıncı kuruluşun verileriyle mukayese ederek emsal karşılaştırması yapması gerektiği hâlde yapmadığı, vergi inceleme raporu düzenlenirken yayıncı kuruluşla aynı yayın alanı ve etkinliğine sahip yayın kuruluşlarının 2006 yılı reklam gelirleri incelenerek emsal reklam bedelinin bulunmasının mümkün olduğu, mahkeme tarafından bilirkişi incelemesi ve piyasa araştırması yapılmadan davanın reddedildiği, komisyon oranını belirleyen yasal bir düzenleme bulunmadığından bu oranın vergi müfettişine göre değişkenlik gösterdiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin mülga 3984 sayılı Kanun ve bu Kanun’a dayanılarak çıkartılan Yönetmelik çerçevesinde tesis edildiği, Maliye Bakanlığı ile yapılan anlaşma kapsamında söz konusu reklamların vergi denetmenleri tarafından incelendiği, denetim raporunda yer alan tespitlere göre tesis edilen dava konusu işlemin 2006 yılında yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY : Davacı yayın kuruluşuna ait 2006 hesap yılının vergi müfettişleri tarafından incelenmesi sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı rapor uyarınca, Üst Kurula beyan edilmesi gereken reklam gelirlerinin …-TL noksan beyan edildiği, buna bağlı olarak da 2006 yılına ait hesaplanması gereken %5 üst kurul payı …-TL ile %5 eğitime katkı payı …-TL olmak üzere toplam … TL’nin ödenmediğinin tespit edildiğinden bahisle üst kurul payı ile eğitime katkı payının ve bunların ait olduğu dönemlere göre ödeme tarihi itibarıyla 6183 sayılı Kanun’a göre hesaplanacak gecikme zamlarının mülga 3984 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca 7 gün içerisinde ödenmesi gerektiğine ilişkin … günlü, … sayılı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı işleminin tebliğ edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan (mülga) 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’un 12. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, özel radyo ve televizyon kuruluşlarının yıllık brüt reklam gelirlerinden %5 oranında ayrılacak paylar Üst Kurul’un gelirleri arasında sayıldıktan sonra, 21/05/2002 tarih ve 24761 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4756 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle değişik 13. maddesinde ise, 12. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde öngörülen reklam gelirlerinden ayrılacak paylar, elde edildikleri ayı takip eden ayın en geç 20’sinde; (a) bendine göre ödenecek TV kanal ve radyo frekansı yıllık kira bedeli her yılın Ocak ayının en geç 20’sinde; 33’üncü maddede belirtilen idarî para cezalarının da cezaların tahakkukunu müteakip ilgili yayın kuruluşları tarafından ödeneceği; ödemede gecikilmesi hâlinde, ilgili yayın kuruluşunun uyarılarak yedi gün içinde ödeme yapması isteneceği; ödenmeyen kurum gelirinin icra yoluyla tahsil olunacağı; gecikilen ödemeler için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
4306 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, Milli Eğitim Temel Kanunu, Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 24/03/1988 tarih ve 3418 sayılı Kanunda Değişiklik Yapılması ve Bazı Kağıt ve İşlemlerden Eğitime Katkı Payı Alınması Hakkında Kanun’un Geçici 1. maddesinin 02/01/2004 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 5035 sayılı Kanun’un 43. maddesi ile değişik (A) fıkrasının 1. alt bendinde, 13/04/1994 tarih ve 3984 sayılı Kanun uyarınca tarafından yayın kuruluşlarının reklam gelirlerinden alınan pay kadar ayrıca hesaplanacak tutarda eğitime katkı payının 31/12/2015 tarihine kadar, payı ile birlikte ödeneceği, tarafından tahsil edilen eğitime katkı paylarının ertesi ayın yirminci günü akşamına kadar beyan edilerek ödeneceği, eğitime katkı payının tarh, tahakkuk ve tahsilinde ilgili mevzuat hükümleri ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, iptal davaları “idarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan” davalar olarak tanımlanmış; 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (d) bendinde, dava dilekçelerinin, idarî davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği; 15. maddenin 1/d bendinde ise, 14. maddenin, 3/d bendinde yazılı hâllerde davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdarî işlemin kesinleşmesi iptal davasına konu olabilmesi için zorunlu şartlardan olup, işlemin kesin oluşu, idarî karar alma sürecinde nihai işlemin ortaya çıkması bakımından önem taşımaktadır. Bir idarî işlemin kesin ve yürütülebilir nitelikte olması için, başkaca bir işleme gerek kalmaksızın, tesis edildiği anda hukuk düzeninde değişiklik meydana getirip kendiliğinden sonuç doğurması gerekmektedir.
Dava konusu işlem, vergi müfettişleri tarafından hazırlanan rapor üzerine eksik beyan edildiği tespit edilen reklam gelirleri ile bu reklam gelirlerine bağlı olarak ödenmesi gereken üst kurul payının 7 (yedi) gün içinde ödenmesi hususunda ihtarda bulunulmasına, ihtara rağmen ödenmemesi hâlinde icra yoluyla tahsil edileceğine ve geciken ödemeler için ise 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağının bildirilmesine yönelik olup, eksik beyan edilen gelirler için söz konusu ödemenin yapılmaması hâlinde icra yoluna başvurularak tahsil edilebilmesinin mümkün olduğu açıktır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin, …-TL üzerinden hesaplanan …-TL üst kurul payı ile aynı miktardaki eğitime katkı payının ve toplam …-TL üzerinden hesaplanan gecikme zammının ödenmesi, aksi takdirde icra yoluna başvurulacağının bildirilmesine yönelik olduğu, dolayısıyla idarî davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem niteliğinde olmadığı anlaşılmakta olup, bu aşamada davanın esası incelenmeden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden, davanın reddi yolundaki temyize konu Mahkeme kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.