Danıştay Kararı 13. Daire 2013/2998 E. 2018/3270 K. 21.11.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/2998 E.  ,  2018/3270 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/2998
Karar No:2018/3270

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, … Beldesi, … Mahallesi, … altı deniz sahili mevkiinde bulunan ve kooperatiflerince çekek yeri olarak kullanılmak üzere kiralama talebinde bulunulan taşınmazın tescil harici kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle kiralama talebinin reddine ilişkin Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğü’nün 05/01/2009 tarih ve 17 sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki sahil şeridindeki taşınmaz malların davacı kooperatif ve üyeleri tarafından Hazine’nin izni dışında eline geçirerek bu malı kullanmak ve tasarrufunda bulunmak suretiyle işgal edildiği, kıyıların kamunun kullanımına açık olması nedeniyle kamunun kullanımının sağlanması gerektiğinden kiraya verilmemesinde kamu yararı bulunduğu gibi Hazine’ye ait taşınmaz malların kiralanmaları konusunda idarelerin yargı kararlarıyla da zorlanmaları mümkün olmadığından davalı idare tarafından tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, davaya konu taşınmazın kooperatif adına kiralanmasının talep edildiği, taşınmazın 500 metre uzağında bulunan alanın başka bir kooperatife kiralandığı hâlde kiralama talebinin reddine karar verildiği, kooperatiflerinin 2000 yılından bu yana söz konusu alanda faaliyet gösterdikleri, kiralama talebinin reddi işleminin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.