Danıştay Kararı 13. Daire 2013/2711 E. 2019/1591 K. 08.05.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/2711 E.  ,  2019/1591 K.

T.C.

D A N I Ş T A Y

ONÜÇÜNCÜ DAİRE

Esas No:2013/2711

Karar No:2019/1591

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Yaş Sebze Meyve Soğuk Hava Tesisleri ve

Petrol Ürünleri İnşaat Nakliye Turizm Gıda Tarım

Ürünleri Hayvancılık San. ve Tic. Ltd. Şti.

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Ticaret unvanında yapılan değişikliğin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (Kurum) yazılı olarak bildirilmediği ve LPG otogaz bayilik lisansının tadil edilmediğinden bahisle 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca davacı şirkete yönelik olarak 308.194,00-TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin 03/10/2012 tarih ve 4064-27 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; suç ve cezaların kanuniliği ilkesine göre, hangi eylem nedeniyle ne tür bir yaptırım uygulanacağına yönelik kural ile kuralı ihlal eden fiilin örtüşmesi gerektiği, somut olayda olduğu gibi “ilgili diğer mevzuat” hükmünün ihlalinin, Kanunun 4. maddesinin ikinci fıkrasının ihlali şeklinde nitelendirilerek 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca idari para cezası uygulanması durumunda kanunilik ilkesine aykırı davranılmış olacağı gibi petrol (LPG) piyasası ile ilgili bir düzenlemede öngörülen basit bir kural ihlali nedeniyle verilecek ceza ile 5307 sayılı Kanun’un 4. maddesinin üçüncü fıkrasında sayılan yükümlülüklerin ihlaline yönelik cezaların aynı olacağı, bu durumun suç ve cezalar arasında hassas bir denge bulunduğuna yönelik orantılılık ilkesine aykırılık oluşturacağı, unvan değişikliğini Yönetmelikte öngörülen sürede, Kuruma bildirerek lisans tadil talebinde bulunmadığı anlaşılan davacı şirket hakkında, 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca idari para cezası uygulanması gerekirken aynı maddenin ikinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca idari para cezası verilmesine yönelik dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, ticaret unvanındaki değişiklik nedeniyle Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 18. maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı olarak 30 gün içerisinde Kurum’a bildirimde bulunulmadığı gibi LPG otogaz bayilik lisansının tadiline yönelik olarak başvuru yapılmadığının da somut olarak tespit edildiği, buna dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı şirkete ait LPG otogaz bayilik lisansı, …Yaş Sebze Meyve Soğuk Hava Tesisleri ve Petrol Ürünleri Ticaret Limited Şirketi adına düzenlenmiş, 15/03/2011 tarihinde yayımlanan Ticaret Sicil Gazetesi’nde davacı şirketin ticaret unvanı …Yaş Sebze Meyve Soğuk Hava Tesisleri ve Petrol Ürünleri İnşaat Nakliye Turizm Gıda Tarım Ürünleri Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olarak değiştirilmiş, davacı şirket tarafından 15/09/2011 tarihinde ticaret unvanındaki değişiklikten kaynaklı olarak lisans tadili talebinde bulunulmuş, başvuru dosyası üzerinden yapılan incelemede, yeni ticaret unvanının Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanmasından itibaren 30 gün içerisinde lisans tadil talebinde bulunulmadığından bahisle davacı şirkete yönelik olarak inceleme başlatılmış, 04/04/2012 tarih ve 3766-34 sayılı Kurul kararıyla ticaret unvanında yapılan değişikliği Kurum’a süresi içerisinde bildirmemek ve lisans tadil talebinde bulunmamak fiilleri kapsamında, ön araştırma ve soruşturma prosedürüne gerek olmaksızın davacının yazılı savunmasının alınmasına karar verilmiştir.

Davacı şirketin 28/05/2012 tarihli yazılı savunmasında; ticaret unvanındaki değişikliğin 15/03/2011 tarihinde Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanmasından sonra iş yeri açma ve çalışma ruhsatında değişiklik yapılmak üzere LPG otogaz istasyonunun bulunduğu … Belediye Başkanlığı’na başvuruda bulunulduğu, sokak isim ve numaralarında değişiklik yapılmasından kaynaklı olarak ticaret unvanında yer verilen adres bilgisi için belirli bir süre beklemek durumunda kalındığı, iş yerinin yeni adresinin 29/08/2011 tarihli Ticaret Sicil Gazete’sinde yayımlanmasından sonra 15/09/2011 tarihinde yeni ticaret unvanı doğrultusunda lisans tadili yapılması amacıyla Kurum’a başvuruda bulunulduğu ifade edilmiş, savunmada ileri sürülen hususlar davacı şirketi haklı gösterecek nitelikte bulunmayarak, ticaret unvanı değişikliğini Kurum’a yazılı olarak bildirmemek ve lisansında tadil talep etmemek fiillerinin 5307 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkrası ile Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 18. maddesinin dördüncü fıkrasına aykırılık oluşturduğundan bahisle 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca davacı şirkete yönelik olarak 308.194-TL idari para cezası verilmesine ilişkin 03/10/2012 tarih ve … sayılı işlem tesis edilmiştir.

Bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “Yaptırımlar” başlıklı 17. maddesinde, “Lisans sahibi kişiler hakkında bu Kanuna, bu Kanuna göre yürürlüğe konulmuş yönetmeliklere, Kurumun yazılı talimatlarına veya lisanslarına kayıtlı hususların herhangi birine riayet edilmediği takdirde, Kurum tarafından ön araştırma veya soruşturma başlatılır. Ayrıca, ilgiliye onbeş gün içerisinde aykırılıkların giderilmesi, aksi hâlde bahse konu piyasa faaliyetlerinin geçici bir süre için durdurulabileceği veya doğrudan doğruya iptal yaptırımının uygulanacağı ihbar edilir. Bu ihbara rağmen onbeş günlük sürenin bitiminde aykırılıklar giderilmezse, Kurum piyasa faaliyetini otuz günden az, yüzseksen günden çok olmamak üzere geçici olarak durdurur. …” kuralına yer verilmiştir.

7164 sayılı Maden Kanunu İle Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 36. maddesi ile, 5307 sayılı Kanun’un 17. maddesi, “Bu Kanuna göre idari yaptırımlar aşağıdaki usulde yürütülür: Lisans sahibi kişiler hakkında bu Kanuna, ikincil mevzuata veya lisans hükümlerine, Kurul kararlarına aykırı davranılması hâlinde; Kurul tarafından belirlenen niteliği itibarıyla düzeltme imkânı olan fiiller için ilgilisine Kurum veya Kurumca yetkilendirilen kuruluşlar tarafından, otuz gün içerisinde aykırılığın giderilmesi, aksi hâlde hakkında geçici durdurma yapılabileceği ihtar edilir. Verilen ihtar süresi sonunda mevzuata aykırı durumu devam ettirenlerin ilgili piyasa faaliyeti altmış gün süre ile geçici olarak durdurulur. Niteliği itibarıyla düzeltme imkânı olan fiilin tespit tarihinden itibaren iki yıl içerisinde tekrar edilmesi hâlinde ise ihtar işlemi uygulanmaksızın ilgili piyasa faaliyeti altmış gün süre ile geçici olarak durdurulur…” şeklinde değiştirilmiştir.

5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 2. maddesinde, “kabahat” deyiminin, Kanun’un, karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık anlamına geldiği; 3. maddesinde, bu Kanun’un, idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması hâlinde, diğer genel hükümlerinin, idarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanacağı; “Zaman Bakımından Uygulama” başlıklı 5. maddesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümlerinin kabahatler bakımından da uygulanacağı, kabahatler karşılığında öngörülen İdarî yaptırımlara ilişkin kararların yerine getirilmesi bakımından ise derhâl uygulama kuralının geçerli olduğu; bu maddenin atıf yaptığı 5237 sayılı Kanun’un 7. maddesinin ikinci fıkrasında, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağı ve infaz olunacağı kurala bağlanmıştır.

14/03/2019 tarih ve 8487-6 sayılı Kurul kararı ile, “Lisans sahiplerinin yükümlülükleri kapsamında Kurum’a yapılacak bildirimlerin süresi içerisinde yapılmaması” niteliği itibarıyla düzeltme imkânı bulunan fiiller arasında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İdari işlemlerin yargısal denetimi, kural olarak, işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan hukuki düzenlemelere göre yapılır. Ancak idari yaptırım uygulanmasına yönelik işlemin dayanağı olan kuralın yürürlükten kaldırılması veya işlemin tesisinden sonra idari yaptırım uygulanan kişilerin lehine sonuç doğuracak nitelikte düzenleme yapılması halinde yeni hukukî durumun dikkate alınması gerekmektedir.

Kanunların zaman bakımından uygulanmasına yönelik ilkelere göre, kanunda çerçevesi çizilmiş olmak ve kanuna aykırı olmamak şartıyla kabahat oluşturan fiillerin düzenleyici idari işlemlerle belirlenmesinin, sonraki tarihli düzenlemelerle bu fiillerin kabahat olmaktan çıkartılmasının, kabahat niteliğindeki fiillere yönelik cezaların hafifletilmesinin veya cezaların uygulanma koşullarının değiştirilmesinin lehe düzenleme kapsamında değerlendirilmesi gerektiği; buna karşılık, idari yaptırımın türü, süresi ve miktarının doğrudan düzenleyici idari işlemlerle belirlenmesinin mümkün olmadığı, kanunla düzenlenmesi gerektiği anlaşılmakta olup, 5307 sayılı Kanun’da anılan düzenlemelerin aksine bir hüküm yer almadığından, gerek düzenleyici gerekse bireysel idari işlemler bakımından Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun idarî yaptırımlara yönelik işlemlerinde anılan Kanun’un genel hükümlerinin dikkate alınması gerektiği açıktır. Bu açıdan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun düzenleme yetkisi, 5307 sayılı Kanun’un belirlediği çerçeve ve kanunların zaman bakımından uygulanmasına yönelik kural ve ilkelerle sınırlandırılmış bulunmaktadır.

Bakılan uyuşmazlıkta, davacı şirkete, ticaret unvanı değişikliğini Kurum’a yazılı olarak bildirmediği ve lisansında tadil talep etmediğinden bahisle 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesi uyarınca idari para cezası verilmiş olmakla birlikte; 7164 sayılı Kanun’un 36. maddesi ile, 5307 sayılı Kanun’un 17. maddesinde değişiklik yapılarak, lisans sahipleri hakkında 5307 sayılı Kanuna, ikincil mevzuata veya lisans hükümlerine yahut Kurul kararlarına aykırı davranılması hâlinde, Kurul tarafından belirlenen niteliği itibarıyla düzeltme imkânı olan fiiller için ilgilisine, Kurum veya Kurumca yetkilendirilen kuruluşlar tarafından, otuz gün içerisinde aykırılığın giderilmesi gerektiğinin, aykırılığın giderilmemesi halinde faaliyetin geçici olarak durdurulabileceğinin ihtar edileceği, verilen ihtar süresi sonunda mevzuata aykırı durumun devam ettirilmesi halinde piyasa faaliyetinin altmış gün süre ile geçici olarak durdurulacağı, geçici durdurma süresi sonunda da tespit edilen aykırılıkların giderilmemesi halinde faaliyetin durdurulmasına devam edilerek soruşturma başlatılacağı ve gerekli idari yaptırımların uygulanacağına yönelik olarak önceki düzenlemelerden farklı mahiyette usul ve esaslar belirlendiği, 5307 sayılı Kanun’un 17. maddesine istinaden Kurul tarafından alınan 14/03/2019 tarih ve 8487-6 sayılı kararla, niteliği itibarıyla düzeltme imkânı bulunan fiiller için ihtar yapıldıktan sonra sonucuna göre gerekirse idari soruşturma başlatılarak yaptırımlar uygulanacağına yönelik kural kapsamında, “lisans sahiplerinin yükümlülükleri kapsamında Kurum’a yapılacak bildirimlerin süresi içerisinde yapılmaması” fiilinin, niteliği itibarıyla düzeltme imkânı bulunan fiiller arasında sayıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri idari yaptırımların hukuki rejimine yönelik ilkeler çerçevesinde incelendiğinde, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte LPG otogaz lisansına sahip olan ve belirli bir süre içerisinde ticaret unvanı değişikliğini Kurum’a yazılı olarak bildirmek ve lisansında tadil talep etmekle yükümlü kılınan davacı şirkete yönelik olarak Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 18. maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen ticaret unvanı değişikliğini mevzuatta öngörülen süre içerisinde Kurum’a yazılı olarak bildirmediği ve lisansında tadil talep etmediğinden bahisle 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca idari para cezası verilmiş ise de, anılan Kanun’da sonradan yapılan değişikliklere uyum sağlamak üzere 14/03/2019 tarih ve 8487-6 sayılı Kurul kararının alındığı ve bahse konu kararda lisans sahiplerinin yükümlülükleri kapsamında Kurum’a yapılacak bildirimlerin süresi içerisinde yapılmaması fiilinin 5307 sayılı Kanun’un 17. maddesinde belirtilen niteliği itibarıyla düzeltme imkânı bulunan fiiller arasında sayıldığı ve anılan düzenlemenin davacı şirketin lehine olduğu görülmektedir.

Bu durumda, her ne kadar davacı şirkete ticaret unvanı değişikliğini mevzuatta öngörülen süre içerisinde Kurum’a yazılı olarak bildirmediği ve lisansında tadil talep etmediğinden bahisle idari para cezası verilmiş ise de, yukarıda belirtilen 5307 sayılı Kanun’da yapılan değişikliklere uyum sağlamak üzere alınan düzenleyici Kurul kararı ile, lisans sahiplerinin yükümlülükleri kapsamında Kurum’a yapılacak bildirimlerin süresi içerisinde yapılmaması fiilinin niteliği itibarıyla düzeltme imkânı bulunan fiiller arasında sayıldığı dikkate alındığında, lehe düzenlemeyle getirilen ihtar kapsamında değerlendirilmesi gereken ticaret unvanı değişikliğini mevzuatta öngörülen süre içerisinde Kurum’a yazılı olarak bildirmeme ve lisansında tadil talep etmeme şeklindeki fiillere yönelik olarak idari para cezası uygulanmasına ilişkin hukuka uygunluk bulunmayan dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davalının temyiz isteminin reddine,

2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,

3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,

4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,

5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 08/05/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.