Danıştay Kararı 13. Daire 2013/2414 E. 2019/643 K. 04.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/2414 E.  ,  2019/643 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/2414
Karar No:2019/643

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Kamu İhale Kurumu
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Güvenlik Gıda Toplu Temizlik İnşaat Tekstil
Eğitim Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından 09/05/2011 tarihinde açık ihale usulü ile yapılan “19 Aylık Malzeme Dahil Yemek Pişirme Dağıtım ve Sonrası Hizmet Alımı” ihalesine katılan ve teklifi ekonomik açıdan en avantajlı teklif olarak belirlenen davacı şirketin dâhil olduğu iş ortaklığının, yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonrasında teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin Kamu İhale Kurulu’nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davaya konu Kurul kararında davacı şirketin ortağı olduğu ortak girişimin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiğine karar verilmesine davacı şirketin 2010 yılı bilançosu üzerinden yapılan hesaplama ile 2009 ve 2010 yılları bilançolarının parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yapılan hesaplama sonucunda şirketin idari şartnamenin 7.4.2. maddesinde aranılan “kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,75’den küçük olması” kriterini sağlamamasının gerekçe olarak gösterildiği, davacı şirket ise, serbest muhasebeci mali müşavir tarafından düzenlenen raporu ibraz ederek söz konusu kriterin sağlandığını iddia ettiği, Kurul’un bahse konu kriterin sağlanmadığı saptamasına esas aldığı tablo incelendiğinde, “kısa vadeli borçların öz kaynaklara oranının” yer aldığı, oysa şartnamede aranılan kriterin “kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranı” olduğunun görüldüğü, bu itibarla, konunun teknik bir incelemeyi gerektirdiği sonucuna varıldığı, uyuşmazlıkta, davacı şirketin 2009 ve 2010 yılları yılsonu bilançoları üzerinde idari şartnamenin 7.4.2. maddesinde aranılan “kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,75’den küçük olması” kriterini sağlayıp sağlamadığının tespiti amacıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde sunulan bilirkişi raporunda özet olarak; davacı şirketin 31/12/2009 ve 31/12/2010 tarihli bilançoları esas alınarak yapılan hesaplamalarda Kısa Vadeli Banka Borçları/Özkaynaklar oranının her iki yılda da 0(Sıfır) olarak gerçekleştiği ve hem söz konusu tarihlere ilişkin oranların hem de bu oranların iki yıllık ortalama değerinin idari şartnamenin 7.4.2. maddesinde belirtilen değer olan 0,75’ten küçük olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporundaki tespitlerin Mahkeme tarafından hükme esas alınabilecek nitelikte olduğunun anlaşıldığı, davalı idarenin bilirkişi raporuna yaptığı itirazın yerinde görülmediği, bu durumda, davacı şirketin 2009 ve 2010 yılları yılsonu bilançolarının idari şartnamenin 7.4.2. maddesinde aranılan “kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,75’ten küçük olması” kriterini sağladığı anlaşıldığından, davalı idarece davacı şirketin bilançoları üzerinde hatalı değerlendirme yapılmak suretiyle davacı şirketin de iştirak ettiği iş ortaklığının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı şirketin kısa vadeli borçlarının öz kaynaklara oranının 0,75’ten küçük olması gerektiği yönündeki idari şartname kriterini sağlamadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 04/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.