Danıştay Kararı 13. Daire 2013/209 E. 2019/752 K. 13.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/209 E.  ,  2019/752 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/209
Karar No:2019/752

TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVALI) …
VEKİLİ: …
2. (DAVALI YANINDA MÜDAHİL)
… Medikal Tıbbi Ürünler Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Laboratuvar Ürünleri ve Hizmetleri Pazarlama Ltd. Şti.
VEKİLİ: …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından 15/06/2011 tarihinde yapılan “Kit veya Sarf Karşılığı Cihaz Kullanma Uygulaması-Otomatik Sıvı Bazlı Sitoloji Alımı” ihalesine yönelik olarak yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin 03/10/2011 tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; dava konusu ihalenin davacı şirketin uhdesinde kaldığı, aynı ihalede ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlenen müdahil şirket tarafından davacı şirketin teklifine konu ürünün Teknik Şartname’ye uygun olmadığı iddiasıyla itirazen şikayet başvurusunda bulunulduğu, Kurul tarafından alınan teknik görüş doğrultusunda davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın iptali istemiyle açılan davada davacı şirket ile davalı idare yanında müdahil şirket tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’ye uygunluğunu belirlemek üzere Mahkeme tarafından atanan bilirkişi tarafından teklif edilen ürünler arasında Teknik Şartname’deki koşulları karşılama bakımından herhangi bir farklılık bulunmadığı ve gerekli olan optimal laboratuvar koşullarının sağlanması halinde her iki şirkete ait ürünlerin rahatlıkla kullanılabileceği kanaatine varıldığı, anılan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı şirketin teklifinin Teknik Şartname’ye uygun olduğu anlaşıldığından dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, ekonomik açıdan en avantajlı birinci ve ikinci teklife konu ürünlerin Teknik Şartname’ye uygunluğu hususunda teknik görüş alındığı, davacı şirket tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’de belirtilen özellikleri karşılamadığı ve fakat itirazen şikayet başvurusunda bulunan şirkete ait ürünlerin aranılan özellikleri karşıladığının bahse konu teknik görüşte tespit edildiği, teknik görüşe istinaden başvuru sahibinin iddiası yerinde görülerek davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına karar verildiği, daha önce Kurul tarafından teknik görüş alınan hususlara yönelik olarak Mahkeme tarafından tekrar bilirkişi tayin edilerek inceleme yapılmasının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 56. maddesine aykırı olduğu, çatışan iki teknik rapordan birinin diğerine karşı üstün tutulmasını haklı kılacak bir neden bulunmadığı, yeniden bilirkişi tayin edilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğu; davalı idare yanında müdahil tarafından, davacı şirket tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’de belirtilen koşulları karşılamadığı, Mahkeme tarafından tayin edilen bilirkişi tarafından hazırlanan raporda yer alan “her iki şirkete ait ürünlerin içerik ve yan etkileri bakımından birbirinden farksız olduğu”na yönelik ifadelerin hatalı olduğu, davacı şirket tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’ye aykırılık oluşturacak nitelikte toksik içeriğe sahip olduğu, teklif edilen ürünlerin özdeş olmadığı, Kurul kararına esas alınan teknik görüşle bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmeden verilen Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının ve davalı yanında müdahilin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya ve davalı yanında müdahile iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.