Danıştay Kararı 13. Daire 2013/1669 E. 2019/1151 K. 10.04.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/1669 E.  ,  2019/1151 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/1669
Karar No:2019/1151

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … A.Ş.
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ: …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kara Kuvvetleri … Komutanlığı’nca gerçekleştirilen “40 Kalem (7 Grup) Muhtelif Tırtıllı Araç Yedek Parçası Alımı” ihalesinin “6. Grubu” üzerinde kalan davacı şirketin, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca 1 yıl süreyle bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelelerine katılmaktan yasaklanmasına ilişkin 14/08/2012 tarih ve 28384 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ihaleye ilişkin İdari Şartname’nin 2.1.2. maddesinde, satın alınacak parçaların ismi, stok numarası, miktarı ve hangi nitelikte (hangi tip üretici tarafından üretilen) yedek parça olacağının EK-E malzeme ihtiyaç listesinde belirtileceğinin kararlaştırıldığı, buna bağlı olarak anılan malzeme ihtiyaç listesinde satın alınacak parçaların “Orijinal Ana Malzeme İmalatçısına Ait Parça” olması gerektiğinin belirlendiği, ihalenin davacı üzerinde bırakılması üzerine davacı ile idare arasında sözleşme imzalandığı, daha sonra davacı firmanın ihale konusu malzemeyi 27/03/2012 tarihinde teslim ettiği; ancak teslim edilen malzemelerin ihale dökümanı ve sözleşme hükümlerine uygun nitelikte olmadığı gerekçesiyle muayene ve kabul komisyonu tarafından reddedildiği, bu kararın davacı şirkete 04/06/2012 tarihinde tebliğ edildiği, davacı şirketin bu karara, teslim edilen malların yurt dışı menşeli alt firmanın ürünü olduğu, söz konusu firmaların marka ve ambalajı ile taahhüt ettiği malları sunmasının mümkün olmadığı, teslim edilen malların maliyetinin orijinal mallara göre daha uygun olduğu ve ihale işlem dosyasında malların orijinalinin istenmesi sebebinin belli bir ürünü sadece belli bir firmadan almaya yönelik olduğu iddialarıyla itiraz ettiği; bu itirazın davalı idarece, satın alınacak malzemenin özelliklerinin ihale öncesinde tayin edildiği ve rekabeti engelleyici bir husus bulunmadığı belirtilerek reddedildiği; … Komutanlığı’nın 18/06/2012 tarihli yazısı ile davacı firmaya taahhüdünü yerine getirmesi için 20 gün süre tanındığı ve bu durumun ihtarname ile 28/06/2012 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacı firmanın ihtarlı süre içerisinde malzemeleri teslim etmediği, bunun üzerine davacı şirketin davalı idare ile imzaladığı 02/01/2012 tarihli sözleşme hükümlerine uygun olarak taahhüdünü yerine getirmediği gerekçesiyle 23/07/2012 tarihinde sözleşme fesih edilerek teminatının Hazine’ye gelir kaydedildiği ve hakkında iş bu davaya konu olan ihalelerden 1 yıl süreyle yasaklama kararının tesis edildiği, davalı idare tarafından muayene komisyonunca yapılan değerlendirme ve tespitlerde söz konusu malzemelerin sözleşme ve şartnamede belirtildiği üzere “Orijinal Ana Malzeme İmalatçısına Ait Parça” olması gerektiği hususunun muayene komisyonu kararlarında açıkça belirtildiği, bu karara karşı 04/06/2012 tarihinde yaptığı itirazda öne sürdüğü gerekçelerin ihaleye konu sözleşmeyi imzalamasından sonra artık ileri süremeyeceği, bu iddiaların ancak sözleşmenin imzalanmasından önceki ihale sürecinde ileri sürülebileceği, Türk Ticaret Kanunu’na göre basiretli bir tacir gibi davranma yükümü altında olan davacı şirketin ihale şartlarını teknik ve idari şartnamelerle birlikte bütünüyle tetkik edip kabul ettiğini belirterek imzalamış olduğu dikkate alındığında, taahhüdünü sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak herhangi bir mücbir sebep olmaksızın yerine getirmeyen davacı şirketin ihalelerden 1 yıl süreyle yasaklanmasına dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, ihaleye ilişkin teknik şartnamede filtrelerin sadece … menşeli firmaların üretmiş olduğu filtreler ile sınırlandırıldığı, ihaleye katılan yerli firmaların ürettikleri söz konusu ürünleri orijinal marka ve ambalajlarıyla ihaleyi yapan kuruma sunmak zorunda bırakıldıkları, davalı idarece malzemelerin uygun bulunmamasının tek sebebinin filtrelerin ve diğer ürünlerin orijinal üreticisi tarafından üretilmemiş olması veya orijinal üreticisinin markasını taşımıyor olmasından kaynaklandığı, söz konusu ürünlerin fonksiyonları itibarıyla araçların verimli çalışmalarını sağlıyor olmaları nedeniyle tescilli marka kullanılarak üretilen ve orijinal olarak nitelendirilen filtre ve diğer ürünlerden hiçbir farkı bulunmadığı, ihale konusu filtrelerin kullanıldığı araçların eski olduğu, tescilli filtre ve benzeri ürünlerin kullanılmasının garanti süreleri dolduğundan orijinal üreticilerin yanında diğer filtre üreticilerinin de aynı tipte filtre ve bağlı ürünlerin üretimini yapmalarında sakınca bulunmadığı, dava konusu işlemin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda belirlenecek kriterlerin verimliliği ve fonksiyonelliği sağlamaya yönelik olacağı, rekabeti engelleyici hususlar içermeyeceği ve bütün istekliler için fırsat eşitliği sağlayacağı düzenlemesine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, taahhüt edilen malın nitelikleri bilinerek ihaleye teklif verildiği, sözleşmeye uygun ürünlerin teslimi için gönderilen 20 gün süreli ihtarnamenin 28/06/2012 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihale konusu malın ihtarın son günü olan 18/07/2012 tarihine kadar teslim edilmediğinden 23/07/2012 tarihinde sözleşmenin feshedildiği, taahhüdünü ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmediğinden davacı hakkında kamu ihalelerine katılmaktan 1 yıl süreyle yasaklama kararı tesis edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.