Danıştay Kararı 13. Daire 2012/3884 E. 2015/2871 K. 03.09.2015 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2012/3884 E.  ,  2015/2871 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2012/3884
Karar No : 2015/2871

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’ nin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile temyize konu Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi….’ın Düşüncesi : 2577 sayılı Kanun’un 26. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın Antalya 1. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirket adına düzenlenen 219.819,60.-TL tutarlı, 30.03.2010 tarih ve 20100330665030000001 takip numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararıyla tesis edilen idarî para cezasına karşı davacı tarafından dava açılıp açılmadığının 28.03.2012 tarihli ara kararıyla davacıdan sorulduğu; söz konusu ara kararına herhangi bir cevap verilmediği; bu hâliyle davacı tarafından dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan tahakkuk işlemine karşı dava açılmadığının kabul edildiği; dava konusu ödeme emrinin, kesinleşmiş ve vadesinde ödenmemiş bir borca ilişkin olduğu; bu durumda, dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 1. fıkrasında, dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü hâlinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verileceği hükmü yer almaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesinde, 01.07.2015 tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesinin, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacağı belirtildikten sonra;
a) 24/6/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler,
b) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya 1/7/2015 tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketler,
c) Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre herhangi bir nedenle dağılmış olan kooperatifler,
d) Sebebi ne olursa olsun aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan anonim şirketler ile kooperatifler,
e) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış, ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatiflerin bu maddede belirtilen usule uygun olarak tasfiyelerinin yapılacağı kurala bağlanmıştır.
Aynı Kanunun Geçici 7. maddesinin 3. fıkrasında; “Bu madde kapsamındaki şirket ve kooperatifler; ilgili ticaret sicili müdürlüğünce re’sen veya herhangi bir kişi, kurum veya kuruluş tarafından kanıtlarıyla birlikte yapılacak bildirimleri de kapsayacak şekilde, ticaret sicili kayıtları üzerinden yapılacak incelemeyle tespit edilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararının davacı şirket vekilince 08.10.2012 tarihinde temyiz edildiği, 19.08.2015 tarih ve 8887 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nin 390. ve 814. sayfalarından Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi gereğince davacı şirketin 28.07.2015 tarihinde ticaret sicilinden re’sen silindiği ve bu keyfiyetin 19.08.2015 tarihinde ilân edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; her ne kadar davacı şirket vekili tarafından … İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenmesi talebinde bulunulmuş ise de, anılan Ticaret Sicil Gazetesi ilânına göre davacı şirketin tüzel kişiliğinin ortadan kalktığı, şirketin tüzel kişiliğinin ortadan kalkması sonucu davada taraf olma sıfatını kaybettiği anlaşıldığından, Mahkeme’ce 2577 sayılı Kanun’un 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem yapılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanun’un 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın ANTALYA 1. İDARE MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE, 03.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.