Danıştay Kararı 13. Daire 2012/3823 E. 2018/396 K. 09.02.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2012/3823 E.  ,  2018/396 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2012/3823
Karar No:2018/396

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): … Kaymakamlığı
Karşı Taraf (Davacı): …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; mevzuatta itâ âmirine ihale komisyonu kararlarını onaylama zorunluluğu getirilmediği, itâ âmirine takdir hakkı kapsamında ihaleyi onaylama ya da iptal etme yönünde yetki verildiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi …’in Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, … ili, … ilçesi, … Köyü, … Mevki, … ada, … parsel sayılı taşınmazın ihalesine katılan ve ihale uhdesinde bırakılan davacı tarafından, anılan ihalenin ita amiri tarafından onaylanmayarak iptal edilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi’nce; 07.04.2011 tarihinde yapılan ihalenin davacının uhdesinde kaldığı, ihalenin onaylanmak için Kaymakamlık Makamına sunulduğu ve anılan makamca ihalenin onaylanmasının uygun görülmediği, Mahkemece işlemin sebebinin sorulması üzerine ise, … Köyü Muhtarı ve bazı yöre halkı tarafından satışa çıkan taşınmaz dolayısıyla cinayet işlendiği belirtilerek taşınmazın davacıya satışı hâlinde benzeri üzücü olayların yaşanabileceği yönünde başvurularda bulunulduğu ve yapılan araştırmalarda satış hâlinde aynı olayların yaşanabileceği gerekçesiyle işlemin tesis edildiğinin belirtildiği; mevzuatta ihalenin onaylanması ve iptal edilmesi hususunda idareye takdir yetkisi tanındığı, ancak, bu yetkinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmadığı, kamu yararı ve kamu hizmetinin gerekleriyle sınırlı olduğu, yargısal denetimin, ihale yapılırken açıklık ve rekabet ilkelerinin zedelenip zedelenmediği, kamu yararının gözetilip gözetilmediği, kamu hizmetlerinin gerekleriyle sınırlı kalınıp kalınmadığı konularında yapılacağı, işlemin dayanağı olarak belli sebepler gösterilmesi durumunda, aynı ilkeler göz önünde bulundurularak, bu sebeplerin gerçek olup olmadığı, gerçek olmaları durumunda ise işlemin tesis edilmesine yeterli bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılacağı; uyuşmazlıkta, ihale sonucunu onaylamayan makam tarafından ihalenin yapılmasına onay verildiği ve bu onayla ihale işlemlerinin gerçekleştiği, gerçekleşen ihalenin açıklık ve rekabet ilkelerine aykırı olduğuna veya ihale mevzuatına aykırı usulde yapıldığına dair herhangi bir tespitin bulunmadığı, işlemin sebebi olarak gösterilen hususun ise kişilerin mülk edinme hakkını kısıtlayan ve idarelerce düzenlenen ihaleleri alan şahısların kişiliklerine göre idarelerin subjektif işlem tesis etmesi sonucunu doğurabilecek nitelik taşıdığı ve bu hâliyle ihale mevzuatı esaslarına ve kamu yararına uygun bir onaylamama sebebi olmadığı; kaldı ki, kişi ve kamu güvenliğinin tesisinin de Kaymakamlık Makamının en öncelikli görevleri arasında yer aldığı, sırf bu nedenle, yani can ve mal güvenliğinin sağlanamadığı gerekçe gösterilerek ihalenin iptali düşünülemeyeceğinden, dava konusu işlemin sebep unsuru yönünden hukuka uygun bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 31. maddesinde, “İhale komisyonları tarafından alınan ihale kararları, ita amirlerince karar tarihinden itibaren en geç 15 iş günü içinde onaylanır veya iptal edilir. İta amirince karar iptal edilirse ihale hükümsüz sayılır.”; 32. maddesinde, “İta amirince onaylanan ihale kararları, onaylandığı günden itibaren en geç 5 iş günü içinde, üzerine ihale yapılana veya vekiline, imzası alınmak suretiyle bildirilir veya iadeli taahhütlü mektupla tebligat adresine postalanır. İhale kararlarının ita amirince iptal edilmesi hâlinde de, durum istekliye aynı şekilde bildirilir.” kuralına yer verilmiştir. Bu kuralla ve itâ âmirlerine 15 gün içinde ihaleyi onaylama ya da onaylamayarak iptal etme konusunda tanınan yetki ile ihale işlemlerinin mevzuata uygunluğunu denetlemek ve kamu menfaatinin koruması amaçlanmıştır.
Bu bağlamda, ihaleyi onaylamama işleminin yargısal denetiminde, temel ihale ilkelerinin gözetilmesinin yanında, aynı zamanda kolluk amiri olan Kaymakam tarafından kamu düzeninin bir unsuru olan kamu güvenliğinin de dikkate alınması gerektiği kuşkusuzdur.
Dosyanın incelenmesinden, … ili, … ilçesi, … Köyü, … Mevki, … ada, … parsel sayılı Hazine adına kayıtlı taşınmazın 07.04.2011 tarihli Kaymakamlık oluruyla açık teklif usulü ile ihaleye çıkarılmasına karar verildiği, yapılan ihalenin davacının uhdesinde kaldığı ve satış şartnamesinin imzalandığı, … Köyü Muhtarı ve bazı yöre halkı tarafından satışa çıkan taşınmaz dolayısıyla cinayetler işlendiği belirtilerek taşınmazın davacıya satışı hâlinde benzer üzücü olayların yaşanabileceği yönünde Kaymakamlığa başvurularda bulunulduğu ve yapılan araştırmalarda taşınmazın satışı hâlinde aynı olayların yaşanabileceği gerekçesiyle itâ amiri tarafından 10.05.2011 tarihli dava konusu işlem ile ihalenin iptal edildiği, anılan işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, itâ âmirince, kamu güvenliği ve suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla ihaleyi onaylamama yönünde takdir yetkisinin kullanıldığı dikkate alındığında, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, DAVANIN REDDİNE, ayrıntısı aşağıda gösterilen …-TL ilk derece yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, …-TL temyiz yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine, davalı idarece fazladan yatırılan …-TL harcın istemi hâlinde davalı idareye iadesine, dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.