Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2012/3215 E. , 2018/4169 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2012/3215
Karar No:2018/4169
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1. …
2. …
3. …
4. …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Malmüdürlüğü
MÜDAHİLLER (DAVALI YANINDA): 1. …
2. …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … Malmüdürlüğü’nce, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca gerçekleştirilen, … ili, … ilçesi, … Beldesi, … nolu parseldeki … m2 yüzölçümlü taşınmazın 09/07/2010 tarihli satış ihalesinin ve … Malmüdürlüğü’nün 27/07/2010 tarih ve 577 sayılı satış işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Hazine’nin özel mülkiyetindeki 137.850 m2 yüzölçümlü taşınmazın satışına ilişkin olarak yapılan ihalede kıymet takdirinin ilgili idareler ve bilirkişilerden görüş alınmak suretiyle ve ilgili idareler ve bilirkişiler tarafından bildirilen bedelden daha yüksek olarak belirlenmiş olması, bu konuda kamunun herhangi bir kaybının söz konusu olmaması, ihale ilanının mevzuat hükümlerine uygun olarak yapılmış bulunması, yapılan ihale sonucu taşınmazı satın alan …’ın taşınmaz tapuda adına tescil edildikten sonra yapmış olduğu satış işleminin dava konusu satış ve dayanağı ihale işlemlerini sakatlar nitelikte bulunmaması karşısında, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, mahalle muhtarı hakkında soruşturma başlatıldığı, dava konusu ihaleye 1 kişinin katıldığı, ihalede rekabet ve şeffaflık ilkelerinin sağlanamadığı, ihalenin duyurulmasının sonradan tutanak düzenlenerek yapıldığı, müdahiller dışında ihaleden kimsenin haberdar olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
Davalı idare yanında müdahiller tarafından, davacıların zilyet olmadıklarının gerekli araştırmalarla subut bulunduğu, davacılar tarafından açılan tapu iptali ve tescili davalarının reddedildiği, … Cumhuririyet Başsavcılığı’nın Soruşturma No:…, Karar No:… sayılı kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 19/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.