Danıştay Kararı 13. Daire 2012/2497 E. 2018/3588 K. 04.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2012/2497 E.  ,  2018/3588 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2012/2497
Karar No:2018/3588

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1. …
2. …
VEKİLİ : …
3. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, …, … pafta, … ada, 1 ve 2 nolu parsellerin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 35/a maddesi uyarınca kapalı teklif usulü ile satışına ilişkin 11/05/2011 tarihli ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; … ili, … ilçesi, …, … pafta, … ada, … ve … nolu parsellerin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre satışına dair Belediye Meclisi tarafından 04/04/2011 tarih ve … sayılı kararın alındığı, Kıymet Takdir Komisyonu’nun 08/04/2011 tarih ve … sayılı kararı ile muhammen bedelin belirlendiği, Belediye Encümeni’nin 13/04/2011 tarih ve … sayılı kararı ile Kıymet Takdir Komisyonu’nun kararı aynen kabul edilerek gerekli ilanların yapıldığı ve kapalı teklif usulüyle ihaleye çıkartıldığı, tek istekli olan … İnşaat Asfalt Nakliyat Ticaret Limited Şirketi’nin kazandığı ihalenin 18/05/2011 tarihinde onaylandığı, mülkiyeti davalı idareye ait taşınmazın 2886 sayılı Kanun’un 35/a maddesi uyarınca satılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği, davacıların iddialarının ihale işlemini kusurlandırıcı nitelikte bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, ihale sürecindeki işlemlerin eksik ve hatalı yapıldığı, kıymet takdir raporunun yetersiz olduğu, şartnamenin eksik ve gerçeğe aykırı düzenlendiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 04/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.