Danıştay Kararı 13. Daire 2012/1024 E. 2018/850 K. 05.03.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2012/1024 E.  ,  2018/850 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2012/1024
Karar No:2018/850

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı): … Valiliği

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının; ihalenin pazarlık usulüyle yapılması gerektiği, keşif sonrasında hazırlanan bilirkişi raporuna göre itirazların değerlendirilmediği, davalının krokisiyle bilirkişinin hazırladığı krokilerin çeliştiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hâkimi …’in Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı tarafından, hazinenin özel mülkiyetinde bulunan … ili, … ilçesi, … Köyü, … pafta, … parsel sayılı taşınmazın 1.442,00 m²’lik kısmının 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulü ile yapılan ihale sonucunda … isimli şahsa 3 yıl süreyle kiralanmasına ilişkin 13.07.2010 tarih ve … sayılı ihale komisyonu kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; davacının … İli … İlçesi … Mahallesi … Bulvarı No: … adresinde kaim taşınmazı kiralama yoluyla “…” isimli çay bahçesi olarak işlettiği, söz konusu taşınmazın güney batısında yer alan ve bu taşınmazla bitişik olan mülkiyeti hazineye ait … İli … İlçesi … Köyü … pafta, … parsel sayılı taşınmazın 1.422,00 m²’lik kısmını işgal ettiğinden bahisle davacı hakkında ecrimisil ihbarnamesi düzenlendiği ve 08.02.2010 tarihli … Milli Emlak Müdürlüğü yazısı ile davacının söz konusu yeri tahliye etmesinin istenildiği, davacının 18.02.2010 tarihli başvurusu ile kendisine ait işyerinin … Bulvarı’na bakan bölümünün önünde yer alan ve 1644 sayılı parsel içerisinde kalan bahçenin (1422 m²) tarafına kiralanmasını istediği, … Milli Emlak Müdürlüğü’nün 23.02.2010 tarihli yazısı ile … Belediyesi’nden söz konusu taşınmazın çay bahçesi olarak kullanılması için kiraya verilmesinde bir sakınca olup olmadığının ve taşınmazın metrekare rayiç bedelinin sorulduğu, … Belediye Başkanlığı’nın 24.03.2010 tarihli yazısında, söz konusu taşınmazın imar planında yeşil alan olarak işaretli olduğu, yeşil alan uygulamasının 5 yıllık yatırım programında bulunmaması nedeniyle açık alan olarak kullanılmasında bir sakınca olmadığının belirtildiği, ardından söz konusu taşınmaz için kıymet takdir komisyonunca yıllık … -TL bedel takdir edilerek 2886 sayılı Kanun’un 45. maddesi uyarınca anılan taşınmazın kiralanmasına karar verildiği, 13.07.2010 tarihinde yapılan ihaleye davacının yanı sıra, … ve … isimli şahısların da katıldığı ve taşınmazın 13.07.2010 tarih ve 334 sayılı dava konusu ihale komisyonu kararıyla …-TL … isimli şahsa 3 yıl süreyle kiralanması üzerine, söz konusu ihale komisyonu kararının iptali istemiyle davanın açıldığı Mahkemelerince verilen … tarih ve E: …, K: … sayılı kararla davanın reddedildiği, ancak dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisinin neresinde kaldığının ortaya konularak uyuşmazlığın Kıyı Kanunu hükümleri çerçevesinde tekrar değerlendirilerek karar verilmesi gerektiğinden bahisle Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 22.04.2011 tarih ve E:2011/470, K:2011/1761 sayılı kararı ile bozulması üzerine, söz konusu bozma kararına uyularak yeniden dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisinin neresinde kaldığının ortaya konulması amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 27.01.2010 tarihli bilirkişi raporunda; taşınmaz üzerinde davacıya ait işyerine ait müştemilatların bulunduğu, ihaleye konu olan 1422 m²’lik kısmın kıyı kenar çizgisi dışında kalan bölümde olduğunun belirtildiği, anılan bilirkişi raporuna karşı davacı vekilince yapılan itiraz yerinde görülmeyerek bilirkişi raporlarında yer alan analiz ile ulaşılan sonuçların Mahkemelerince de uygun bulunarak karara dayanak alındığı, bu durumda, mülkiyeti Hazineye ait 1644 sayılı taşınmazın 1422 m²’lik kısmının kıyı kenar çizgisi dışarısında kalması nedeniyle ihale ile başka bir şahsa kullandırılmasında kıyı mevzuatı açısından herhangi bir sakınca bulunmadığı, öte yandan, söz konusu ihalenin öncesinde, ihale esnasında ve ihale sonrasında davalı idare tarafından yapılan iş ve işlemlerin yukarıda aktarılan ihaleye ilişkin mevzuat hükümlerinde öngörülen usul ve esaslar dikkate alınarak tesis edildiği anlaşıldığından dava konusu ihale komisyonu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının ONANMASINA; temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine, dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 05.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.