Danıştay Kararı 13. Daire 2012/1014 E. 2018/4298 K. 24.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2012/1014 E.  ,  2018/4298 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2012/1014
Karar No:2018/4298

TEMYİZ EDEN (DAVALI): …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1- …
2- …
3- …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:.., K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, mülkiyeti hazineye ait arazi hakkında Kıymet Takdir Komisyonu’nca arazinin m²’si 3.50-TL’den olmak üzere 13.650,00-TL; ağaçların değerinin 12.500,00-TL olmak üzere toplam değerin 26.150,00-TL olarak belirlenmesine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; kıymet takdiri yapılırken 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 9. maddesinde sayılan yerlerden sorularak mütenasip ve rayice uygun bir hesap yapılması gerektiği, Kıymet Takdir Komisyonu’nca arazinin üzerindeki ağaçlar bakımından taraflar arasında görülen … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyasında keşif sonucu verilen bilirkişi raporunda ağaçların değeri olarak belirlenen 11.172,00-TL’ye … İlçe Tarım Müdürlüğü’nden bildirilen kapitalizasyon oranı uygulanmak suretiyle 12.500,00-TL olarak belirlenmesinin mevzuata uygun olduğu ve fakat arazinin değeri yönünden … Ziraat Odası’nca arazinin m²’sinin 1,50-TL olduğu belirtilmesine karşın Kıymet Takdir Komisyonu’nca arazinin m²sinin 3,50-TL olduğunun kabulünden hareketle değer belirlendiği, mahalli bilirkişi olarak görüşlerine başvurulan kişilerce arazinin m²’sinin 3-3,5-TL olduğunu belirtmişse de anılan kişilerin uzmanlık alanlarının ortaya konulamadığı, görüşlerine başvurulan kuruluşlardan bildirilen bedellerin aynen hesaplamaya esas alınması gerekmemekle birlikte objektif bir metot olarak bildirilen bedellerin ortalamalarının alınması veya bildirilen bedellerden farklı bir değer belirlenmesi halinde farklılaşma sebeplerinin somut gerekçeleriyle ortaya konulmasının zorunlu olduğu, 2886 sayılı Kanun’un 9. maddesinde sayılan yerlerden olan … Ziraat Odası’nın bildirdiği bedelden çok farklı bir bedeli takdir edilmesini gerektiren sebep ve gerekçeler ortaya konulamadan yapılan bedel takdirinin objektif nitelikte olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen nedenlerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, değer takdiri yapılan arazinin denize yakın olup gelişen bir bölgede yer aldığı, arazi üzerindeki özellikle zeytin ağaçlarının oldukça kıymetli olduğunun bilinen bir olgu olduğu ve buna uygun olarak kıymet takdir edildiği, Ziraat Odası tarafından takdir edilen bedellerin hangi ölçütlere göre belirlendiğinin bilinmemesine rağmen mahkeme tarafından buna göre karar verildiği, bilirkişi incelemesi yaptırılıp kıymet takdirinin gerçeğe uygunluğu ortaya konulmadan Ziraat Odasının belirlediği bedel ölçü alınarak verilen kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:.. sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.