Danıştay Kararı 13. Daire 2010/3582 E. 2015/3762 K. 05.11.2015 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2010/3582 E.  ,  2015/3762 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2010/3582
Karar No:2015/3762

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili : Av.
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :

İstemin Özeti : … 11. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının; 1998 yılından itibaren akaryakıt istasyonunun işletildiği, 5015 sayılı Kanun ile birlikte lisans alındığı, lisanslı akaryakıt bayisinde otogaz satışı yapmak için asgari mesafe şartının aranmaması gerektiği, akaryakıt istasyonu tanımının LPG istasyonunu da kapsadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi ‘nın Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava; … kilometrede bulunan ve mevzii imar planında akaryakıt satış istasyonu olarak düzenlenmiş olan yere LPG otogaz bayilik lisansı verilmesi istemiyle davacının yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Daire Başkanlığı’nın 09.03.2009 tarih ve 593 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; akaryakıt ve LPG istasyonları arasındaki mesafelerin aynı yönde olmak üzere şehirler arası yollarda on kilometre, şehir içi yollarda bir kilometreden az olamayacağı, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce belge sahibi olan veya izin verilen akaryakıt dağıtım ve pazarlama kuruluşlarının da durumlarını 5015 sayılı Kanun’a uygun hâle getirerek lisans almaları koşuluyla faaliyet sürdürebilecekleri açık olup, imar planında akaryakıt istasyonu olarak ayrılan taşınmazlar yönünden bu Kanun’un getirdiği esaslara uyulmaksızın lisans verilmesine imkân veren bir düzenlemeye yer verilmediği, düzenleyici bir idari işlem niteliğinde olan imar planında taşınmazın akaryakıt istasyonu alanı olarak ayrılması, inşaat ruhsatı veya yapı kullanma izni alınması hâlleri, bu yer için 5015 sayılı Kanun’un 8. maddesinde öngörülen asgari mesafe gerekliliğini ortadan kaldırmayacağından ve lisans başvuruları için imar planına, inşaat ruhsatına veya yapı kullanma ruhsatına dayalı olarak muafiyet sağlayan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 25.03.2008 tarih ve 1549 sayılı kararının yürütülmesinin Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 09.03.2009 günlü, E:2008/10927 sayılı kararıyla durdurulması karşısında, mevcut akaryakıt istasyonu içinde LPG otogaz bayilik lisansı verilmesi için asgari mesafe koşulunu sağlamadığı açık olan davacının bu isteminin reddi yolundaki davalı idare işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4628 sayılı “‘nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin 7. fıkrasının (u) bendinde; uygun bulduğu konularda Başkanlığı görevlendirmek ya da yetkilendirmek, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun yetkileri arasında sayılmış; 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde, lisansın; bu Kanun’a göre gerçek ve tüzel kişilere (tüplü LPG bayileri hariç) piyasada faaliyet gösterebilmeleri için Kurul tarafından izin verildiğini gösterir belgeyi ifade edeceği kuralı yer almış; 3. maddesinin 3. fıkrasında, lisans taleplerine ilişkin değerlendirmelerin bu madde hükümleri çerçevesinde tamamlanarak en geç altmış gün içerisinde karara bağlanacağı ve lisans başvuru talebi Kurul tarafından  reddedildiği takdirde, ilgiliye tebliğ edileceği, reddedilen taleplerin gerekçesinin bildirileceği kuralına yer verilmiş; aynı maddenin 4. fıkrasında ise, bu Kanun’a göre lisansların verilmesi, güncelleştirilmesi, geçici olarak durdurulması veya iptaline ilişkin işlemlerin Kurum’ca yapılacağı, lisansların verilmesinde pazara giriş açısından teknoloji, kalite, güvenlik, hizmet ve teşebbüsün sürdürülebilirliğinin dikkate alınacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
5307 sayılı Kanun uyarınca yürürlüğe konulan Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 10. maddesinde, “Lisans başvurularına ilişkin talepler, Kuruma yapılan yazılı başvuru tarihinden itibaren en geç altmış gün içerisinde karara bağlanır ve ilgiliye sonucu tebliğ edilir.
Yapılan inceleme ve değerlendirmeye ilişkin rapor Kurula sunulur ve lisans başvurusu Kurul kararıyla sonuçlandırılır. Lisans başvurusunun Kurul kararıyla reddedilmesi durumunda, ret gerekçeleri başvuru sahibine yazılı olarak bildirilir.” kuralı yer almıştır.
5307 sayılı Kanun’da, lisans tanımı yapılırken lisansın; gerçek ve tüzel kişilerin anılan piyasalarda faaliyet gösterebilmeleri için Kurul tarafından izin verildiğini gösteren belgeyi ifade edeceği belirtilmiş olup, LPG piyasasına ilişkin lisans başvurularının ‘na yapılacağı, lisansların verilmesine ilişkin işlemlerin Kurum’ca yapılacağı, fakat lisansların ancak Kurul kararı ile verilebileceği düzenlenmiş bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; .. parsel üzerinde bulunan akaryakıt istasyonu tesisi için 02.12.2008 tarihli dilekçeyle LPG otogaz bayilik lisansı verilmesi yolundaki başvuru üzerine, davalı idarenin 09.01.2009 tarih ve 740 sayılı yazısı ile, başvuru kapsamındaki eksikliklerin giderilmesi, aksi takdirde başvuru evraklarının iade edileceğinin belirtildiği; buna rağmen asgari mesafe tespit tutanağına ilişkin eksikliğin giderilmemesi nedeniyle, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Daire Başkanlığı’nın 09.03.2009 tarih ve 593 sayılı dava konusu işlemiyle başvuru dosyasının iade edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı tarafından yapılan LPG otogaz bayilik lisansı başvurusuna ilişkin Kurum’ca yapılacak inceleme sonucunda başvurunun Kurul’a sunulması ve davacının lisans alıp alamayacağının Kurul’ca değerlendirilmesi gerekirken, başvurunun Kurul’a sunulmadan ilgili Daire Başkanlığı tarafından değerlendirilerek reddedilmesine ilişkin işlemde yetki unsuru yönünden mevzuata uygunluk bulunmadığından, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; davacının temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … 11. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 05.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.