Danıştay Kararı 13. Daire 2010/2846 E. 2016/786 K. 23.03.2016 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2010/2846 E.  ,  2016/786 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2010/2846
Karar No:2016/786

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekilleri : Av.
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili : Av. – Aynı adreste

İstemin Özeti : … 11. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının; davacının sorumlu olduğuna ilişkin tek dayanağın imzaladığı tutanaktan ibaret olduğu, finansal kriz ve davalı idarenin yanlış politikaları nedeniyle şirketin zor durumda kaldığı, bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği, işlemin sebep unsurunun eşitlik ilkesine aykırı olarak uygulandığı, şirket hisselerinin devri için süre verilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın_Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi ‘nın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkimi’nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 55. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
Dava; davacının % 96,5 oranında hissesine sahip ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğu … Menkul Kıymetler A.Ş.’de yapılan denetimlerde, varlıkları taahhütlerini karşılayamacak durumda olduğu belirlenen şirketin, faaliyeti durdurularak tedrici tasfiyesine ve Yatırımları Koruma Kurulu’na devredilmesine karar verilmesi nedeniyle, davacının bu durumdan sorumlu olduğunun tespit edildiğinden bahisle davacının şahsi iflasının istenmesine ilişkin 13.04.2009 tarih ve 10/230 sayılı kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; mali durumunun düzeltilemeyecek derecede zayıfladığı ve varlıklarının yükümlülüklerini karşılayamayacak durumda olduğunun tespiti üzerine faaliyetleri durdurulup, yetki belgesi iptal edilerek tedrici tasfiyesine karar verilen aracı kurumun, %96,5 oranında hisselerine sahip ortağı ve yönetim kurulu başkanı olan davacının, müşteri hisse senetlerini kullanarak aracı kurum lehine kredi kullandırılmasından ve aracı kurum muhasebe sisteminde gerçekte olmayan kayıtlar tutulması suretiyle şirket aktifinin olduğundan fazla gösterilmesinden bizzat sorumlu olduğu, yaklaşık iki yıllık süre zarfında gerçekleşen bu eylem ve işlemlerin talimatları doğrultusunda gerçekleştirildiği ve bu durumun inceleme sırasında tutulan tutanakta kendisi tarafından da kabul edildiği, bu itibarla, aracı kurumun tedrici tasfiyeye girmesinden sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılan davacının, 2499 sayılı Kanun’un 46/k maddesi uyarınca şahsi iflasının istenmesine yönelik olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu … 11. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının ONANMASINA; dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.