Danıştay Kararı 13. Daire 2010/1196 E. 2016/3723 K. 15.11.2016 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2010/1196 E.  ,  2016/3723 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2010/1196
Karar No:2016/3723

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacılar): 1-… Köyü
2-
3-
4-
5-
Vekili: …
Karşı Taraf (Davalı):
Vekili:
İstemin Özeti : …İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; … Köyü sınırları içinden çıkan kaynak suyunun kiralama ihalesi yapma yetkisinin davalı idarenin yetkisinde bulunmadığı, köy sınırları içinden çıkan kaynak sularına ilişkin karar verme yetkisinin köy ihtiyar heyetinde olduğu, suyun tamamına yakınının kiraya verilmesinin hukuka aykırı olduğu, yarısının kendilerine tahsis edilmesi gerekirken bu tahsisin yapılmadığı, köy halkının kadimden beri bahçelerini uyuşmazlık konusu kaynak suyundan temin ettikleri suyla suladıkları, köye tahsis edilen … Çayırı suyunun kirli, içme ve kullanmaya elverişli olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi …’nin Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava; …-… kaynak suyu, idare ve lojman ile fabrika binası ve müştemilatının kiralanmasına ilişkin 20.01.2009 tarihli ihale ile dayanağı olan 20.01.2009 tarihli, 6 sayılı … İl Encümeni kararının ve 07.05.2008 tarihli, 43 sayılı … İl Genel Meclisi kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; …- ile arasında yapılan … Noterliği’nin 28.06.1984 tarihli, … yevmiye sayılı kira sözleşmesi ve protokol ile köy sınırları içinde bulunan kaynak suyunun 20 yıl süreyle ‘ne kiralandığının, kaynak suyunun yarı yarıya köy tüzel kişiliğine ve il özel idaresine ait olduğunun, yıllık net kârının % 50’sinin de köy tüzel kişiliğine verileceğinin kararlaştırıldığı; daha sonra İl Özel İdaresi’nce söz konusu kaynak suyunun bulunduğu alana şişeleme tesisleri kurularak üçüncü kişilere kiralandığı; dava konusu olan ihale kararıyla da, 1,72 lt/sn ortalama debisi olan kaynak suyunun 0.02 lt/sn’sinin davacı köy tüzel kişiliğine verilmek ve gelirinin % 15’inin köye tahsisi edilmek üzere, kaynak suyu-idare, lojman, fabrika binası ve müştemilatının üçüncü kişilere kiralanmasının öngörüldüğü, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 20.10.2009 tarihli bilirkişi raporunda, … kaynak suyunun ortalama debisinin 1.72 litre/saniye olarak bilindiği, bu ortalamaya taraflarca itiraz olmadığı, köy şebeke hattına verilen … Çayırı suyunun yıllık ortalamasının ise 1 litre/saniye ve içilebilir su niteliğinde olduğu, köy ve çevresinde iki üç tane doğal akışlı küçük su kaynaklarının bulunduğu, bu suların bahçe ve hayvan sulamada kullanıldığı, Türkiye İstatistik Kurumu 2008 verilerine göre köyün mevcut nüfusunun 80 kişi olması ve hayvancılık faaliyetleri dikkate alındığında, köyün toplam su ihtiyacının 0.36 litre/saniye hesaplandığı, … Çayırı membasından gelen ortalama 1 litre/saniye debili şebeke suyunun köyün ihtiyacına yeteceği, köy tüzel kişiliğine tahsis edilen 0.02 litre/saniye … kaynak suyunun ise, köy nüfusuna göre içme ve gerekirse mutfak ihtiyaçları için yeterli olduğunun belirtildiği, bu durumda; davacı köyün içme ve kullanma suyu ihtiyacı karşılandıktan sonra kalan kısmın ihale yoluyla kiralanmasına yönelik işlemlerde hukuka ayrılık bulunmadığı, öte yandan, kaynak suyuyla ilgili olarak 1984 yılında imzalanan protokolün, 167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun’un 4. maddesinde (4916 sayılı Kanun’un 22. maddesi ile 5335 sayılı Kanun’un 28. maddesiyle) yapılan değişiklik sonrasında idarenin ihale seçeneğini ortadan kaldırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu …İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının ONANMASINA; dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 15.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.