Danıştay Kararı 13. Daire 2010/1083 E. 2016/359 K. 18.02.2016 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2010/1083 E.  ,  2016/359 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2010/1083
Karar No:2016/359

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekilleri : Av.
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili : Av. – Aynı adreste

İstemin_Özeti : … 4. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının; 0,544 litre ulusal markerin 2006 yılı stokundan kalan depoya yanlışlıkla ilave edildiği, bu durumun hemen tutanak altına alınarak davalı idareye bildirildiği ve ulusal markerin nerede kullanıldığı konusunda ihtilaf bulunmadığı, ulusal markerin zayi edilmesinin söz konusu olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın_Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi ‘nın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirket tarafından yurt içinde pazarlanacak olan akaryakıta eklenmek üzere teslim edilen ulusal markerin 0,544 litresini uygulama kapsamında olmayan 2006 yılı stokundan kalma yakıta eklemek suretiyle zayi ettiği gerekçesiyle, zayi edilen ulusal markera karşılık gelen 133.620,58-TL’nin Kurum hesabına yatırılmasına yönelik olarak tesis edilen 17.12.2007 tarih ve 15421 sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; davacı şirket tarafından 2006 yılı stokundan kalan 68.047 litre akaryakıta 0,544 litre ulusal marker eklenmek suretiyle eklenen tutar kadar ulusal markerin ziyan edilmiş olduğu, diğer yandan mücbir sebep sayılan hâllerden kaynaklanmadığı açık olan bu zayi işleminin her ne kadar 29.01.2007 tarihli tutanak ile imza altına alınmış ise de tesislerdeki enjeksiyon donanımlarından kaynaklanan teknik bir arıza sonucu da oluşmadığı, şirket elemanlarınca sehven yapılan bir hatadan kaynaklandığı, bu durumda, ulusal marker uygulaması kapsamında olmayan 2006 yılına ait 68.047 litre kurşunsuz benzine, 01.01.2007 tarihinden sonraki dönem için temin edilen ulusal markerin 0,544 litresinin ilave edilmek suretiyle ziyan edildiği sonucuna varıldığından; zayi edilen ulusal markera karşılık gelen bedelin Kurum hesabına yatırılmasına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu … 4. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının ONANMASINA; dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18.02.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin 7. fıkrasının (u) bendinde, uygun bulduğu konularda Başkanlığı görevlendirmek ya da yetkilendirmek, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun yetkileri arasında sayılmış; aynı maddenin 9. fıkrasında, Başkanlık tarafından Kurum personeline verilen yetkiler hariç olmak üzere, Kurumun tüm kararlarının Kurul tarafından alınacağı vurgulanmış; Kurul’un petrol piyasası ile ilgili görevlerinin düzenlendiği 5/B maddesinde ise, Petrol Piyasası Kanunu hükümlerini uygulamak ve piyasa faaliyetlerine ilişkin her türlü düzenlemeleri yapmak ve yürütülmesini sağlamak Kurul’un görevleri arasında sayılmıştır.
4628 sayılı Kanun’un “Başkanlık, kadro, kurum personelinin statüsü, atanma usulü ve özlük hakları” başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasında, Başkanlığın, Başkan, başkan yardımcıları ve hizmet birimlerinden oluşacağı belirtilmiş; aynı maddenin 2. fıkrasının (c) bendinde, bu kanun, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ve diğer kanunlarla Kuruma verilen petrol piyasası ile ilgili düzenleme, rekabet şartlarını oluşturma, tüketici haklarının korunması ile tüketici şikâyetlerinin incelenmesi çalışmalarını yapmak, her türlü lisans, sertifika, izin ve belgelendirmeye ilişkin iş ve işlemleri yürütmek ve ulusal marker işlemlerini yürütmek, Petrol Piyasası Dairesi Başkanlığı’nın görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri dikkate alındığında, Kurum’un, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) ve Başkanlık şeklinde örgütlendiği; Başkanlığın Başkan, başkan yardımcıları ve hizmet birimlerinden oluştuğu; hizmet birimlerinin ise, Daire Başkanlığı, Müdürlük ve Müşavirlik şeklinde üç kısma ayrıldığı; ilgili hizmet biriminin, faaliyet alanı bakımından genel olarak sekreterya işlemlerini yürütmek üzere görevlendirildiği, Kurum tarafından icrai bir karar alınacak ise ilgili hizmet birimince konunun Kurul gündemine intikal ettirilerek, Kurulca bir karar alınması gerektiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; ulusal marker işlemlerini yürütme konusunda görevlendirilen Petrol Piyasası Dairesi Başkanlığı’nca, davacı şirket tarafından zayi edildiği belirtilen ulusal markere ilişkin olarak, şirkete hangi miktarda ulusal marker verildiği, bunun ne kadarının zayi edildiği, olayın nasıl meydana geldiği ve diğer hususlarda gerekli iş ve işlemleri yaparak, zayi edildiği belirtilen ulusal marker bedelinin hesaplanması ve bunun şirketten tahsil edilip edilmeyeceğine ilişkin görüşünü de ekleyerek konunun Kurul gündemine intikal ettirilmesi üzerine Kurul tarafından işlem tesis edilmesi gerekirken, doğrudan Dairesi Başkanlığı’nca ulusal marker bedelinin ödenmesinin istenilmesi, aksi hâlde şirkete yeniden ulusal marker verilmeyeceği ve teminat mektubunun ulusal marker bedelini karşılayacak miktarının nakte çevrileceği yönünde tesis edilen işlemde yetki unsuru yönünden hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; Mahkeme kararının bozulması gerektiği oyuyla, aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.