Danıştay Kararı 13. Daire 2009/6241 E. 2010/4837 K. 08.06.2010 T.

13. Daire         2009/6241 E.  ,  2010/4837 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2009/6241
Karar No: 2010/4837

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekilleri : …

Karşı Taraf (Davalılar) : 1-…
2-…

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; uyuşmazlığın görüm ve çözümünün idarî yargının görev alanına girdiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
…’ın Savunmasının Özeti : Davanın görev yönünden reddine ilişkin temyize konu karar hakkında, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, bu husustaki takdirin Danıştay Onüçüncü Dairesi’ne ait olduğu, uyuşmazlığın esasına yönelik olarak ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.
… A.Ş.’nin Savunmasının Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi …’nin Düşüncesi : İmtiyaz sözleşmesi hükümleri uyarınca … ile görevli şirket arasında enerji satışı konusunda imzalanan ve idarî sözleşme olduğunda kuşkuya yer bulunmayan …’nın uygulanması ile ilgili olduğu anlaşılan uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, idarî sözleşmeyi yapan idarî merciin bulunduğu yer idare mahkemesi olan … İdare Mahkemesi’nin görevli ve yetkili bulunduğu anlaşıldığından, davanın görev yönünden reddine ilişkin olarak İdare Mahkemesi’nce verilen temyize konu kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Dava, … I-II Hidro Elektrik Santralinin işletme hakkını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile yapılan imtiyaz sözleşmesi ile alan … A.Ş. ile davacı … arasında imzalanan Enerji satış Anlaşmasına göre Hidro Elektrik Santralinin iç ihtiyaç tüketimine ilişkin olarak … A.Ş. ne gönderilen ve şirketçe iade edilen Mart-Aralık 2008 dönemine ait faturaların toplamının faiziyle birlikte … TLnin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılan davanın görev yönünden reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca, … I ve … II Hidroelektrik Santrallarının rehabilitasyonu, işletilmesi ve üretilmesi ve üretilecek elektrik enerjisinin satışı görevinin, … A.Ş.ne imtiyaz sözleşmesi imzalanmak suretiyle verildiği, taraflar arasında yapılan enerji satış anlaşmasında satın alınacak elektrik enerjisi başlığı altında iç ihtiyaç aktif enerjisinin şirkete fatura edilme şeklinin düzenlendiği görülmektedir.
Bu durumda imtiyaz sözleşmesi uyarınca imzalanan enerji satış anlaşmasının uygulanmasından kaynaklanan ve bu sözleşme uyarınca çözümlenmesi gereken uyuşmazlığın idari yargıda görülmesi gerekmektedir.
Belirtilen nedenle, davanın görev yönünden reddi yolunda verilen idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, … I-II Hidro Elektrik Santrali (HES)’nin işletme hakkını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile yapılan imtiyaz sözleşmesi ile alan … A.Ş. ile davacı … (mülga …) arasında imzalanan Enerji Satış Anlaşması (ESA) çerçevesinde, HES’in iç ihtiyaç tüketimine ilişkin olarak görevli şirkete gönderilen ve şirketçe iade edilen Mart-Aralık 2008 dönemine ait 10 adet iç ihtiyaç faturalarının toplamı olan …-TL’nin dava tarihine kadar hesaplanan faiziyle birlikte toplam ….-TL’nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi’nce; davacı … ile …A.Ş. arasında yapılan ESA’nın özel hukuk hükümlerine tabi bir anlaşma olduğu, bu nedenle sözleşmenin uygulanması sırasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların da, özel hukuk hükümlerine göre adlî yargı mercilerince çözümlenmesi gerektiği, dava konusu uyuşmazlığın çözümünün idarî yargının görev alanı dışında kaldığı gerekçesiyle davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-a maddesi uyarınca görev yönünden reddine karar verilmiş, bu karar davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
2576 sayılı Kanun’un 1. maddesinde; bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinin bu Kanun’la verilen görevleri yerine getirmek üzere kurulmuş “genel görevli” mahkemeler olduğu hükme bağlanmış, 5. maddesinde ise; idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla, ilk derecede Danıştay’da çözümlenecek olanlar dışındaki; iptal davalarını, tam yargı davalarını, tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan idarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davaları çözümleyeceği hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile davalı şirket arasında … I ve … II Hidroelektrik Santrallarının rehabilitasyonu, işletilmesi ve üretilecek elektrik enerjisinin satışı görevinin davalı şirkete verilmesine ilişkin 08.08.1996 tarihli imtiyaz sözleşmenin imzalandığı, imtiyaz sözleşmesinin 16. maddesinde, şirketin ticarî işletme tarihinden itibaren üreteceği enerjiyi, sözleşmeye ve ESA’ya uygun olarak …’a satacağının belirtildiği, imtiyaz sözleşmesine dayalı olarak da görevli şirket ile … arasında ESA’nın imzalandığı, bu davanın da ESA hükümleri uyarınca hesaplanan iç ihtiyaç aktif enerjisi tutarın tahsili istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; imtiyaz sözleşmesi hükümleri uyarınca … ile görevli şirket arasında enerji satışı konusunda imzalanan ve idarî sözleşme olduğu kuşkusuz olan ESA’nın uygulanması ile ilgili olduğu anlaşılan uyuşmazlığın, idarî sözleşmeyi yapan idarî merciin bulunduğu yer idare mahkemesi olan … İdare Mahkemesi’nin görev ve yetkisinde bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, özel hukuk sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğu ve görüm ve çözümünün, adlî yargı yerine ait bulunduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar veren İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49/1-c maddesi uyarınca temyize konu … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 08.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.