Danıştay Kararı 13. Daire 2008/13886 E. 2010/594 K. 25.01.2010 T.

13. Daire         2008/13886 E.  ,  2010/594 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2008/13886
Karar No: 2010/594

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
Vekili : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; olağanüstü durumlarda yayın yasağının resmi tebligatının aranmasının yayın yasağının amacına aykırı olduğu, yayın yasağına ilişkin mahkeme kararının ilanen duyurulduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi …’in Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile temyize konu idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’un Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce Tetkik Hâkimi’nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı yayın kuruluşuna ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 23.05.2007 tarihinde yayınlanan “…” adlı programda 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasında öngörülen yayın ilkesinin ihlal edildiği belirtilerek davacı şirketin uyarılmasına ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun … tarih ve … sayılı toplantısında verdiği 26 nolu kararın iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; dava dosyasındaki bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde 22.05.2007 tarihinde … Çarşısı’nın önündeki otobüs durağında meydana gelen bombalı saldırı sonucu gelişen olayların yayın organlarında geniş olarak yer alması nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … sayılı kararı gereğince olay günü saat 22:15 itibariyle yayın yasağı kararı verdiği, yasağa ilişkin yazının yayın kuruluşuna 24.05.2007 tarihinde tebliğ edildiği, yayın yasağı kararının davacı kuruluş açısından tebliğ tarihinden itibaren hüküm ifade edeceği dikkate alındığında tebliğ tarihinden önce 23.05.2007 tarihinde saat 7:30’da yayınlanan “…” adlı programda yayın yasağı kararına aykırı yayın yapıldığından bahisle uyarılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Basın ve yayın hürriyeti ile bu hürriyetin nasıl kısıtlanacağı Anayasa’nın 28. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddenin 3. fıkrasında yargılama görevinin amacına uygun olarak yerine getirilebilmesi için, kanunla belirtilecek sınırlar içinde, hâkim tarafından olaylar hakkında yayım yasağı konulabileceği hüküm altına alınmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden, 22.05.2007 tarihinde … Çarşısı’nın önündeki otobüs durağında meydana gelen bombalı saldırı sonucu gelişen olaylarla ilgili olarak saat 22:15 itibariyle … Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yayın yasağı kararı verildiği, verilen yayın yasağı kararına rağmen davacı yayın kuruluşu tarafından 23.05.2007 tarihinde saat 7:30’da yayınlanan “…” adlı programda, patlama ile ilgili gazete haberlerinin ekrana getirilip, patlamaya ilişkin gelişmelerin aktarılması nedeniyle davacı yayın kuruluşunun 3984 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasında öngörülen yayın ilkesini ihlal ettiğinden bahisle davacı yayın kuruluşunun uyarılmasına ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmıştır.
Basın ve yayın organlarına olaylarla ilgili yayın yasağı konulmasının amacı, meydana gelen olaylarla ilgili yapılacak yargılama sonucunda hukuka uygun ve adaletli karar verilebilmesinin sağlanması, yargılama faaliyetini yerine getirecek kişilerin ve kamuoyunun gerçeğe aykırı olabilecek nitelikteki bilgiler nedeniyle bilgi kirliliği yaşamalarının önlenmesidir. Günümüzde teknolojik gelişmeler sayesinde basın ve yayın organlarının olaylardan çok kısa süre içerisinde haberdar olup, edindikleri haberleri yine çok kısa süre içerisinde kamuoyu ile paylaşmaları mümkün hale gelmiştir. Teknolojik gelişmeler sayesinde bu denli hızlı bir yayın akışı sağlayan yayın kuruluşlarının, yaptıkları yayınlar hakkında yargı mercileri tarafından verilen yayın yasaklarından haberdar olup bu yayın yasaklarını uygulamak noktasında da aynı özen ve ivediliği göstermeleri gerekir.
Dava konusu uyuşmazlıkta, 22.05.2007 tarihinde … Çarşısı’nın önündeki otobüs durağında meydana gelen bombalı saldırı sonucu gelişen olaylarla ilgili olarak saat 22:15 itibariyle … Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yayın yasağı kararı verilmiş, bu karar Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na ait resmi internet sitesinde aynı gün yayınlanmıştır. Yayın yasağı gibi ivedilikle uygulanması gereken bir kararın, konuyla doğrudan ilgili olan yayın kuruluşları tarafından aynı çabuklukla dikkate alınıp uygulanmaya başlanılması sorumlu yayıncılık anlayışının gereklerindendir. Bu şekilde ivedilikle alınan yayın yasağı kararının bu yasağı uygulamakla görevli olan yayın kuruluşları tarafından uygulamaya konulması için yayın kuruluşlarına resmi tebligat yapılması şartının aranması yayın yasağının amacına ve işlevselliğine ters düşeceğinden, mahkeme tarafından verilen yayın yasağı kararının davacı yayın kuruluşuna resmi olarak tebliğ edilmediğinden bağlayıcı olmayacağı gerekçesiyle davacı yayın kuruluşunun uyarılmasına ilişkin dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyize konu … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 25.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.