Danıştay Kararı 13. Daire 2006/164 E. 2006/4733 K. 13.12.2006 T.

13. Daire         2006/164 E.  ,  2006/4733 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2006/164
Karar No: 2006/4733

Davacı: … Sen (… Sendikası )
Vekili: …
Davalı: Telekomünikasyon Kurumu
Vekili: …
Davalı Yanında Müdahil : … A.Ş.
Vekilleri: …

İsteğin Özeti: Telekomünikasyon Kurumu ile … A.Ş. (… ) arasında imzalanan 14.11.2005 tarihli Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi’nin sonuna, … A.Ş. yetkilisi tarafından “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir” şeklindeki beyanın, ilgili mevzuata ve Telekomünikasyon Kurulu kararlarına aykırı bulunduğu, bu nedenle sözleşmenin imzalanmaması gerektiği ileri sürülerek, Telekomünikasyon Kurumu’nun imtiyaz sözleşmesini imzalama işleminin ve söz konusu sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin iptali istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: 14.11.2005 tarihinde …’la Kurum arasında imtiyaz sözleşmesi imzalandığı, ancak sözleşmenin imzalanmasına müteakip … tarafından şerhin düşüldüğü, bu beyanın Kurum’un iradesini yansıtmayan tek taraflı bir beyan olduğu, bunun üzerine …’a gönderilen 18.12.2005 tarihli yazıda da, sözleşmeye düşülen notun kabul edilmediğinin belirtildiği, bu bağlamda …’un ilgili beyanının, Kurum iradesini yansıtmadığı, Kurum nezdinde herhangi bir geçerliliği ve bağlayıcılığı bulunmadığı, bu itibarla imtiyaz sözleşmesinin sonuna, … yetkilisi tarafından konulan “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir” şeklindeki beyanın hükümsüz olduğunun tespitine, imtiyaz sözleşmesinin tamamına yönelik açılan davanın da reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

Davalı İdare Yanında Müdahil … A.Ş. Savunmasının Özeti : Beyanın konuluş amacının; söz konusu imtiyaz sözleşmesinin imzasından çok kısa bir süre öncesine kadar, sözleşmeyi imzalama yetkisini haiz bulunan … yetkilisinin dahi belli olmadığı, sözleşmenin imzalandığı 14.11.2005 tarihinde pek çok işlemin sırasıyla ve ardı ardına veya eş zamanlı yapıldığı, dolayısıyla imtiyaz sözleşmesini imzalamaya yetkili kılınan şirket yönetim kurulu başkanının da imzalamadan çok kısa bir süre önce sözleşme hükümlerini görebildiği, imtiyaz sözleşmesinin 38. maddesinde taslak imtiyaz sözleşmesinden farklı hüküm bulunduğunun fark edilmesi üzerine, konunun daha detaylı incelenmesine ve değerlendirilmesine imkân sağlamak ve sözleşmeyi imzalamaya yetkili kılınan kişinin, kendisini atayan hissedarlar yönünden konu hakkında tartışılabilecek bir sürenin de bulunmaması karşısında, ileride şahsi sorumluluğa ve herhangi bir hak kaybına yol açmamak olduğu, belirtilen nedenlerle anılan şerhin konulduğu, bunun, … tarafından sözleşme hükümlerinin kabul edilmediği anlamını taşımadığı, nitekim Kurum’un 18.11.2005 tarihli yazısı karşısında herhangi bir işlem yapılmadığı, yine imtiyaz sözleşmesinin incelenmesinde yeterli zamanın bulunmaması nedeniyle, sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin de sehven yer aldığı ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hâkimi …’nin Düşüncesi : Telekomünikasyon Kurulu’nun 31.10.2005 tarih ve … sayılı kararıyla, Kurum Başkanı tarafından imzalanan imtiyaz sözleşmesinin Danıştay düşüncesinin tamamına uyulmak kaydıyla yetki verildiğinden, bu yetkinin sınırının Kurul kararıyla çizildiği, buna rağmen imtiyaz sözleşmesi imzalanması aşamasında, … yetkilisi tarafından dava konusu sözleşmenin sonuna sözleşmenin 38/2. maddesiyle ilgili olarak beyanın düşüldüğü, Telekomünikasyon Kurumu tarafından dava konusu beyanla ilgili olarak tesis edilen işlem ve imtiyaz sözleşmesini imzalayan taraflarca yapılan açıklamalar ile sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin sehven yer aldığı yönündeki açıklama dikkate alındığında, dava konusu edilen sözleşme hükmü ile sözleşmenin 38/2. maddesine ilişkin beyanda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, … yetkilisi tarafından sözleşmenin sonuna düşülen beyan ile sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin iptali gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’nin Düşüncesi :Dava, Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında imzalanan 14.11.2005 tarihli Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi’nin sonuna, … yetkilisi tarafından konulan “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir.” şeklindeki beyanın ilgili mevzuata ve Telekomünikasyon Kurulu kararlarına aykırı olduğu, bu nedenle sözleşmenin imzalanmaması gerektiği ileri sürülerek, Telekomünikasyon Kurumu’nun imtiyaz sözleşmesini imzalama işleminin ve söz konusu Sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında 11.02.2002 tarihinde imzalanan Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Görev Sözleşmesinin 4. maddesinde yer alan: “Sözleşmenin süresi, 28.02.2001 tarihinden itibaren 25 yıldır. …’daki kamu payı %50’nin altına düştüğünde, … tüm tekel hakları 31.12.2003 tarihinden önce de olsa ortadan kalmış olur. …daki kamu payının %50’nin altına düşmesi halinde bu tarihten itibaren iki ay içinde Kurum ve … arasında bu görev sözleşmesi imtiyaz sözleşmesi olarak yeniden düzenlenir.” hükmü gereğince, …’un özelleştirilmesi sürecinde Telekomünikasyon Kurulu’nun 17.05.2005 tarih ve … sayılı kararıyla görev sözleşmesi incelenerek hazırlanan taslak imtiyaz sözleşmesi, Anayasanın 155. maddesinin 2. fıkrası ile 2575 sayılı Danıştay Kanununun 23. maddesinin (d) ve 42. maddesinin (c) bendi hükümleri uyarınca Danıştay’ın düşüncesini bildirmesi için Danıştay’a gönderilmiştir.
Bu bağlamda konuyu inceleyen Danıştay Birinci Dairesi, 21.10.2005 tarih ve E:2005/838, K:2005/1250 sayılı kararında, Taslağın 39. maddesinin:
“a) …’un Sözleşmenin süresinin uzatılması talebini söz konusu sürenin sona ermesinden en az bir yıl önce Kuruma iletmesi zorunlu tutulduğu halde, Kurumun bu talebi değerlendirerek istem hakkında karar vermesi için herhangi bir süre sınırlaması getirilmemiştir. …’un geleceğe yönelik planlama yapabilmesi, yatırımlarını ve programlarını belirleyebilmesi açısından, Kurumun, talep tarihinden itibaren belirli bir süre içerisinde süre uzatımı talebini yanıtlaması amacıyla Sözleşmenin sona ermesinden en geç 180 gün öncesine kadar gerekli değerlendirmeyi yaparak talep hakkında karar vermesi, bu değerlendirmede mevzuat hükümleri ile birlikte yeni koşulları da dikkate alması gerekli görüldüğünden, birinci fıkrasının “Bu Sözleşme süresinin bitiminde kendiliğinden sona erer. Ancak …, Sözleşme süresinin dolmasından en az bir yıl önce Kuruma başvurup Sözleşmenin yenilenmesini talep edebilir. Bu talep Kurum tarafından, Sözleşme süresinin bitiminden en geç 180 gün öncesine kadar yeni koşullar da dikkate alınmak suretiyle mevzuat ve Kurum düzenlemeleri çerçevesinde değerlendirilerek, Sözleşmenin yenilenmesine karar verilebilir.
b) Sözleşmenin sona ermesi ve Sözleşmeye konu hizmetlerin yürütülmesinin zorunlu olması halinde ilgili mevzuat hükümlerinde öngörülen düzenlemelere paralel olarak, Kurumca yapılması gerekli işlemleri açıklayıcı bir hüküm yer alması gerektiğinden, ikinci fıkrasının “Sözleşmenin süresinin sona ermesi veya yenilenmemesi halinde, … , sistemin işleyişini etkileyen tüm teçhizatı bütün fonksiyonları ile çalışır vaziyette ve bu teçhizatın kurulu bulunduğu, kendi kullanımında olan taşınmazları Kuruma veya Kurumun göstereceği kuruluşa bedelsiz olarak devreder.
c) “İmtiyaz Sözleşmesinin Süresinin Uzatılması ve Sonlanması” olan madde başlığının, “Sözleşmenin Süresinin Uzatılması veya Sona Ermesi” şeklinde,
Taslağın 11. maddesiyle ilgili olarak da:
“… , gelecek her yıla ilişkin hazırladığı ve 1 Ekim tarihine kadar Kuruma sunması gereken plan ve programlarının hazırlanmasında Kurum düzenlemelerine uymak zorunda olduğundan, sunulan bu plan ve programların da Kurumca değerlendirilmesi gerektiğinden, “…, yatırım plan ve programlarını belirlerken, finansman durumu ve öncelikleri ile birlikte Ülke kalkınma plan ve programlarıyla Bakanlıkça hazırlanan güncelleştirilmiş ulusal enformasyon altyapısı ana planlarını da göz önünde bulundurur.
Bu planlar 3 yıllık olarak hazırlanır, dinamik talep tahminleri ile birlikte yatırım kalemleri ve yatırım bedelleri hakkındaki bilgileri içerir.
Kurum düzenlemelerine uygun olarak hazırlanacak gelecek yılın plan ve programları, her yıl 1 Ekim tarihine kadar Kurumun bilgisine sunulur. Kurum, bu plan ve programları değerlendirir.” şeklinde düzenlenmesi gerektiği yönünde düşünce bildirilmiş olup, Danıştay İdari İşler Kurulu’nun 26.10.2005 tarih ve E:2005/5, K:2005/3 sayılı kararıyla da, Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi Taslağı hakkında Danıştay Birinci Dairesi tarafından verilen düşüncenin aynen kabulüne karar verilmiştir.
Öte yandan, 2813 sayılı Telsiz Kanununun 4502 sayılı Kanunun 14. maddesi ile değişik 5. maddesiyle; bu Kanun ile 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununda belirtilen genel esaslar çerçevesinde, kanunlarla öngörülen yetki ve sorumlulukları uygulamak ve verilen diğer görevleri yapmak üzere kamu tüzel kişiliğini ve idarî ve malî özerkliği haiz özel bütçeli “Telekomünikasyon Kurumu” kurularak, Kurum’a Türk telekomünikasyon sektöründe genel anlamda düzenleme, denetleme ve yaptırım uygulama görevleri verilmiş, Kurum’un karar organının, bir Kurul başkanı ve dört üyeden oluşan Telekomünikasyon Kurulu olduğu, Kurul Başkanının Kurum’un en üst amiri ve Kurum’un genel yönetim ve temsilinden sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Dosyada mevcut İmtiyaz Sözleşmesini imzalayan tarafların açıklamaları ile Telekomünikasyon Kurulu’nun Kurum Başkanına Danıştay düşüncesinin tamamına uyulmak kaydıyla imtiyaz sözleşmesinin imzalanması hususunda yetki veren kararı birlikte değerlendirildiğinde, … yetkilisi tarafından Sözleşmenin sonuna “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir.” beyanın Kurul kararına aykırı olarak düşüldüğü ve Sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin sehven yazıldığı sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, söz konusu beyan ve ibarede hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında imzalanan 14.11.2005 tarihli Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesinin sonuna, … yetkilisi tarafından “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir.” şeklindeki beyan ile Sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” sözcüğünün iptaline karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü.
Dava, Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında imzalanan 14.11.2005 tarihli Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi’nin sonuna, … yetkilisi tarafından konulan “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir” şeklindeki beyanın ilgili mevzuata ve Telekomünikasyon Kurulu kararlarına aykırı bulunduğu, bu nedenle sözleşmenin imzalanmaması gerektiği ileri sürülerek, Telekomünikasyon Kurumu’nun imtiyaz sözleşmesini imzalama işleminin ve söz konusu sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” sözcüğünün iptali istemiyle açılmıştır.
Davacının dava dilekçesinde öne sürdüğü hukuka aykırılık sebepleri dikkate alınarak dava konusu imtiyaz sözleşmesi; … yetkilisi tarafından sözleşmenin sonuna düşülen beyan ve sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” sözcüğüyle sınırlı olarak incelenmiştir.
Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında 11.02.2002 tarihinde imzalanan Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Görev Sözleşmesi’nin 4. maddesinde yer alan, “Sözleşmenin süresi, 28.02.2001 tarihinden itibaren 25 yıldır. …’daki kamu payı %50’nin altına düştüğünde, … tüm tekel hakları 31.12.2003 tarihinden önce de olsa ortadan kalmış olur. …daki kamu payının %50’nin altına düşmesi halinde bu tarihten itibaren iki ay içinde Kurum ve … arasında bu görev sözleşmesi imtiyaz sözleşmesi olarak yeniden düzenlenir” hükmü gereğince, …’un özelleştirilmesi sürecinde Telekomünikasyon Kurulu’nun 17.05.2005 tarih ve … sayılı kararıyla görev sözleşmesi incelenerek hazırlanan taslak imtiyaz sözleşmesi, Anayasa’nın 155. maddesinin 2. fıkrası ile 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 23. maddesinin (d) ve 42. maddesinin (c) bendi hükümleri uyarınca Danıştay’ın düşüncesini bildirmesi için Danıştay’a gönderilmiştir.
Bu bağlamda konuyu inceleyen Danıştay Birinci Dairesi, 21.10.2005 tarih ve E:2005/838, K:2005/1250 sayılı kararında, Taslağın 39. maddesinin,
“a) …’un Sözleşmenin süresinin uzatılması talebini söz konusu sürenin sona ermesinden en az bir yıl önce Kuruma iletmesi zorunlu tutulduğu halde, Kurumun bu talebi değerlendirerek istem hakkında karar vermesi için herhangi bir süre sınırlaması getirilmemiştir. …’un geleceğe yönelik planlama yapabilmesi, yatırımlarını ve programlarını belirleyebilmesi açısından, Kurumun, talep tarihinden itibaren belirli bir süre içerisinde süre uzatımı talebini yanıtlaması amacıyla Sözleşmenin sona ermesinden en geç 180 gün öncesine kadar gerekli değerlendirmeyi yaparak talep hakkında karar vermesi, bu değerlendirmede mevzuat hükümleri ile birlikte yeni koşulları da dikkate alması gerekli görüldüğünden, birinci fıkrasının “Bu Sözleşme süresinin bitiminde kendiliğinden sona erer. Ancak …, Sözleşme süresinin dolmasından en az bir yıl önce Kuruma başvurup Sözleşmenin yenilenmesini talep edebilir. Bu talep Kurum tarafından, Sözleşme süresinin bitiminden en geç 180 gün öncesine kadar yeni koşullar da dikkate alınmak suretiyle mevzuat ve Kurum düzenlemeleri çerçevesinde değerlendirilerek, Sözleşmenin yenilenmesine karar verilebilir.
b) Sözleşmenin sona ermesi ve Sözleşmeye konu hizmetlerin yürütülmesinin zorunlu olması halinde ilgili mevzuat hükümlerinde öngörülen düzenlemelere paralel olarak, Kurumca yapılması gerekli işlemleri açıklayıcı bir hüküm yer alması gerektiğinden, ikinci fıkrasının “Sözleşmenin süresinin sona ermesi veya yenilenmemesi halinde, …, sistemin işleyişini etkileyen tüm teçhizatı bütün fonksiyonları ile çalışır vaziyette ve bu teçhizatın kurulu bulunduğu, kendi kullanımında olan taşınmazları Kuruma veya Kurumun göstereceği kuruluşa bedelsiz olarak devreder.
c) “İmtiyaz Sözleşmesinin Süresinin Uzatılması ve Sonlanması” olan madde başlığının, “Sözleşmenin Süresinin Uzatılması veya Sona Ermesi” şeklinde,
Taslağın 11. maddesiyle ilgili olarak da,
“…, gelecek her yıla ilişkin hazırladığı ve 1 Ekim tarihine kadar Kuruma sunması gereken plan ve programlarının hazırlanmasında Kurum düzenlemelerine uymak zorunda olduğundan, sunulan bu plan ve programların da Kurumca değerlendirilmesi gerektiğinden, “…, yatırım plan ve programlarını belirlerken, finansman durumu ve öncelikleri ile birlikte Ülke kalkınma plan ve programlarıyla Bakanlıkça hazırlanan güncelleştirilmiş ulusal enformasyon altyapısı ana planlarını da göz önünde bulundurur.
Bu planlar 3 yıllık olarak hazırlanır, dinamik talep tahminleri ile birlikte yatırım kalemleri ve yatırım bedelleri hakkındaki bilgileri içerir.
Kurum düzenlemelerine uygun olarak hazırlanacak gelecek yılın plan ve programları, her yıl 1 Ekim tarihine kadar Kurumun bilgisine sunulur. Kurum, bu plan ve programları değerlendirir.” şeklinde düzenlenmesi gerektiği yönünde düşünce bildirilmiş, Danıştay İdari İşler Kurulu’nun 26.10.2005 tarih ve E:2005/5, K:2005/3 sayılı kararıyla da Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi Taslağı hakkında Danıştay Birinci Dairesi tarafından verilen düşüncenin aynen kabulüne karar verilmiştir.
Öte yandan, 29.01.2000 tarihli, 23948 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4502 sayılı Kanun’un 14. maddesi ile değişik 2813 sayılı Telsiz Kanunu’nun 5. maddesiyle; bu Kanun ile 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nda belirtilen genel esaslar çerçevesinde, kanunlarla öngörülen yetki ve sorumlulukları uygulamak ve verilen diğer görevleri yapmak üzere kamu tüzel kişiliğini ve idarî ve malî özerkliği haiz özel bütçeli “Telekomünikasyon Kurumu” kurularak, Türk telekomünikasyon sektöründe genel anlamda düzenleme, denetleme ve yaptırım uygulama görevleri verilmiştir.
2813 sayılı Kanun’un sözü edilen 5. maddesinde ayrıca, Kurum’un karar organının, bir Kurul başkanı ve dört üyeden oluşan Telekomünikasyon Kurulu olduğu, Kurul Başkanı’nın Kurum’un en üst amiri ve Kurum’un genel yönetim ve temsilinden sorumlu olduğu belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, Telekomünikasyon Kurulu’nun 31.10.2005 tarih ve 2005/772 sayılı kararıyla, …’un taslak imtiyaz sözleşmesi hakkında Danıştay’ın düşüncesi değerlendirilerek, bu konuda Danıştay Birinci Dairesi’nin ve Danıştay İdari İşler Kurulu’nun verdiği kararlarının tamamına uyulmasına, taslak imtiyaz sözleşmesinin …’un %55 hissesinin devrini müteakip imzalanmak üzere onaylanmasına, imtiyaz sözleşmesinin imzalanması ve diğer usule ilişkin işlemlerin yürütülmesi için icraya yetki verilmesine karar verildiği, savunma dilekçesinde de, imtiyaz sözleşmesinin 38/2. maddesine yönelik düşülen beyanın, sözleşmenin Kurum Başkanı tarafından imzalanmasından sonra gerçekleştiğinin, ilgili beyanın Telekomünikasyon Kurumu ya da Başkan’ın iradesini yansıtmadığının belirtildiği, …’a gönderilen 18.11.2005 tarihli ve 18125 sayılı yazıda, “406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca, … A.Ş. deki %55 oranındaki Hazine hissesinin blok olarak satışı vesilesi ile 14 Kasım 2005 günü Şirketinizle Kurumumuz arasında imtiyaz sözleşmesi imzalanmış olup, söz konusu imtiyaz sözleşmesi daha önce Kurumumuzla Şirketiniz arasında paraflanmış bulunan sözleşmenin ilgili hükümleri doğrultusunda Danıştay görüşleri çerçevesinde hazırlanarak imzalanmıştır. Bu nedenle sözleşmenin taraflarca imzalanmasından sonra imzanızın altına tek taraflı olarak “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir.” şeklinde yazmış olduğunuz notu kabul etmediğimizi, bir imtiyaz niteliğinde olan sözleşmenin 38/2. fıkrası dahil bütün hükümlerinin tarafınızca kabul edilmiş olduğu inancı ile imzalanmış bulunduğunu, dolayısı ile sözleşmenin 38/2. fıkrası dahil tüm hükümlerine aynen ve titizlikle uyulması hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim” denildiğinin bu nedenlerle sözleşmenin 38/2. maddesiyle ilgili olarak … tarafından düşülen beyanın hükümsüz olduğunun tespitinin istenildiği anlaşılmaktadır.
Ayrıca, davaya davalı idare yanında müdahil olarak katılan … tarafından beyanın konuluş amacının gerekçesi; söz konusu imtiyaz sözleşmesinin imzasından çok kısa bir süre öncesine kadar, sözleşmeyi imzalama yetkisini haiz bulunan … yetkilisinin dahi belli olmadığı, sözleşmenin imzalandığı 14.11.2005 tarihinde pek çok işlemin sırasıyla ve ardı ardına veya eş zamanlı yapıldığı, dolayısıyla imtiyaz sözleşmesini imzalamaya yetkili kılınan şirket yönetim kurulu başkanının da imzalamadan çok kısa bir süre önce sözleşme hükümlerini görebildiği, imtiyaz sözleşmesinin 38. maddesinde taslak imtiyaz sözleşmesinden farklı hüküm bulunduğunun fark edilmesi üzerine, konunun daha detaylı incelenmesine ve değerlendirilmesine imkân sağlamak ve sözleşmeyi imzalamaya yetkili kılınan kişinin, kendisini atayan hissedarlar yönünden konu hakkında tartışılabilecek bir sürenin de bulunmaması karşısında, ileride şahsi sorumluluğa ve herhangi bir hak kaybına yol açmamak için anılan şerhin konulduğu, bunun, … tarafından sözleşme hükümlerinin kabul edilmediği anlamını taşımadığı, nitekim Kurum’un 18.11.2005 tarihli yazısı karşısında herhangi bir işlem yapılmadığı, yine imtiyaz sözleşmesinin incelenmesinde yeterli zamanın bulunmaması nedeniyle, sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” ibaresinin de sehven yer aldığı şeklinde açıklanmıştır.
Bu durumda, imtiyaz sözleşmesini imzalayan tarafların açıklamaları da dikkate alınarak, Telekomünikasyon Kurumu ‘nun 2813 sayılı Kanunun tanıdığı yetki üzerine tesis ettiği ve Kurum Başkanı’na, Danıştay düşüncesinin tamamına uyulmak kaydıyla imtiyaz sözleşmesinin imzalanması hususunda yetki veren kararına karşı Kanunu aşan biçimde … yetkilisi tarafından sözleşmenin sonuna düşülen beyanda ve sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yanlışlıkla yazıldığı belirtilen “yıllık” sözcüğünde hukuka uygunluk bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, Telekomünikasyon Kurumu ile … arasında imzalanan 14.11.2005 tarihli Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi’nin sonuna, … yetkilisi tarafından “38/2. maddeye ilişkin her türlü haklarımızın saklı olduğunu beyan ederiz. Buna ilişkin beyanlarımız bilahare bildirilecektir” şeklindeki beyan ile sözleşmenin 11. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “yıllık” sözcüğünün iptaline, aşağıda dökümü yapılan …-YTL yargılama giderleri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 400,00.-YTL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, 13.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.