Danıştay Kararı 13. Daire 2005/6715 E. 2007/1416 K. 16.03.2007 T.

13. Daire         2005/6715 E.  ,  2007/1416 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 2005/6715
Karar No: 2007/1416

Davacı: … T.A.Ş.
Vekilleri: …
Davalı: Rekabet Kurumu

İstemin Özeti: Çimento ve hazır beton sektörüne yönelik olarak yapılan önaraştırmada; çimento pazarında, özellikle renkli torba uygulaması yapmak ve benzeri dikey kısıtlamalar yoluyla bölgeler arası ticaretin engellenmesi suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ihlâl edildiğine ilişkin ciddî bulgulara rastlandığından bahisle, Kanun’un 41. maddesi uyarınca Rekabet Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve … sayılı toplantısında alınan “soruşturma açılması kararının” davacı şirkete yönelik kısımlarının; Rekabet Kurumu tarafından bildirilen işlemde hangi konularda savunma yapılacağının belirtilmediği, iddiların türü ve niteliği konusunda ve hangi belgelere dayanılarak soruşturma açılması kararı verildiği hususlarında bir açıklama yapılmadığı, savunma hakkının kısıtlandığı, Kanun’un 43/2. maddesindeki “Kurulun soruşturmaya başlama kararı kesindir” hükmü uyarınca dava konusu kararın kesin olduğu, ancak yargı kararıyla iptal edilebileceği, belirtilen nedenlerle, soruşturma açılması kararının kesin ve yürütülebilir niteliğinin bulunduğu ve iptal davasına konu olabileceği ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: 2577 sayılı Kanun’un 15-1/b maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hâkimi …’un Düşüncesi : Dava, Kanun’un 41. maddesi uyarınca Rekabet Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve … sayılı toplantısında alınan “soruşturma açılması kararının” davacı şirkete yönelik kısımlarının iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı Kanun’da yer alan yasal düzenleme karşısında, idari davaya konu edilebilecek nitelikte, kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığı anlaşılan dava konusu kararın iptali isteminin esasının incelenmesi olanağı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, 2577 sayılı Kanun’un 15-1/b maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce 2577 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin gereği görüşüldü;
Dava, çimento ve hazır beton sektörüne yönelik olarak yapılan önaraştırmada; çimento pazarında, özellikle renkli torba uygulaması yapmak ve benzeri dikey kısıtlamalar yoluyla bölgeler arası ticaretin engellenmesi suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlâl edildiğine ilişkin ciddî bulgulara rastlandığından bahisle, Kanun’un 41. maddesi uyarınca Rekabet Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve … sayılı toplantısında alınan “soruşturma açılması kararının” davacı şirkete yönelik kısımlarının iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde, idari dava türleri gösterilmiş ve iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış, diğer yandan, Danıştay ve idare mahkemelerinin görevine giren uyuşmazlıkların çözümünde uygulanacak usulleri gösteren 2577 sayılı Kanun’un dava dilekçesi üzerinde yapılacak ilk incelemeye ilişkin düzenleme yapan 14/3(d) maddesinde, dava dilekçesinin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup, olmadığı yönünden de inceleneceği hükme bağlanmıştır.
Bilindiği gibi, idari işlemlerin idari davaya konu olabilmeleri için, kesin ve yürütülebilir olma niteliklerini birlikte taşımaları gerekmektedir. Başka bir anlatımla, işlemin yürütülebilir duruma gelmesi, mevzuatta öngörülen unsurları taşıması ve uygulamaya konulmaya hazır bulunması iptal davası için zorunlu koşullardan birisidir.
Ön işlemler ise, kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemlerin ortaya çıkarılmasına yönelik hazırlık işlemleri olup, tek başına kişiler üzerinde hukuksal etki yaratmazlar. Bu nedenle iptal davasına konu edilemezler.
Rekabet Kurulu tarafından alınan 24.03.2005 tarih ve … sayılı kararının iptalinin istenmesi nedeniyle, bu Kurul kararının yukarıda özellikleri belirtilen idari işlem çerçevesi içinde değerlendirilmesinin yapılması, idari davaya konu olabilme niteliğinin irdelenmesi gerekmektedir.
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 27. maddesinin (a) bendinde, bu Kanun’da yasaklanan faaliyetler ve hukuki işlemler hakkında, başvuru üzerine veya resen inceleme, araştırma ve soruşturma yapmak; bu Kanun’da düzenlenen hükümlerin ihlâl edildiğinin tespit edilmesi üzerine, bu ihlâllere son verilmesi için gerekli tedbirler alıp bundan sorumlu olanlara idarî para cezaları uygulamak Rekabet Kurulu’nun görevleri arasında sayılmış, Kanun’un 40. maddesinde, Kurul’un, resen veya kendisine intikal eden başvurular üzerine doğrudan soruşturma açılmasına ya da soruşturma açılmasına gerek olup olmadığının tesiti için önaraştırma yapılmasına karar vereceği, 41. maddesinde de, önaraştırma raporunun Kurul’a teslimini takip eden 10 gün içinde, Kurul elde edilmiş olan bilgileri değerlendirerek karar vermek üzere toplanacağı ve soruşturma açılmasına veya açılmamasına karar vereceği hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Rekabet Kurumu’nun 08.04.2005 tarihli işlemiyle, çimento ve hazır beton sektörüne yönelik olarak yapılan önaraştırmada; çimento pazarında, özellikle renkli torba uygulaması yapmak ve benzeri dikey kısıtlamalar yoluyla bölgeler arası ticaretin engellenmesi suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlâl edildiğine ilişkin ciddî bulgulara rastlanıldığı belirtilerek, bu iddia çerçevesinde Kanun’un 41. maddesi uyarınca Rekabet Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve … sayılı toplantısında aralarında davacı şirketin de bulunduğu şirketler hakkında soruşturma açılmasına karar verildiğinin bildirildiği, belirtilen nedenle Kanun’un 43/2. maddesi uyarınca davacı şirketten ilgili yazılı savunmasının 30 gün içinde Kurum’a gönderilmesinin istenildiği anlaşılmaktadır.
İdari işlemlerin yukarıda belirtilen niteliği ve dava konusu işlemin içeriği birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu Kurul kararının, kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı, buna karşılık nihaî kararın tesisine yönelik hazırlayıcı işlem olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bu duruma göre 2577 sayılı Kanun’da yer alan yasal düzenleme karşısında, idari davaya konu edilebilecek nitelikleri taşımayan, soruşturma açılmasına yönelik dava konusu Rekabet Kurulu kararının iptali isteminin esasının incelenmesi olanağı bulunmamaktadır.
Nitekim, sözü edilen soruşturmayla ilgili olarak Rekabet Kurulu tarafından verilen 11.07.2006 tarih ve … sayılı kararla; soruşturma kapsamındaki teşebbüslerin Kanun’un 4. maddesi anlamında rekabeti sınırlayıcı bir anlaşma içinde olduğuna ilişkin yeterli delillerin bulunmaması nedeniyle, bu teşebbüsler hakkında idarî para cezası verilmesine veya başkaca bir işlem yapılmasına yer olmadığına karar verildiği görülmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanun’un 15-1/b maddesi uyarınca davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan …-YTL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine 16.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.