Danıştay Kararı 12. Daire 2023/763 E. 2023/705 K. 20.02.2023 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2023/763 E.  ,  2023/705 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/763
Karar No : 2023/705

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

DAVANIN KONUSU : … İl Emniyet Müdürlüğünde avukat olarak görev yapan davacı tarafından, vekalet ücreti ödemelerinde yıllık üst sınırın temmuz ayında geçerli olan memur maaş katsayısı üzerinden hesaplanması gerekirken ocak ayında geçerli olan memur maaş katsayısı üzerinden hesaplanması sonucu vekalet ücretinin eksik ödendiğinden bahisle yeniden hesaplama yapılması ve eksik hesaplanan tutarın ödenmesi talebiyle yaptığı 03/10/2022 tarihli başvurunun reddine dair Emniyet Genel Müdürlüğünün … tarih ve ….sayılı işleminin iptali ile vekalet ücreti tutarının eksik ödenen kısmının ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakimi…’in açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

İLGİLİ MEVZUAT:
2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 24. maddesinde, ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülecek davalar tek tek sayılmış olup; aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde, bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere karşı açılacak iptal ve tam yargı davalarını ilk derece mahkemesi olarak Danıştayın karara bağlayacağı belirtilmiş olup, bu düzenleme uyarınca bir davanın ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda karara bağlanabilmesi için, dava konusu işlemin düzenleyici nitelikte bir idari işlem olması gerekmektedir.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un 5. maddesinde; idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştayda çözümlenecek olanlar dışındaki dava ve işlerin yanısıra özel kanunlarda Danıştayın görevli olduğu belirtilen ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu ile idare mahkemelerinin görevli kılınmış bulunduğu davaları çözümleyeceği hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin üçüncü fıkrasında; dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından, görev, yetki ve anılan fıkrada belirtilen diğer yönlerden sırasıyla inceleneceği, altıncı fıkrasında ise; ilk incelemeden sonra da üçüncü fıkrada sayılan hususlarda eksikliklerin tespiti halinde davanın her aşamasında 15. madde hükümlerinin uygulanacağı, 15. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; idari yargının görevli olduğu konularda görevli veya yetkili olmayan mahkemeye açılan davanın görev veya yetki yönünden reddedilerek dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verileceği kuralına yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Kamu görevlileri ile ilgili davalarda yetki” başlıklı 33. maddesinin üçüncü fıkrasında; kamu görevlilerinin görevle ilişkisinin kesilmesi sonucunu doğurmayan disiplin cezaları ile ilerleme, yükselme, sicil, intibak ve diğer özlük ve parasal haklarıyla ilgili davalarda yetkili mahkemenin, ilgilinin görevli bulunduğu yer idare mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Düzenleyici işlemler; sürekli, nesnel (objektif), soyut ve genel nitelikte hukuk kuralları koyan, bu kuralları değiştiren veya kaldıran idari işlemlerdir.
Öğretide de kabul edildiği üzere; sözlük anlamı ile “düzenli hale koymak, düzen vermek, tanzim ve tertip etmek” olarak tanımlanan “düzenleme” kamu hukukunda “kural koyma” ile eş anlamlıdır. Kural ise, hukukta sürekli, soyut, nesnel, genel durumları belirleyen ve gösteren norm olarak tanımlanmaktadır. Yasama organının yasama tasarrufları dışında idare, Anayasa ve yasal düzenlemelerden aldığı yetki ile kural koyma, düzenleme yapma yetkisine sahiptir. Düzenleme yetkisini kullanarak tüzük, yönetmelik, genelge gibi düzenleyici işlemleri yapan idarenin bir işleminin “düzenleyici” nitelik taşıdığının kabul edilebilmesi için, söz konusu işlemin sürekli, soyut, nesnel, genel durumları belirleyen hükümler içermesi, bir başka anlatımla, belirtilen nitelikte kurallar koymuş olması gerekmektedir.
“Kural işlemler” (diğer bir adıyla “genel düzenleyici işlemler”), yukarıda da değinildiği üzere, üst hukuk normuna uygun olarak hukuk düzenine yeni kural getiren, ya da var olan bir kuralı değiştiren veya kaldıran işlemlerdir.
Öte yandan, bazı idari işlemlerin “genel” olmalarına karşın, düzenleyici işlem niteliğinde olmadıklarını da belirtmek gerekir. Bir işlemin kural (düzenleme) olup olmadığı, salt bunları hazırlayanların niteliklerine göre değil, bu işlemlerin içerikleri ve doğurdukları hukuksal sonuçlar da gözönünde bulundurulmak suretiyle saptanmalıdır.
Uyuşmazlıkta; Emniyet Genel Müdürlüğünün “Vekalet Ücreti Dağıtımı Hakkında” konulu … tarih ve E:…sayılı yazısının iptalinin istenildiği anlaşılmış olup, davacı tarafından iptali istenilen Emniyet Genel Müdürlüğünün davaya konu yazısının; 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmümde Kararname’nin 14. maddesi kapsamında dağıtımı yapılan vekalet ücretinin üst limit hesabında eksiklik bulunduğuna ilişkin merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında görevli avukatların talebi üzerine, konuyla ilgili Maliye Bakanlığının görüşünün alındığı, Sayıştay denetimi ve güncel Sayıştay içtihatları dikkate alındığında vekalet ücreti üst limitinin belirlenmesi için yapılan hesaplamalarda bir hata olmadığı, eksik ödeme yapılmadığı, konuya ilişkin işlemlerin mevzuat çerçevesinde değerlendirilerek yapıldığı, mevzuat ya da içtihatlarda bir değişiklik olmadığı sürece uygulamaya aynı şekilde devam edileceğine ilişkin görüş yazısı olduğu, hukuk düzenine yeni bir kural getiren ya da var olan bir kuralı değiştiren veya kaldıran genel düzenleyici bir işlem olmadığı açıktır.
Bu duruma göre, ülke çapında uygulanacak genel düzenleyici bir işlem niteliğinde olmayan dava konusu işleme karşı açılan işbu davanın, 2575 sayılı Kanun’un 24. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülecek davalar arasında yer almaması; uyuşmazlığın parasal haklara ilişkin olması ve davacının halen Diyarbakır ilinde görev yapması nedeniyle, yetkili ve görevli idari yargı mercii olan … İdare Mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE,
2. 2577 sayılı Kanun’un 33. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca dava dosyasının davayı çözümlemeye yetkili ve görevli olan Diyarbakır İdare Mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.