Danıştay Kararı 12. Daire 2022/5642 E. 2023/352 K. 07.02.2023 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2022/5642 E.  ,  2023/352 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/5642
Karar No : 2023/352

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Devlet Su İşleri 17. Bölge Müdürlüğünde … olarak görev yapmakta iken Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmış olan davacı tarafından; 5525 sayılı Memurlar İle Diğer Kamu Görevlilerinin Bazı Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun’un, 6495 sayılı Kanun’un 43. maddesiyle eklenen Ek 1. maddesi uyarınca yeniden Devlet memurluğuna alınması ve eski görevine atanması için 13/09/2013 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; Danıştay Onikinci Dairesinin 14/03/2022 tarih ve E:2020/3455, K:2022/1031 sayılı bozma kararına uyularak, davacının Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile Devlet memurluğundan çıkarma cezasına karşı açtığı davada, Danıştay Onikinci Dairesinin 29/04/2008 tarih ve E:2008/2032, K:2008/2545 sayılı kararıyla, davacının fiilinin 5525 sayılı Kanun kapsamında görüldüğü ve karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği; bu nedenle, davacının yeniden atanma talebinin 5525 sayılı Memurlar İle Diğer Kamu Görevlilerinin Bazı Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun’un Ek 1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ve davacının yeniden göreve alınma istemiyle yaptığı başvurusunun yasal düzenlemeyle getirilen şartları taşıyıp taşımadığı konusunda bir değerlendirme yapılarak bu şartların taşınması halinde, hizmet gerekleri ve kamu yararı da dikkate alınmak suretiyle davalı idarece bir işlem tesis edilmesi gerekirken; davacının 5525 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesi uyarınca yeniden göreve atanma istemiyle yaptığı başvurusunun “açıktan atanma talebiniz uygun görülmemiştir” şeklinde hukuki bir gerekçe belirtilmeksizin reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılan davacının, 5525 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesi kapsamında yeniden memur olarak atanmasına yönelik başvurusu hakkında, hizmetine ihtiyaç duyulup duyulmaması, boş kadro bulunup bulunmaması ile görevin önem ve niteliği göz önünde bulundurularak bir karar verilmesi hususunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu, davacının talebinin açıktan atama niteliğinde olduğu, idarenin takdir yetkisini kullanırken mahkeme kararı ile zorlanamayacağı, davacının memuriyete dönmek için yaptığı başvurusunun reddi yolunda tesis edilen dava konusu işlemde hizmet gerekleri ve takdir yetkisi yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılması işlemine karşı açtığı davanın, 5525 sayılı Kanun’la getirilen düzenlemeler uyarınca konusuz kaldığı; anılan Kanun’un, 2013 yılında 6495 sayılı Kanun’la eklenen Ek 1. maddesiyle de yeniden göreve atanma için başvuru hakkı getirildiği; bu düzenleme kapsamında yeniden göreve başlamak istemiyle yaptığı başvurunun, davalı idare tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildiği, oysa düzenlemenin disiplin affı yasası niteliğinde olduğu, bu konuda açıktan atama hükümlerinin uygulanmayacağı ve idarenin keyfi işlem yapamayacağı, “hizmet gerekleri ve kadro ihtiyaçları dikkate alınarak” ibaresinin idareye takdir yetkisi vermediği, kamu hizmetine girmenin vatandaş için Anayasal bir hak olduğu, memur olma koşullarını yitirmediği, davalı idarenin her zaman harita mühendisine ihtiyacının olacağı belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesinin dördüncü fıkrasında, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.