Danıştay Kararı 12. Daire 2022/4987 E. 2022/6684 K. 20.12.2022 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2022/4987 E.  ,  2022/6684 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/4987
Karar No : 2022/6684

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Sendikası
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Belediye Başkanlığında görev yapan davacının, davalı idare ile … Sendikası arasında 01/01/2020 – 31/12/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 10/09/2020 tarihinde imzalanan Toplu İş Sözleşmesi uyarınca dayanışma aidatı kesintisi yapıldığından bahisle, yapılan kesintilere son verilerek, anılan sözleşmenin ”Sözleşmenin Kapsamı ve Yararlanma Koşulları” başlıklı 5. maddesinin ”Yararlanma” başlıklı (B) fıkrasının ”İşbu, sözleşmenin imzalandığı tarihte; yasadan kaynaklı sendika üyesi olamayanlar, başka bir sendika üyesi olanlar ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre sendika üyesi olabilecekler arasında olduğu halde herhangi bir sendikaya üye olmayan çalışanlar, bu sözleşmeden elde ettiği ücretten sendikanın üyelik aidatı (memur taban aylığının % 1,5’i) oranında taraf olan sendikaya, ‘dayanışma aidatı’ ödeyerek yararlanırlar.” şeklindeki (b) bendinin iptali ile geriye doğru 60 gün içinde yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; sosyal denge sözleşmesinde ancak görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre bir farklılığa gidilebileceği, bunun dışında sendika üyesi olan ile sendika üyesi olmayan ya da başka bir sendikaya üye olanlar arasında bir ayrıma gidilemeyeceği, bu durumda, sosyal denge sözleşmesinde taraf olan sendikanın dışında kalan sendikaların üyesi olan veya hiçbir sendikaya üye olmayan kamu görevlilerinden dayanışma aidatı veya başka adlar altında farklı oranlar üzerinden ödenti (aidat) alınmasının, sosyal denge tazminatının ödenmesinde aynı kadro veya pozisyonlarda bulunan kamu görevlileri arasında ayrım (eşitsizlik) yaratacağının açık olduğu, nitekim Anayasa Mahkemesinin 2013/5447 başvuru numaralı ve 16/10/2014 tarihli kararındaki gerekçelerin de aynı yönde olduğu, dava konusu olayda, davalı belediye ile … arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin iptali istenen hükmünde; sosyal denge sözleşmesinde taraf olan sendikanın dışında kalan sendikaların üyesi olan veya hiçbir sendikaya üye olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılmadığı, bu sözleşme hükümlerinden yararlanma koşulu olarak getirilen kesintinin, belediyenin tüm çalışanlarını kapsadığı ve aynı oran olarak belirlendiği ve bu haliyle 4688 sayılı Kanun’un 28. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “Toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamaz.” hükmüne aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, iptali istenen sözleşme hükmünün hukuka ve mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu sözleşmede, sözleşmeye taraf sendika üyelerinin sendika tüzüğünde belirtilen oranda üyelik aidatı ödemeleri koşuluyla sözleşmeden yararlanabileceklerinin belirtildiği, ancak sendika üyelik aidatının, sözleşmeden yararlansın ya da yararlanmasın, hatta hiç sözleşme yapılmasa dahi, tüm üyelerin ödemek zorunda oldukları bir aidat olduğu, sözleşmeye taraf sendika ve tüm memur sendikalarının, yetkili sendika olmasa da tüm üyelerinden tüzüklerinde belirtilen oranda üyelik aidatı aldıkları, sözleşmeye taraf sendikanın, sözleşmeden yararlanma koşulu olarak kendi üyelerinden herhangi bir sözleşme aidatı almadığı, 4688 sayılı Kanun’da sendika gelirleri arasında bu aidat türünün bulunmadığı, zaten üyesi olduğu sendikaya her ay %1,3 oranında üyelik aidatı ödediği, sosyal denge tazminatı sözleşmesinde ancak görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre bir farklılığa gidilebileceği, bunun dışında sendika üyesi olan ya da olmayan ile bir başka sendikaya üye olanlar açısından ayrım yapılamayacağı, dolayısıyla toplu sözleşme hükümlerinden yararlanmak için dayanışma veya sözleşme aidatı zorunluluğunun getirilmesinin, anayasal güvence altına alınan sendika kurma, üye olma ya da sendikal faaliyet yürütme ilkeleri ile uluslararası mevzuattaki sendikal özgürlüklere aykırılık teşkil ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davalı idare Kadıköy Belediye Başkanlığı ile … Sendikası arasında 01/01/2020 – 31/12/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 10/09/2020 tarihinde imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin ”Sözleşmenin Kapsamı ve Yararlanma Koşulları” başlıklı 5. maddesinin ”Yararlanma” başlıklı (B) fıkrasının (b) bendinde yer alan ”İşbu, sözleşmenin imzalandığı tarihte; yasadan kaynaklı sendika üyesi olamayanlar, başka bir sendika üyesi olanlar ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre sendika üyesi olabilecekler arasında olduğu halde herhangi bir sendikaya üye olmayan çalışanlar, bu sözleşmeden elde ettiği ücretten sendikanın üyelik aidatı (memur taban aylığının % 1,5’i) oranında taraf olan sendikaya, ‘dayanışma aidatı’ ödeyerek yararlanırlar.” şeklindeki düzenlemeyle, sözleşmeye taraf olmayan sendika üyesinin sözleşmeden yararlanma koşulu olarak, sözleşmeye taraf sendikaya, memur taban aylığının %1,5’i oranında dayanışma aidatı ödemesi şartı getirilmiştir.
Bu durum üzerine davalı idarede görev yapan davacı, dayanışma aidatı adı altındaki kesintilere son verilerek, bu kesintilerin dayanağı sözleşme hükmünün iptali ve geriye doğru 60 gün içinde yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte iadesi için 04/01/2021 tarihinde davalı idareye başvuruda bulunmuştur.
Davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemiyle; 01/09/2019 tarih ve 30875 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, … tarih ve … sayılı Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararı’nın 4. Bölümündeki ”Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Mali ve Sosyal Haklar” başlığı altında yer alan Sosyal Denge Tazminatı kısmının 2. maddesi ve dava konusu düzenleme uyarınca, sosyal denge ödemesinden memur taban aylığının %1,5’i karşılığı olarak her ay 36,26-TL sendika kesintisi yapılarak, yapılan kesintilerin yetkili sendikaya ödendiği, itirazların ilgili sendikaya yapılması gerektiğinden bahisle başvurunun reddi üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
11/04/2012 tarih ve 28261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6289 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen Ek 15. maddede; “Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebilir. Sosyal denge tazminatının ödenebilecek aylık tutarı, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmemek üzere ilgili belediye ve il özel idaresi ile ilgili belediye ve il özel idaresinde en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikası arasında anılan Kanunda öngörülen hükümler çerçevesinde yapılabilecek sözleşmeyle belirlenir.
” kuralına yer verilmiştir.
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun ”Toplu Sözleşmenin Kapsamı” başlıklı 28. maddesinde; ”Toplu sözleşme; kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını düzenleyen mevcut mevzuat hükümleri dikkate alınarak kamu görevlilerine uygulanacak katsayı ve göstergeler, aylık ve ücretler, her türlü zam ve tazminatlar, ek ödeme, toplu sözleşme ikramiyesi, fazla çalışma ücreti, harcırah, ikramiye, doğum, ölüm ve aile yardımı ödenekleri, cenaze giderleri, yiyecek ve giyecek yardımları ve diğer mali ve sosyal hakları kapsar. Toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamaz…” kuralı, ”Mahalli İdarelerde Sözleşme İmzalanması” başlıklı 32. maddesinde; ”27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 15 inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilir. Bu sözleşme bu Kanunun uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılmaz ve bu kapsamda Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurulamaz.” kuralı yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinden; sosyal denge tazminatı sözleşmelerinin konusunun, toplu sözleşmelerde belirlenen tavanı aşmamak kaydıyla ilgili kurum ve kuruluşlarda çalışan kamu görevlilerine ödenecek sosyal denge tazminatını belirlemek olduğu, yine 4688 sayılı Kanun’un 28. maddesinde belirtildiği şekilde sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı, aksine bir yorumun sosyal denge tazminatının adaletli bir ücret dağılımı yoluyla ekonomik ve sosyal barışı sağlama amacına ve Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğu, kaldı ki; Kanun’un 32. maddesinde böyle bir ayrım yapılmasına imkan sağlayan bir düzenleme bulunmadığı gibi sosyal denge sözleşmesinde ancak görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre bir farklılığa gidilebileceği; başka bir kriter oluşturularak sosyal denge tazminatından kesinti yapılamayacağı açıktır.
Bu durumda, sözleşmenin imzalandığı tarihte; yasadan kaynaklı sendika üyesi olmayanlar, bir başka sendika üyesi olanlar ya da 4688 sayılı Sendikalar Kanunu’na göre sendika üyesi olabilecekler arasında olduğu halde herhangi bir sendikaya üye olmayan çalışanlardan, yetkili sendikaya üye olanlardan alınan üyelik aidatı kadar ya da bu miktarın altında veya üstünde dayanışma aidatı alınmasına ilişkin yasal bir düzenlemeye yer verilmediği ve bu nedenle sosyal denge sözleşmesini imzalayan sendikaya üye olmayanlardan dayanışma aidatı kesintisi yapılamayacağı açık olduğundan, sosyal denge sözleşmesinden yararlanma şartı olarak dayanışma aidatı kesilmesine ilişkin dava konusu düzenlemede hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu itibarla; davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 20/12/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.