Danıştay Kararı 12. Daire 2021/194 E. 2023/1460 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2021/194 E.  ,  2023/1460 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/194
Karar No : 2023/1460

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Gaziantep Adliyesinde icra müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (5) numaralı alt bendi ve 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca Devlet memurluğuna son verilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı kararın iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararla; görevi kötüye kullanma suçundan, davacı hakkında, …Ağır Ceza Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K;…sayılı kararın, temyiz incelenmesi sonucunda, Yargıtay …. Ceza Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile onandığı; ancak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itiraz üzerine Yargıtay …. Ceza Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla anılan onama kararı kaldırılarak ilk derece kararının bozulduğu, başka bir ifadeyle, …Ağır Ceza Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmünün kesinleşmediğinin görüldüğü, bu durumda, davacının, 657 sayılı Kanunu’nun 98/b maddesi uyarınca Devlet memurluğu görevine son verilmesine ilişkin olarak tesis edilen işlemde, davacı hakkında 657 sayılı Kanunun 48/A-(5) maddesinde belirtilen nitelikte olan mahkumiyet kararı kesinleşmediğinden hukuka uyarlık bulunmadığı; 1982 Anayasasının 125. maddesinde, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kurala bağlanmış olup, yapılan yargılama ile hukuka aykırılığı saptanan işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının tazmini isteminin kabulüne, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların tahakkuk tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte hesaplanarak davalı idare tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İcra dosyasında haczedilen bir taşıtın açık artırma usulüyle satış ihalesi sırasında, usulsüzlük yapıldığı iddiaları üzerine başlatılan adli tahkikat sonrası yapılan ceza yargılaması sonucunda, davacının “görevi kötüye kullanmak” suçunu işlediği gerekçeleriyle; Türk Ceza Kanunu’nun 257/1. maddesi uyarınca 1 yıl 15 gün hapisle cezalandırılmasına karar verildiğinden, davacının almış olduğu bu cezanın memuriyetine engel olması nedeniyle dava konusu işlemin tesis edildiği, yapılan işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddiaların mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının parasal haklar için faiz başlangıç tarihinin dava tarihinden itibaren düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın iptal ve kabule ilişkin kısmı, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Temyize konu kararın, işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak davacıya ödenmesine ilişkin kısmı incelendiğinde;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun, 6545 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değişik “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı kuralına yer verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesince; davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakları tutarına uygulanacak “yasal faizin başlangıç tarihi”nin, dava açma tarihi olan 23/02/2016 tarihi esas alınarak, bu tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte idarece davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken; söz konusu parasal hakların; “iptal edilen işlem nedeniyle yoksun kaldığı yoksun kalınan parasal hakların işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine,” şeklinde hüküm kurulmasında hukuka ve Danıştay içtihatlarına uygunluk bulunmamakta ise de; bu yanlışlık; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan eksiklik ve yanlışlık kapsamında olduğundan, İdare Mahkemesi kararının, “iptal edilen dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal hakların, dava açma tarihi olan 23/02/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte hesaplanarak davalı idarece davacıya ödenmesine” şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline, davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının tazmini isteminin kabulüne, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının, yukarıda belirtilen şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …İdare Mahkemesine gönderilmesine, kesin olarak 28/03/2023 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.