Danıştay Kararı 12. Daire 2020/515 E. 2023/356 K. 07.02.2023 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2020/515 E.  ,  2023/356 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/515
Karar No : 2023/356

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının iptale ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim İş Öğretmenliği programı mezunu olan davacının, teknoloji ve tasarım öğretmenliğine Şubat 2014 tarihinde yapılan öğretmen atamaları sırasında başvuru yapamaması sonrasında, yargı kararı gereği atanan kişilerin bulunması üzerine anılan yargı kararlarının doğurduğu hukuki sonuçlardan yararlanarak atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birilikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İdare Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince; Danıştay Onikinci Dairesinin 20/09/2017 tarih ve E:2015/5011, K:2017/3792 sayılı bozma kararına uyularak; 2014 yılı Şubat ayı öğretmenlik için başvuru ve atama duyurusunda başvuruların kabul ve onay süresinin 29/01/2014 – 04/02/2014 tarihleri arasında olduğunun belirtildiği, ancak davacı tarafından söz konusu tarihler arasında başvuru yapılmak istenmesine rağmen elektronik sistemde teknoloji ve tasarım öğretmenliği alanının bulunmaması nedeniyle sistemin davacının başvurusuna onay vermemesi üzerine başvuru yapamadığı, davacıyla aynı durumda bulunan ve önceki atama döneminde elektronik başvuru yapamayan başka bir kişinin aynı gerekçeyle açtığı davada verilen iptal kararı üzerine oluşan yeni hukuki durum karşısında davacı tarafından yapılan 13/06/2014 tarihli başvurunun, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 10. maddesi kapsamında yapılan bir başvuru olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu durumda, davacının yaptığı 13/06/2014 tarihli başvuru üzerine davalı idarece atama koşulları yönünden bir değerlendirme yapılarak cevap verilmesi gerekirken, atama döneminin dışında başvuru yaptığı gerekçesiyle başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; öte yandan, mahkemece verilen davaya konu işlemin iptal kararının, davacının doğrudan idarece öngörülen kadroya atanmasını gerektirmeyeceği, belirtilen hususlar dikkate alınarak davacının değerlendirileceği, bu aşamada henüz idarece böyle bir değerlendirme yapılmaksızın parasal haklar konusunda bir hüküm kurulabilmesine hukuki imkan bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığını iddia ettiği parasal hak kayıplarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine yönelik istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının mezun olduğu alan itibarıyla teknoloji ve tasarım öğretmenliğine kaynak teşkil edecek alanlardan mezun olmadığı, başvuru dönemindeki mevzuat hükümleri uyarınca teknoloji ve tasarım öğretmenliğine atanma hakkı bulunmadığı, 2014 Şubat öğretmen atama döneminde başvuru yapamamasına karşı süresi içinde idareye başvurusunun bulunmadığı ve dava açmadığı, Şubat 2014 atama döneminden çok sonra verdiği 13/06/2014 tarihli dilekçesinin dava açma süresini ihya eder nitelikte olmadığı, bu nedenle davanın süresinde açılmamış olduğu, kendisi ile aynı durumda olan kişilerin açmış oldukları davalar sonucunda atamalarının yapılmasının davacıya atama hakkı vermeyeceği, ancak yeni bir atama döneminde başvuruda bulunabileceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine yönelik istem hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyize konu iptale ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.