Danıştay Kararı 12. Daire 2020/2734 E. 2020/3193 K. 14.10.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2020/2734 E.  ,  2020/3193 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2734
Karar No : 2020/3193

TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNAN (TARAFLAR):
1- (DAVACI ) : … Sendikası
VEKİLİ: Av. …
2- (DAVALILAR): 1- … Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLİ: Av. …
2- … Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının taraflarca aleyhe olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Üniversitesi, … Fakültesi, … Yüksekokulunda memur olarak görev yapan davacı tarafından, 23/07/2010 tarihi itibarıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 105. maddesinin (a) fıkrası gereğince 1 yıllık azami sıhhi izin süresini doldurduğundan bahisle Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Sağlık Kurulunca adi malul olduğuna karar verilmesi nedeniyle malulen emekliye sevk edilmesine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince, Danıştay Onbirinci Dairesinin 23/01/2018 tarih ve E:2013/3223, K:2018/280 sayılı bozma kararına uyularak, Devlet memurlarının, memurluk statüsünün sona erdirilerek emekliye sevk edilebilmeleri belli koşullara bağlanmış olup, yasal hastalık izni süresi bitiminde iyileşmediği saptanan memur hakkında emeklilik hükümlerinin uygulanmasının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 105. maddesinin gereği olduğu, ancak, kamu hizmetinde süreklilik esası uyarınca, Devlet memurunun anılan düzenleme uyarınca malulen emekliye sevk edilebilmesi için, yasal hastalık izni sonunda hastalığının iyileşmediğinin tesbiti zorunlu bulunduğundan, yasal izin süresini aşan istirahati içeren sağlık kurulu raporlarının emeklilik işlemlerine esas alınmayarak, yasal hastalık izninin bittiği tarih itibarıyla hastalığın iyileşip iyileşmediğinin sağlık kurulu raporuyla kesin olarak saptanması gerektiği, bu durumda, 23/07/2010 tarihinde sıhhi izin süresini dolduran ve 21/12/2010 tarihinde malullüğüne karar verilerek 13/01/2011 tarihinde emekliye sevk edilen davacı hakkında, yasal hastalık izninin bittiği tarih itibarıyla hastalığının şifa bulup bulmadığı yolunda kat’i sağlık raporu alınmaksızın, davacının malulen emekliye sevk edilmesi işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali, yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemi hakkında ise, davalı idarece, davacının malulen emekliye sevk edilip edilmeyeceğine ilişkin olarak yukarıda belirtilen değerlendirme yapılmak suretiyle yeniden işlem tesis edileceği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmiştir.

TARAFLARIN İDDİALARININ ÖZETİ:
1- Davacı tarafından, tarafına verilen hastalık izinlerinin değişik tarihlere ait olduğu, dolayısıyla hastalığının süreklilik niteliği taşımadığı, bu duruma rağmen hakkında emeklilik işlemlerinin uygulanmasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 105. maddesine aykırılık teşkil ettiği, yasal hastalık izninin bittiği tarih itibarıyla hastalığının iyileşip iyileşmediğinin, sağlık kurulu raporuyla kesin olarak saptanmadığı, isteği dışında emekliye sevki nedeniyle aylığı kesilerek maddi kayıplar yaşadığı belirtilmek suretiyle, İdare Mahkemesi kararının, parasal hakları yönünden verilen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
2- Davalı idareler tarafından, İdare Mahkemesi kararının aleyhlerine ilişkin kısım yönünden bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMASININ ÖZETİ:
1- Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
2- Davalı idarelerden Ankara Üniversitesi Rektörlüğü tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş olup, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50/4. maddesinde, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.