Danıştay Kararı 12. Daire 2020/1776 E. 2020/3264 K. 19.10.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2020/1776 E.  ,  2020/3264 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1776
Karar No : 2020/3264

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Vefat eden eşinden dolayı vazife malüllüğü (dul ve yetim) aylığı almakta olan davacı tarafından, aylıklarının 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; Danıştay Onbirinci Dairesinin 21/03/2018 tarih ve E:2014/2364, K:018/1647 sayılı bozma kararına uyularak, davacının 3713 sayılı Kanun’dan faydalanabilmesi için, eşinin iç güvenlik ve asayişin sağlanmasında görevli emniyet teşkilatı mensubu olması yeterli olmayıp, ölümüne neden olan olayın da terör eylemi sonucunda gerçekleşmiş olması gerektiği; afiş asan ve davacının eşini vuran kişilerin yasadışı terör örgütü üyesi oldukları yolunda gerek soruşturma, gerekse yargılama sırasında delil elde edilememiş olması dikkate alındığında, davacının eşinin ölümüne neden olan olayın terör saldırısı veya terör olaylarını önlemek amacıyla her türlü patlayıcı maddeye bağlı olarak meydana gelen bir olay sonucunda ya da her ne şekilde olursa olsun terör olaylarının önlenmesi, takibi veya etkisiz hale getirilmesi amacıyla ifa edilen görevler sırasında veya bu görevlere gidiş dönüşler esnasında meydana gelen kaza sonucunda meydana gelmediği anlaşıldığından, davacının 3713 sayılı Kanun’dan yararlandırılması talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, eşinin … Emniyet Müdürlüğünde görev yapmakta iken, 07/12/1976 tarihinde yasa dışı afiş asan kişilere müdahale ederken vurularak şehit edildiği, 12/09/1980 tarihinden önceki dönemde gerçekleşen bu olayın terör eylemi olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının eşi, … İl Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yapmakta iken 07/12/1976 tarihinde … “Patron ağa düzenine karşı demokratik halk devrimi yolunda halkın gücü yakında çıkıyor” içerikli afişleri yapıştıran kişilerden izin belgelerini sorduğu esnada, kimliği tespit edilemeyen şahıslar tarafından vurularak öldürülmüş, bunun üzerine davacıya 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu uyarınca vazife malullüğü aylığı bağlanmış ve aylıkları 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanmak suretiyle yükseltilmiş, bilahare davacı tarafından, eşinin ölüm olayının 3713 sayılı Kanun’a 6353 sayılı Kanun ile getirilen değişiklikler kapsamında değerlendirilerek aylıklarının buna göre ödenmesi talebiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddi üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 21. maddesinin birinci fıkrasında; kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, engelli hâle gelen, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanacağı, 12/07/2012 tarihli ve 28351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6353 sayılı Kanun’un 75. maddesiyle değişik ikinci fıkrasında ; “Kamu görevlileri ile birinci fıkranın (h) ve (j) bentleri kapsamına girenlerden terör olaylarını önlemek amacıyla her türlü patlayıcı maddeye bağlı olarak meydana gelen olaylar sonucunda ya da her ne şekilde olursa olsun terör olaylarının önlenmesi, takibi veya etkisiz hale getirilmesi amacıyla ifa edilen görevler sırasında veya bu görevlere gidiş dönüşler esnasında meydana gelen kazalar sonucunda yaralanan, engelli hâle gelen, hastalanan veya hayatını kaybedenler, birinci fıkranın durumlarına uygun hükümlerinden yararlandırılacağı” kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda açık metinlerine yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, memur ve kamu görevlilerinin, görevlerini ifa ederlerken terör eylemlerine muhatap kalarak yaralanmaları, sakat kalmaları, ölmeleri veya öldürülmeleri halinde, 3713 sayılı Kanun kapsamında sayılmaları ve bu Kanun ile tanınan haklardan yararlandırılmaları gerekmektedir.
Bakanlar Kurulunun 26/04/1971 tarihli kararı ile Ülkemizde, uzun süreden beri gözlemlenen çıkarcı çevrelerin tutumu ile anarşik nitelikteki eylem ve davranışların sadece kamu düzeni ve güvenliğini bozucu amaçlara yönelmiş olmayıp aslında ideolojik maksatlarla Devletin temel nizamına, yurt bütünlüğüne, vatan ve lâik Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma mahiyeti aldığını gösterir kesin belirtilerin meydana çıkması nedeniyle Anayasa’nın 124 üncü maddesi gereğince İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Zonguldak, İzmir, Eskişehir, Ankara, Adana, Hatay, Diyarbakır ve Siirt illerinde 26/04/1971 günü saat 24:00’den itibaren bir ay süreyle sıkıyönetim ilanına dair karar, TBMM Birleşik Toplantısının 250 Nolu Kararı ile onaylanmış ve bu karar 29/04/1971 tarih ve 13822 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Buna rağmen, terör eylemleri artarak sürdüğünden başta İstanbul ili olmak üzere sıkıyönetim süreleri uzatılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, …ili de dahil olmak üzere ülke genelinde terör eylemlerinin arttığı bir dönemde ilan edilen sıkıyönetim döneminde davacının eşinin, … İl Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yapmakta iken 07/12/1976 tarihinde … “Patron ağa düzenine karşı demokratik halk devrimi yolunda halkın gücü yakında çıkıyor” içerikli afişleri yapıştıran kişilerden izin belgelerini sorduğu esnada, kimliği tespit edilemeyen şahıslar tarafından vurulması sonucu meydana gelen ölüm olayının görevin neden ve etkisiyle gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davacının eşinin vefat olayının terör eylemi nedeniyle gerçekleştiğinin kabulü ile başvurusunun 3713 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemde ve davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu …İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 19/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi