Danıştay Kararı 12. Daire 2019/7381 E. 2020/3083 K. 30.09.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2019/7381 E.  ,  2020/3083 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/7381
Karar No : 2020/3083

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü emrinde muhafaza memuru olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/E-g bendi uyarınca memurluktan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve …. sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu işleminin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 16.04.2015 tarihinde İpekyolu üzerinde faaliyet gösteren … Parkında 3 adet dorsede toplam 210.350 karton kaçak sigara yakalanması olayı ile ilgili olarak düzenlenen Gümrük ve Ticaret Müfettişleri idari soruşturma raporunda özetle; davacının 12.04.2015 tarihinde 4 no’lu Tır Araç Kayıt Evrak Pasaport Kontrol nöbetçisi olarak ve 16.04.2015 tarihinde ise Giriş Boş Tır Kapama nöbetçisi olarak görev yaptığı, kamera kayıtları incelendiğinde, … plakalı çekici … plaka sayılı dorsenin 12.04.2015 günü saat 22.38 ‘de 3 nolu kapıya saat 22.41’de kantar üzerine geldiği, saat 22.43’de mazot sahasına hiç uğramadan tanker araçlarının bekleme alanının önünde bulunan yan yoldan ilerlediği, aracın geçtiği esnada saha devriye aracının peronların altından gelip aracın geldiği yerden 3 nolu kapıya doğru hareket ettiği, saat 22.47 ‘de 4 nolu kapıdan gümrük sahasını terk ettiği, bahse konu aracın 22.41 de sahadan ayrıldığı görülmesine rağmen tescil işleminin 23.29 da ve onay(kapama) işleminin 23.31’de araçlar fiziki olarak gümrük sahasını terk ettikten 44 dakika sonra davacı tarafından yapıldığı, 16.04.2015 tarihinde … plakalı çekici ve bu çekiciye takılı … plakalı dorsenin davacı tarafından 18.19 da kapama (çıkış onayının) yapıldığı oysaki kameralar incelendiğinde söz konusu tırın sahayı 18.04 de terk ettiği, yine 16.04.2015 tarihinde … sayılı çekici ve bu çekiciye takılı … sayılı dorsenin çıkış işleminin 18.18 de yapıldığı bahse konu aracın alandan 18.03 de ayrıldığının tespit edildiği,bahse konu kaçak sigara yüklü tır ve dorselerinin her üçünün de mazot ölçüm sahasına hiç uğramadıkları, belli bir yönlendirmeyle bu ve sonrasındaki işlemleri atlanarak sahadan çıkış kayıt işlemleri de yapılmaksızın sahadan çıkarıldığı ve Türkiye’ye girişlerinin sağlandığı, tescil ve kapama ile saha çıkış kayıtlarının ise araçlar gümrüklü sahadan çıktıktan sonra yapıldığı sistem ve kamera kayıtlarından anlaşıldığı, savcılık fezlekesi ve gizli tanık ifadeleri ile dosya içerisinde yer alan tüm bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirildiğinde, davacının üzerine atılı eylemi gerçekleştirdiğinin görüldüğü,bu durumda, davacının eyleme uygun olarak 657 Sayılı Yasanın 125/E-g maddesinde yer alan ”Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” maddesi gereğince Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacıya ceza hukuku ve disiplin hukuku kapsamında örtüşen, yani aynı düzlemde nitelendirilen bir fiil ve suç isnat edildiği sabit olup, davacının da Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucu düzenlenen iddianame ile “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, rüşvet almak ve vermek, 5607 sayılı Yasaya muhalefet” suçları sebebiyle … Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığının anlaşılması karşısında, idare mahkemesince ceza mahkemesince verilecek kararın beklenip, uyuşmazlığın maddi gerçeğe uygun bir gerekçeyle çözüme ulaşılması gerekirken, bu husus gözardı edilerek verilen kararın hukuka uygun bir sonucu ifade etmeyeceğinin anlaşıldığı bu durumda; “bekletme” kararı verildikten sonra uyuşmazlığın ceza mahkemesince verilecek kararda tespit edilecek maddi gerçeğe uygun ve yeterli gerekçelerle çözümünü teminen, dava dosyasının ilk derece Mahkemesine gönderilmesinin gerektiği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 657 sayılı Kanunun 131. Maddesinde aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olmasının disiplin kovuşturmasını geciktirmeyeceğinin düzenlendiği ve dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Dosyanın incelenmesinden; … Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü emrinde muhafaza memuru olarak görev yapan davacı hakkında, 16/04/2015 tarihinde İpekyolu üzerinde faaliyet gösteren … Parkında 3 adet dorsede toplam 210.350 karton kaçak sigara yakalanması olayı ile ilgili olarak disiplin soruşturması başlatıldığı, sigara yüklü kamyonların gelişi sırasında gümrüklü sahadan Türkiye’ye çıkış kapısında görevli bulunan ve çıkış kaydını yapan davacının, saha giriş kaydı haricinde hiçbir işlemi yapılmayan sigara yüklü kamyonların Türkiye’ye girişine bilerek ve isteyerek yardım ederek, 210.350 karton sigaranın kaçak olarak yurda sokulmasını sağlamak suretiyle kaçakçılık fiiline iştirak ettiğinden bahisle, getirilen teklif doğrultusunda, dava konusu işlemle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/E-g bendi uyarınca memurluktan çıkarma cezasıyla cezalandırılması üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-(g) maddesinde, ”Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” devlet memurluğundan çıkarma cezası verilmesini gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, aynı Kanun’un 131. maddesinde ise, “Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması disiplin kovuşturmasını geciktiremez. Memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa Mahkemesi’nin, 13/06/2013 tarih ve 2012/665 Başvuru numaralı ”Kürşat Eyol” kararında; ”Ceza Muhakemesi Hukuku ve Disiplin Hukuku farklı kural ve ilkelere tabi disiplinlerdir. Kamu görevlisinin davranışı, suç tanımına uymasının yanı sıra disiplin sorumluluğunu da gerektirebilir. Böyle durumlarda ceza muhakemesi ve disiplin soruşturması ayrı ayrı yürütülür. Ceza muhakemesi sonucunda kişinin isnat edilen eylemi işlemediğine dair hükümler dışında, ceza mahkemesi hükmü disiplin makamları açısından doğrudan bağlayıcı değildir. Görüldüğü üzere AYM kararında, uygulanan disiplin işleminin hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşılırken, ceza davasının sonucundan bağımsız olarak ve diğer nedenlerle birlikte ortaya çıkan disiplin durumu dikkate alınarak işlem tesis edildiğine vurgu yapılmaktadır. AYM kararında yer alan “yargılanmasına, mahkumiyetine neden olan suçun vasıf ve mahiyeti dikkate alındığında” ifadesi Mahkemenin ceza davasının sonucuna değil, sadece yargılanmasına neden olan suçun vasıf ve mahiyeti ile davacının disiplin durumuna atıf yaptığını göstermektedir.
Ceza uygulaması ile disiplin uygulaması arasında amaç, kapsam, usul ve sonuçlar bakımından temel nitelikte farklılıklar mevcut olduğundan kanun koyucu, ceza uygulaması ile disiplin uygulamasını iki ayrı ve farklı alan olarak görmekte ve bunların birbirini etkilemesini önleyici nitelikte bir düzenleme olan 657 sayılı Kanun’un 131. maddesindeki düzenlemeye yer vermiştir.
Yukarıda yazılı açıklamalar, Anayasa Mahkemesi kararında yer alan ifadeler ile Kanun maddelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, İdare Mahkemesince maddi olayın açıklığa kavuşturulması için re’sen araştırma yetkisi kapsamında ceza yargılaması sırasında alınan sanık ve tanık ifadeleri, bilirkişi raporları gibi maddi delillerin ve yargılama sonucunda verilen ceza mahkemesi kararının ve bu karardaki tespitlerin kullanılması ve disiplin soruşturma raporu ile ilgili yapılan inceleme neticesinde disiplin suçuna konu fiil ya da fiillerin sübuta erip ermediğinin tespitine yönelik olarak ilave gerekçe olacak şekilde hükme esas alınması mümkün ise de, Mahkemece yapılacak hukuki denetimin, ceza mahkemesi kararından bağımsız olarak, dava dosyasında bulunan ve dava konusu işlemin dayanağını oluşturan soruşturma raporu ile soruşturma raporuna ekli bilgi, belgeler ve alınan ifadeler doğrultusunda yapılması gerektiği açıktır.
Bu durumda, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince ceza davasının sonucundan bağımsız olarak davacının disiplin hukuku açısından durumuna ilişkin bir değerlendirme yapılmaksızın verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılması yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K: sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere) 30/09/2020 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

(X) KARŞI OY :

Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılması ve 2577 sayılı Yasanın 45/3. maddesi uyarınca yeniden karar verilmek üzere dava dosyasının Mahkemesine iadesi yolunda verilen … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyoruz.