Danıştay Kararı 12. Daire 2019/3835 E. 2023/516 K. 13.02.2023 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2019/3835 E.  ,  2023/516 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3835
Karar No : 2023/516

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa ili, Yıldırım ilçesi, … Anadolu Lisesinde rehber öğretmen olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (l) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu işleminin iptali ile işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal haklarının memuriyetten çıkarılma tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; davacının devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına dayanak oluşturan 657 sayılı Yasanın 125/E-l maddesi davacının filleri işlediği tarihten sonra yürürlüğe girmiş olsa bile; davacının üzerine atılı terör örgütünün sosyal medya üzerinden aleni olarak propagandası yapmak suçunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendinde düzenlenen memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak fiilini oluşturduğunun anlaşıldığı ve anılan hükmün Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektirdiği; gelinen bu durumda, davacının üzerine atılı terör örgütünün sosyal medya üzerinden aleni olarak propagandası yapmak suçunun sübuta erdiğinin anlaşılması nedeniyle sabit olan eyleminin karşılığı olan Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu … İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İfade özgürlüğü kapsamında hareket ettiğinden eylemlerinin cezalandırılamayacağı dolayısıyla dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (l) alt bendi uyarınca değil, anılan Kanun’un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi uyarınca cezalandırılması gerektiği gerekçesiyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Bursa ili, Yıldırım ilçesi, … Anadolu Lisesinde rehber öğretmen olarak görev yapan davacının, Facebook sosyal paylaşım sitesinde kendisine ait sayfada; “Türkiye ve Ortadoğu’da savaş istemiyoruz. Terör Örgütü Nato ve işbirlikçisi AKP defol.”, “Gözün aydın Türkiye. Kürtleri topluca bombalayıp ortadan kaldıracaklar.”, “Kütsünüz ve içinde olmadığımız bir savaştan dolayı her an hayattan koparılma riskiniz var. Ey Kürtler akıllı olun, PKK saflarına geçin.”, “… köpek Ankara’da bombalı saldırı düzenledi. Ölüler var.”, ”Ülkücüler iğrenç devletin taşeronu olduğu sürece bir daha nah iktidar yüzü görür.” şeklindeki paylaşımlarda bulunmak suretiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (l) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu işleminin iptali ile işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal haklarının memuriyetten çıkarılma
tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Öte yandan, davacının üzerine atılı anılan eylemleri nedeniyle, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla “Terör örgütü üyesi olmak” ve “Halkı kin ve düşmanlığa alenen davet etmek” suçlarından hakkında beraat kararı verildiği, “Terör örgütü propagandası yapmak” suçundan hakkında 1 yıl, 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, “Sesli, yazılı, görüntülü ileti ile hakaret” suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedildiği, “Dini değerleri alenen aşağılama” suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedildiği ve anılan kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 7. maddesinde; “Devlet memurları siyasi partiye üye olamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar; hiçbir şekilde siyasi ve
ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamazlar ve bu eylemlere katılamazlar.
Devlet memurları her durumda Devletin menfaatlerini korumak mecburiyetindedirler. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına aykırı olan, memleketin bağımsızlığını ve bütünlüğünü bozan Türkiye Cumhuriyetinin güvenliğini tehlikeye düşüren herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, gruplaşmaya, teşekküle veya derneğe katılamazlar, bunlara yardım edemezler, ” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanun’un “Disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller” başlıklı 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinde; Devlet memurluğundan çıkarma; “Bir daha Devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarmak” olarak tanımlanmış; anılan bendin (g) alt bendinde, “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” fiili Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.
29/10/2016 tarih ve 29872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 676 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 75. maddesiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (l) alt bendine “Terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olmak, bu örgütlere yardım etmek, kamu imkân ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanmak ya da kullandırmak, bu örgütlerin propagandasını yapmak.” düzenlemesi eklenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 7. maddesinde ifadesini bulan “sadakat yükümlülüğü” nedeniyle devlet memurlarının devleti, kurumlarını ve mevcut anayasal sistemi eleştiren, bunlar aleyhine kampanya yürüten ve bunları karalayan gruplardan ve akımlardan
açık bir şekilde kendilerini uzak tutmaları gerekmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına göre, “kamu çalışanlarının Devlete sadık kalmaları, genel yararı korumakla ve güvence altına almakla yükümlü devlet otoriteleri ile çalışmalarının doğasında bulunan bir şarttır”. (Sidabras ve Džiautas/Litvanya, B. No: 55480/00 ve 59330/00, 27/07/2004, § 57; Žičkus//Litvanya, B. No: 26652/02, 07/04/2009, § 28). Yine AİHM kararlarında, “demokratik bir devletin, memurlarından anayasal prensiplere sadakat göstermesini isteme hakkı bulunduğu” ifade edilmektedir. (Sidabras ve Džiautas/Litvanya, B. No: 55480/00 ve 59330/00, 27/07/2004, § 52; Volkmer/Almanya (k.k.), B. No: 39799/98, 22/11/2001; Petersen/Almanya, B. No: 39793/98, 22/11/2001).
Terör örgütleri ile millî güvenliğe karşı faaliyette bulunduğu kabul edilen yapılara üyelik, mensubiyet, iltisak veya bunlarla irtibat, bunların lehine propaganda faaliyeti yürütmek anayasal düzene sadakat yükümlülüğünün yitirildiğini ortaya koyan hâllerdir.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının sosyal paylaşım sitesinde kendisine ait sayfada yaptığı paylaşımlarıyla sadakat yükümlülüğünü yitirdiği açık olmakla birlikte, olaya uygulanacak mevzuat hükmünün belirlenmesi somut uyuşmazlık bakımından önem arz etmektedir.
29/10/2016 tarih ve 29872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 676 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 75. maddesiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (l) alt bendine eklenen hüküm uyarınca davacının cezalandırıldığı; ancak, davacının eylemlerinin, 2015 tarihli olduğu ve fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte olmayan mevzuat hükmüne göre dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davacının fiili işlediği tarihte yürürlükte bulunan ve eylemine uyan mevzuat hükmüne göre cezalandırılması gerekmekte iken, fiili işlediği tarihte yürürlükte olmayan mevzuat hükmüne göre cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacının eylemlerinden dolayı davalı idare tarafından yeniden işlem tesis edilebileceği açıktır.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine,13/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.