Danıştay Kararı 12. Daire 2019/3796 E. 2020/3569 K. 09.11.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2019/3796 E.  ,  2020/3569 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3796
Karar No : 2020/3569

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Zeytinburnu Belediye Başkanlığında … olarak görev yapan davacı tarafından, Zeytinburnu Belediye Başkanlığı ile … Sendikası arasında 09/04/2014 tarihinde imzalanan Sosyal Denge Sözleşmesini değiştiren 22/10/2014 tarihli Ek Protokolün 1. ve 3. maddelerinin iptali ile 6.750 TL. tutarındaki sosyal denge tazminatı ve sosyal denge bayram yardımının, ek protokol yürürlük tarihi olan 15/01/2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; iptali istenilen ek protokolün davacıya 04/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, bunun üzerine davacı tarafından bu protokolün iptal edilmesi için davalı idareye 06/11/2014 tarihinde yapılan başvurunun 24/12/2014 tarihili işlemle reddedildiği, bu işlemin tebliğ tarihi olan 24/12/2014 tarihinden itibaren yasal dava açma süresi olan 60 gün içerisinde dava açılması, 6750-TL Sosyal Denge Tazminatı ve Sosyal Denge Bayram Yardımının iadesi istemiyle açılacak davanın da en geç yeni protokolün yürürlüğe girdiği 2017 Ocak ayından itibaren yasal dava açma süresi olan 60 gün içerisinde açılması gerekirken, bu süreler geçtikten sonra 28/06/2018 tarihinde davanın açıldığı, davacının geç dava açılmasının nedeni olarak ileri sürülen hususların dava açma süresini kesen ve veya sona erdiren sebeplerden olmadığı gerekçesi ile davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge Mahkemesi … İdare Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin kararları arasında çelişki bulunduğu; çünkü, … tarafından 2015 yılı sosyal denge yardımının ödenmemesi nedeniyle açılan davada verilen süre aşımı reddi kararının … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile bozulduğu; 2015 yılında dava açmış olsaydı emekli olmak zorunda kalacağı, 2017 ve 2018 yılları sosyal denge yardımlarının ödenmesi için açtığı davalarda verilen iptal kararları üzerine her hangi bir ödeme yapılmadığı, iptalini talep ettiği Ek Protokolün 1. ve 3. maddelerinin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edildiği ve bu kararının Danıştay tarafından onanarak kesinleştiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Dava konusu Ek Protokolün 1. ve 3. maddeleri … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edilmiş, bu karar Danıştay tarafından onanmış, davalı idarenin karar düzeltme istemi de Danıştay Onbirinci Dairesinin 24/05/2018 tarih ve E:2017/2066, K:2018/2597 sayılı kararı ile reddedilerek kesinleşmiştir.
Genel düzenleyici nitelikteki işlemin iptali yolundaki kararın, o düzenleme ile ilgili herkes için hüküm ifade edeceği, davacının da söz konusu iptal kararının sonuçlarından yararlanması ve davacıya 2015 yılı sosyal denge yardımının ödenmesi gerektiği, dolasıyla açılan bu davanın tazminata ilişkin kısmının, 2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken davanın süre yönünden reddine karar verilmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, 09/11/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.