Danıştay Kararı 12. Daire 2018/3570 E. 2020/4770 K. 28.12.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2018/3570 E.  ,  2020/4770 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/3570
Karar No : 2020/4770

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı – …
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Antalya Bölge Müdürlüğü …Başkanlığı görevini yürütmekte iken 19/10/2005 tarihinde Çanakkale Bölge Müdürlüğüne şef olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, …. İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddine ilişkin kararın davacının temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesince verilen 12/06/2007 tarih ve E:2007/2098 sayılı yürütmenin durdurulması kararı nedeniyle 20/08/2007 tarihinde eski görevine iade edilen ve anılan tarihler arasındaki yoksun kaldığı aylık farkı olan 32.711,44 TL tarafına ödenen davacı tarafından, Antalya İdare Mahkemesince Danıştay Beşinci Dairesinin bozma kararına uyulmayarak davanın reddi kararında ısrarı üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca anılan ısrar kararının onanması üzerine, davalı idare tarafından, davacıya yersiz ödendiği gerekçesiyle 32.711,44-TL’nin ödeme tarihi olan 27/08/2007 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte geri istenilmesine ilişkin işlemlerin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; davacının, …Başkanı olarak görev yapmakta iken 19/10/2005 tarihinde Çanakkale Bölge Müdürlüğüne şef olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, …. İdare Mahkemesince davanın reddi yönünde verilen ısrar kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca onanmasına karar verilmesi sebebiyle davacının atanmasına ilişkin işlemde kurulduğu tarih itibariyle hukuka aykırılık bulunmaması karşısında, Danıştay Beşinci Dairesinin 12/06/2007 tarih ve E:2007/2098 sayılı kararıyla dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması üzerine anılan kararın mali yönden yerine getirilmesi amacıyla davacıya ödenen maaş farklarının geri istenilmesine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin hukuki dayanağının bulunmadığı, hukuk kurallarının geriye yürütülemeyeceği, bu sebeple İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu; ayrıca, davalı idarenin kendi bünyesinde zaten hukuk müşavirliğinin bulunduğu, bu sebeple davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hükümleri uyarınca Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı yerine, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı hasım mevkiine alınmak suretiyle işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değişik “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının, Antalya Bölge Müdürlüğü …Başkanlığı görevini yürütmekte iken 19/10/2005 tarihinde Çanakkale Bölge Müdürlüğüne şef olarak atandığı, söz konusu atama işleminin iptali istemiyle açılan davada, …. İdare Mahkemesince …tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla verilen davanın reddi yönündeki kararın davacı tarafından temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 12/06/2007 tarih ve E:2007/2098 sayılı kararıyla dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulduğu, bunun üzerine davacının, 20/08/2007 tarihinde eski görevine iade edilerek 27/08/2007 tarihinde yoksun kaldığı mali hakların karşılığı olarak 32.711,44-TL’nin tarafına ödendiği, daha sonra Danıştay Beşinci Dairesince 09/05/2008 tarih ve E:2007/2098 K:2008/2694 sayılı davanın reddine ilişkin kararın bozulduğu, ancak, …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K…. sayılı kararıyla bozma kararına uyulmayarak davanın reddi kararında ısrar edildiği, söz konusu ısrar kararının temyizi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 05/06/2013 tarih ve E:2011/243 K:2013/2246 sayılı kararı ile onandığı, bunun üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin yürütmenin durdurulması kararı gereğince daha önce yapılmış olan söz konusu ödemelerin iadesi amacıyla dava konusu işlemlerin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının atama işleminin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Beşinci Dairesince dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulması üzerine, eski görevine iade edilerek, davacıya 27/08/2007 tarihinde yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesi durumu yargı kararı sonucunda gerçekleşmiş olup anılan tarih itibarıyla hukuka uygun bir işlem iken, İdare Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin ısrar kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından 05/06/2013 tarihinde onanması üzerine söz konusu ödeme işleminin hukuki dayanağı ortadan kalkarak hukuka aykırı hale gelmiştir.
Bu duruma göre; davacıya haksız ve yersiz olarak ödeme yapıldığı hususunun İdari Dava Daireleri Kurulunun 05/06/2013 tarihli ısrar onama kararı ile tespit edilmiş olması sebebiyle bu tarih itibarıyla davacı temerrüde düşmüş sayılacağından, her ne kadar dava konusu işlemlerde, davacı adına çıkarılan 32.711,44-TL borç tutarına ilişkin yasal faizin başlangıç tarihi 27/08/2007 olarak belirtilmiş ise de, anılan borca davacının temerrüde düşme tarihi olan 05/06/2013 tarihinden önce faiz işletilmesi hukuken mümkün bulunmadığından, idare mahkemesince yasal faizin başlangıç tarihinin 27/08/2007 olarak belirlenmesinde hukuka uygunluk bulunmamakta ise de; bu durum, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık kapsamında görüldüğünden, kararın bu kısmının düzeltilerek onanması gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararda yasal faizin başlangıç tarihi olarak yer alan “27/08/2007” tarihinin, “05/06/2013” tarihi şeklinde düzeltilerek ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4.Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,

5.2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.