Danıştay Kararı 12. Daire 2018/3224 E. 2020/3845 K. 19.11.2020 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2018/3224 E.  ,  2020/3845 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/3224
Karar No : 2020/3845

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü – ANKARA
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Kurumu İl Müdürlüğünde sözleşmeli personel statüsünde iş ve meslek danışmanı olarak görev yapmakta iken, 6495 sayılı Kanun uyarınca kadrolu memur olarak atanan davacı tarafından, bu atama işlemi nedeniyle maaşında meydana gelen azalmanın giderilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi memurlarının parasal haklarının belirlenmesinde, bulundukları kadrolarla birlikte kazanılmış hak aylık derecelerinin dikkate alınmasının temel kural olarak belirlendiği, bu kural gereğince, devlet memurlarının bulundukları kadrodan, başka kadrolara atanmaları durumunda yeni atanacakları kadronun haklarına sahip olacakları, artık bunlara eski kadrolarının parasal haklarının ödenemeyeceğinin açık olduğu dolayısıyla, davacının maaşında meydana gelen azalmanın yasal düzenlemeden kaynaklandığı bu sebeple davacının başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, sözleşmeli iş ve meslek danışmanları ile kadrolular arasında ücret yönünden büyük farklılık yaratıldığı, yapılan işin ve üretilen hizmetin niteliğinde hiçbir değişiklik bulunmamasına rağmen sırf ücret yönünden farklılığa gidilmesinin adil olmadığı gibi çalışma barışını da bozduğu, eşit işi yapmalarından dolayı eşit ücret talep etmeleri yönünde haklı beklentilerinin olduğu belirtilerek, davanın reddine ilişkin kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile temyize konu İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.