Danıştay Kararı 12. Daire 2016/6549 E. 2019/10227 K. 17.12.2019 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2016/6549 E.  ,  2019/10227 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/6549
Karar No : 2019/10227

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Kültür ve Turizm Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): …’ı temsilen Kültür ve Turizm Emekçileri Sendikası
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … Devlet Tiyatrosu Müdürlüğünde memur (sayman) olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-(g) maddesi uyarınca ve bir derece hafif ceza uygulanmak suretiyle bir yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 22/07/2014 tarih ve 144200 sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince, davacı hakkında verilmesi teklif edilen Devlet memurluğundan çıkarma cezasının bir derece hafif cezası olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını da asıl cezayı vermeye yetkili olan makamın vermesi gerektiği, Devlet memurluğundan çıkarma cezasını verme yetkisi bulunmayan Bakanın, bir derece hafif ceza olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını vermeye de yetkili olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, yüksek disiplin kurulunun ret kararı üzerine atamaya yetkili amir olan Bakanın yeni bir ceza verebileceği, bu nedenle dava konusu işlemde yetki unsuru yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
… Devlet Tiyatrosu Müdürlüğünde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi sayman olarak görev yapan davacının, 31/08/2013 – 03/09/2013 tarihleri arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde sergilenen “…” adlı oyunun dönüşünde, dekor kamyonu içerisinde ülkeye onaltı şişe alkol ve dört paket çay sokmaya çalışarak Devlet memurunun itibarını zedeleyecek nitelikte yüz kızartıcı bir eylemde bulunduğundan bahisle hakkında yürütülen disiplin soruşturması sonucunda eylemi sabit görülmüş ve 657 sayılı Kanun’un 125/E-(g) maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması yönünde teklifte bulunulmuş, anılan teklifin, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun 02/07/2014 tarih ve 8 sayılı kararıyla, davacının geçmiş hizmetlerinin olumlu olduğu, bu nedenle bir derece hafif ceza ile cezalandırılmasının uygun olacağından bahisle reddedilmesi üzerine de Bakan tarafından davacıya, bir derece hafif ceza olan (bir yıl süreyle) kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verilmiştir.
Bakılan dava, bu işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-(g) maddesinde; “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” fiili, Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise, geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan ve ödül veya başarı belgesi alan memurlar için, verilecek cezalarda bir derece hafif olanın uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan Kanun’un 126. maddesinde; uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarının disiplin amirleri tarafından; kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının, memurun bağlı olduğu kurumdaki disiplin kurulunun kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler, il disiplin kurullarının kararlarına dayanan hallerde Valiler tarafından verileceği, Devlet memurluğundan çıkarma cezasının ise amirlerin bu yoldaki isteği üzerine, memurun bağlı bulunduğu kurumun yüksek disiplin kurulu kararı ile verileceği, disiplin kurulu ve yüksek disiplin kurulunun ayrı bir ceza tayinine yetkisi olmadığı, cezayı kabul veya reddedeceği, ret halinde atamaya yetkili amirlerin 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbest oldukları hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda metnine yer verilen düzenlemelerle uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve Devlet memurluğundan çıkarmaya ilişkin disiplin cezası tekliflerinin hangi makam ve kurullar tarafından karara bağlanacağı belirlenmiştir. Bu kapsamda disiplin ve yüksek disiplin kurullarının ayrı bir ceza tayinine yetkisi olmadığı açık olmakla birlikte, Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren bir eylem nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda, soruşturmacı tarafından önerilen cezayı değerlendirecek olan yüksek disiplin kurulunun, eylemi sabit görmesi fakat geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olanlar ve ödül veya başarı belgesi alanlar için bir derece hafif ceza uygulanması yönünde kanaate varması halinde; yüksek disiplin kurullarının bu yetkilerini kendilerinin kullanacağı kuşkusuzdur.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen bir derece hafif ceza uygulamasının ayrı bir disiplin cezası niteliği taşımadığı, bu nedenle bir derece hafif cezayı, asıl cezayı vermeye yetkili olan disiplin amiri, disiplin kurulu ya da yüksek disiplin kurulunun vermesi gerektiği hususu Dairemizin yerleşmiş bir içtihatıdır. Bu doğrultuda Devlet memurluğundan çıkarma cezası için getirilen teklifin yüksek disiplin kurulunca bir derece hafif ceza uygulanması amacıyla reddedilmesi üzerine söz konusu alt cezanın da anılan yüksek disiplin kurulu tarafından verilmesi gerekmekteyse de, yüksek disiplin kurullarının, ilgililerin bir derece hafif ceza ile cezalandırılması konusundaki iradelerini açık ve net bir şekilde (cezanın türü, uygulanma süresi, cezanın oranı) ortaya koyması veya bir derece hafif ceza uygulanması yolundaki iradelerini tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya koymuş olmakla birlikte verilecek alt cezanın süresi ve oranının belirtilmemiş olması durumunda en düşük cezanın, disiplin amirince verilmesinde de hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Olayda, yüksek disiplin kurulunca, bir derece hafif ceza uygulanması gerektiği hususundaki iradenin açıkça ortaya konulduğu ancak uygulanacak alt ceza oranının takdir edilmediği, böyle bir durumda, uygulanacak alt ceza oranının yüksek disiplin kurulu kararını tamamlayıcı nitelikte işlem tesis eden disiplin amirince en alt sınırdan belirlenerek davacıya bir yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu itibarla, işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, Bakanın, bir derece hafif ceza olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını vermeye yetkili olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.