Danıştay Kararı 12. Daire 2015/2379 E. 2015/6028 K. 18.11.2015 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2015/2379 E.  ,  2015/6028 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/2379
Karar No : 2015/6028

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve E:…; K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesi’nce dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeyerek işin gereği düşünüldü:
Dava; infaz koruma öğrenci adaylığına geçici olarak kabul edilen davacı hakkında daha önce verilmiş olan 29/05/2013 tarih ve 89 sayılı “infaz ve koruma memurluğu öğrenciliğine kesin kabulü” işleminin iptaline ilişkin 10/07/2013 tarih ve 103 sayılı Siverek Adli Yargı İlk Derece Adalet Komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin 19/07/2013 tarih ve 6863 sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davacı hakkında yürütülen güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına ve dolayısıyla dava konusu işlemin tesisine sebep olan suça ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu haliyle suça ilişkin olarak verilen hükmün davacı hakkında bir hukuki sonuç doğurmayacağı ve davacının herhangi bir ceza almış olduğundan bahsedilemeyeceğinden, söz konusu mahkumiyet hükmünün dava konusu işlemin tesisine gerekçe oluşturamayacak olması karşısında, dava konusu işlemde sebep unsuru yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Anayasa’nın 128. maddesinde; “Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin, nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.” hükmü yer almış, 70. maddesinin 2. fıkrasında da; “Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrım gözetilmez.” kuralına yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinde; Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartlar sayılmış, özel şartların düzenlendiği (B) bölümünün 2. bendinde; Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartların taşınması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli İle Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 1. maddesinde; “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması; kamu kurum ve kuruluşlarında, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ve ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılır. Devletin güvenliğini, ulusun varlığını ve bütünlüğünü iç ve dış menfaatlerinin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeler ile gizlilik dereceli kamu personeli ile meslek gruplarının tespiti, birim ve kısımların tanımlarının yapılması, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının usul ve esasları ile bunu yapacak merciler ve üst kademe yöneticilerinin kimler olduğu Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulacak yönetmelik ile düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliği`nin 6. maddesinde; “atama için aranacak genel şartların yanında, atama yapılacak kadroların niteliğine göre aşağıdaki şartlar aranır”, hükmüne yer verildikten sonra maddenin 18/(b) bendinde; ceza infaz kurumları ve tutukevleri ile denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlüklerinde görev alacak bütün unvanlardaki personel için güvenlik soruşturmasının olumlu olması gerektiği hükme bağlanmıştır.
Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin 1. maddesinde; “Bu Yönetmeliğin amacı; yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde Devletin güvenliğinin, iç ve dış menfaatlerinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının gizlilik dereceli birim ve kısımlarını belirlemek, Türk Silahlı Kuvvetlerinde, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını düzenlemektir.”hükmüne, “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinde; “f)Arşiv araştırması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut kayıtlardan saptanmasını,”, “g)Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteniğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmaksuretiyle saptanması ve değerlendirilmesini,” tanımlarına yer verilmiş, “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında araştırılacak hususlar” başlıklı 11. maddesinde de; ”Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında kişinin içinde bulunduğu ortam da dikkate alınarak: a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği, b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı, c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı. d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı, e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgili derecesinin iç yüzü ve nedeni, f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı, araştırılır.” kuralı yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünce, Siverek Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığına bağlı olan Siverek T tipi kapalı Ceza ve İnfaz Kurumuna, İnfaz ve Koruma Memuru Öğrencisi alımı için yapılan sınavda başarılı olan davacı hakkında yürütülen güvenlik soruşturmasının, “… Ceza Mahkemesinin … tarihli …. sayılı kararıyla ”ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma” suçundan 10 ay hapis ve 375.00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı ve 5 yıl denetim süresine tabi tutulduğu gerekçesiyle olumsuz sonuçlanması üzerine, dava konusu 19/07/2013 tarih ve 6863 sayılı işlemle ”İnfaz Koruma memuru öğrenciliği ile ilişiğinin kesilmesi” üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; ceza infaz kurumları ve tutukevleri ile denetimli serbestlik müdürlüklerinde görev alacak bütün unvanlardaki personel hakkında yapılacak güvenlik soruşturmasının olumlu olması gerektiği, yapılacak güvenlik soruşturmasının da; Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nde tanımlandığı haliyle; “Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesi” şeklinde yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Olayda, davacının “… Ceza Mahkemesinin … tarihli E:… K:… sayılı kararıyla ”ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma” suçundan 10 ay hapis ve 375.00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı ve bu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda; her ne kadar ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma” suçu nedeniyle aldığı mahkumiyet hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa da, davacının infaz koruma memuru olarak görev alacak olması ve işlediği fiillerin niteliği göz önüne alındığında, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğu sonucuna ulaşıldığından, infaz koruma öğrenci adaylığına geçici olarak kabul edilen davacı hakkında daha önce verilmiş olan 29/05/2013 tarih ve 89 sayılı “infaz ve koruma memurluğu öğrenciliğine kesin kabulü” işleminin iptaline ilişkin 10/07/2013 tarih ve 103 sayılı Siverek Adli Yargı İlk Derece Adalet Komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin 19/07/2013 tarih ve 6863 sayılı davalı idare işleminde hukuka aykırılık, aksi yönde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 18/11/2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

(X) KARŞI OY :
İdare mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği görüşüyle daire kararına katılmıyorum.