Danıştay Kararı 12. Daire 2012/7926 E. 2015/5749 K. 05.11.2015 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2012/7926 E.  ,  2015/5749 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/7926
Karar No : 2015/5749

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı):
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :

İstemin Özeti : … 3. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı davanın incelenmeksizin reddine ilişkin kararının Danıştay Onikinci Dairesi’nin 14/10/2011 tarih ve E:2009/1362, K:2011/4840 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak … 3. İdare Mahkemesi’nce verilen … tarihli ve … sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, ….. Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi’nde sınıf öğretmeni olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/C-ı maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verilmesi gerekmekte ise de alt ceza olarak aynı Kanun maddesinin B bendi uyarınca “kınama cezası” ile cezalandırılmasına ilişkin 10/12/2007 gün ve 2145 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare mahkemesince, olayda soruşturma raporunda konu ile ilgili detaylı araştırma yapıldığı ve davacıya atfedilen fiilin öğrenciler O. D. ve F. D. isimli öğrenci velilerinin ifadeleri ile gerçekleştiğinin alınan ifadeleriyle de ortaya konulduğu, disiplin cezaları, kamu görevlisinin mesleki yaşam ve görevinde görülen olumsuzluklara karşı uygulanan bir takım zorlayıcı yaptırımlar olup, amaç kamu görevlilerinin düzenli ve verimli çalışmalarını sağlamak olduğuna göre işlendiği sonucuna ulaşılan uyuşmazlık konusu fiilin “hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışta bulunmak” kapsamına girdiği sabit olup bu itibarla davacıya bu kapsamda disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanun’un 125/C-ı maddesinde, hizmet içinde Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak fiilinin aylıktan kesme cezasını gerektirdiği hükme bağlanmış, anılan Kanun’un 126. maddesinde de, uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarının disiplin amirleri tarafından verileceği, aynı Kanunun 125 E/k maddesinde ise, geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan veya çok iyi derecede sicil alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafifi uygulanabileceği belirtilmiştir.
Dosyasının incelenmesinden, davacının … Eğitim Merkezi Zihinsel Engelli sınıf öğretmeni olarak görev yapmakta iken hakkında kurum mahallinde belirlenen emir ve kurallara uymadığı, olay saatlerinde sınıfta çay içtiği, öğrencileri yalnız başına bıraktığı ve tuvaletlere gitmelerine kayıtsız kaldığı, öğrencileri aşağıladığı ve kaba lisan kullandığı iddiaları ile yürütülen soruşturma sonucu 657 sayılı Kanun’un 125/C-ı ve 125/E-k maddeleri uyarınca kınama cezası ile cezalandırıldığı görülmektedir.
Dosya içerisinde mevcut bilgi ve belgelerin bir bütün olarak değerlendirilmesinden, soruşturma kapsamında alınan ve davacı aleyhine olan tanık ifadelerinin, davacıya isnat edilen fiilleri kesin ve net olarak ortaya koyacak nitelik ve yeterlilikte olmadığı, davacıya isnat edilen fiillerin somut olaylarla ortaya konulamadığı ve her biri birbirinden bağımsız soyut ifadeler şeklinde kaldığı, dolayısıyla isnat edilen eylem belirli bir olaya ilişkin olmadığı gibi, hangi eylemlerden ne ölçüde sorumlu olduğu, açıkca, her türlü şüpheden uzak, somut, kesin, yeterli ve inandırıcı delillerle tam bir vicdani kanaat oluşturacak şekilde ortaya konulmadığından, eksik soruşturmaya dayalı dava konusu disiplin cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan, her ne kadar anılan idare mahkemesi kararında, soruşturma raporunda konu ile ilgili detaylı araştırma yapıldığı ve davacıya atfedilen fiilin öğrenciler O. D. ve F. D. isimli öğrenci velilerinin ifadeleri ile gerçekleştiğinin ortaya konulduğu belirtilmekte ise de, iki öğrenci ile ilgili bir birinden bağımsız olayların veli ifadesi dışında hiçbir bilgi, belge ve tanık ifadesi ile desteklenmediği, salt veli ifadesine dayandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacı hakkındaki disiplin soruşturmasında davacıya isnat edilen fiilin gerçekleştiğinin her türlü şüpheden uzak bir şekilde ortaya konulması gerekirken, eksik soruşturma sonucu tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddi yolunda verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın idare mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/11/2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY(X) :
Dava konusu olayda, davacıya isnat edilen fiilin, dosyada yer alan bilgi ve belgelerle ortaya konulduğu, bu sebeple dava konusu işlemde hukuka aykırılık olmadığından, mahkeme kararının onanması gerektiği görüşü ile karara katılmıyorum.