Danıştay Kararı 12. Daire 2012/5739 E. 2015/7372 K. 30.12.2015 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2012/5739 E.  ,  2015/7372 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/5739
Karar No : 2015/7372

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :

İstemin Özeti : … 1. İdare Mahkemesince verilen… tarihli ve… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi :Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; davacı tarafından, … ili, … İlçesi, … İlköğretim Okulu Müdürü olarak görev yaptığı dönemdeki fiili nedeniyle 657 sayılı Kanun’un 125/D- (f) maddesi uyarınca bir yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ancak öğrenim durumu itibariyle yükselebileceği derecenin son kademesinde bulunduğundan brüt aylığının 1/4 oranında kesilmesine ilişkin 03.02.2011 gün ve 2011/4 sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal ve özlük hakların ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, kantin kira sözleşmesi ile ilgili belge üzerinde yapılan inceleme sonucu … Kriminal Polis Laboratuar Müdürlüğünce düzenlenen raporda, sözleşmelerdeki imzaların davacı eli ürünü olduğu bildirildiğinden, davacının gerçeğe aykırı aykırı rapor ve belge düzenlemek fiilini işlediği hususunun sübuta erdiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125.maddesinin (D) bendinde, Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası; “Fiilin ağırlık derecesine göre memurun, bulunduğu kademede ilerlemesinin 1 – 3 yıl durdurulması” olarak tanımlanmış, maddenin devamında kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller belirlenmiş; (f) alt bendinde ise, “Gerçeğe aykırı rapor ve belge düzenlemek” fiili, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren haller arasında sayılmış, aynı maddenin E bendinin (k) fıkrasından sonra gelen 4. parağrafında ise öğrenim durumları nedeniyle yükselebilecekleri kadroların son kademelerinde bulunan Devlet memurlarının, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının verilmesini gerektiren hallerde, brüt aylıklarının 1/4’ü – 1/2’sinin kesileceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının … ili, … İlköğretim Okulu müdürü olarak görev yaptığı dönemde, davacı ve okul müdür başyardımcısı hakkında verilen şikayet dilekçesinde yer alan iddialarla ilgili olarak başlatılan soruşturma sonucu 06.05.2009 tarihinde yapılan okul kantin işletme sözleşmesindeki imzalardan okul aile birliği başkanı olarak imzası bulunan N.P ve yüklenici kefili olarak imzası bulunan S.P’nin imzalarının kendilerine ait olmadığını beyan etmeleri üzerine Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusu sonrasında okul müdür başyardımcısı M.A’nın savcılıktaki soruşturmasında N.P ve S.P’a ait imzaları kendisinin attığını beyan etmesi üzerine söz konusu belgenin … Kriminal Polis Laboratuar Müdürlüğüne gönderildiği, burada yapılan inceleme neticesinde 02.06.2010 tarih ve 2010/1380 sayılı raporda sözleşmedeki imzaların N.P ve S.P eli ürünü olmadığı, bu kişilere ait imzaların davacı eli ürünü olduğunun bildirildiği, taraflara ait imzanın davacı tarafından atıldığı gerekçesi ile hakkında sahtecilik suçundan dava açıldığı, eğitim müfettişi tarafından davacının, 657 sayılı Kanununun 125/D-f maddesi uyarınca bir yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması yönünde getirilen teklif uygun görülerek dava konusu işlem ile davacının bir yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ancak 1.derecenin 4.kademesi olması nedeniyle brüt aylığının 1/4 oranında kesilmesine karar verilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı hakkındaki soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan müdür başyardımcısı M.A’nın okul kantin işletme sözleşmesindeki imzalardan, yüklenici kefili olarak imzası bulunan, S.P yerine imza attığını, okul aile birliği başkanı olarak imzası bulunan N.P yerine ise memur D.G’nin imza attığını beyan ettiği, memur D.G’nin de ifadesinde ise okul aile birliği başkanı olarak imzası bulunan N.P yerine imza attığını beyan ettiği, davacı ve müdür başyardımcısı M.A hakkında açılan ceza davasında … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararında, Adli Tıp Kurumu’nun raporunda, imzaların N.P ve S.P’nin eli ürünü olmadığı, söz konusu imzaların davacı, memur D.G, müdür başyardımcısı M.A’nın mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada, atan şahsı karakterize edecek tanı özelliklerini adı geçenler acısından teşhise yeter oranda yansıtmadığından, söz konusu imzaların davacı, D.G veya M.A’nın eli ürünü olduğu yada olmadıgı yönünde bir tespite gidelemediği kanaatine varıldığı, davacı hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan dava açılmış ise de cezalandırmaya yeter nitelikte herhangi bir delil olmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle “beraat” kararı verildiği, bu kararın temyiz edilmeden kesinleştiği de göz önüne alındığında, davacının üzerine atılı fiilin sübuta ermediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bu durumda, dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 30/12/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.