Danıştay Kararı 12. Daire 2012/1562 E. 2015/5008 K. 06.10.2015 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2012/1562 E.  ,  2015/5008 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/1562
Karar No : 2015/5008

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve … sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Davanın süresinde açılmaması nedeniyle kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, ….Orman İşletme Müdürlüğü emrinde şef olarak görev yapan davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda kınama cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin … Orman Bölge Müdürlüğü’nün 09.04.2011 tarih ve 2010/09 sayılı işleminin iptali istenilmektedir.
İdare mahkemesince, …Orman İşletme Müdürlüğü’nde yapılan uygulamaları eleştirici mahiyette olmakla birlikte kurum içi çalışma düzenini bozmaya yönelik olmadığı, aksine sendikal faaliyet kapsamında olduğu açık olduğundan, anılan basın açıklamasına katılması nedeniyle kurum içi çalışma düzenini bozduğundan bahisle davacının kınama cezasıyla cezalandırılmasına yönelik dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuk ve usule uygun olduğu öne sürülmekte ve idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
T.C. Anayasası’nın 129. maddesinde yer alan uyarma ve kınama cezaları dışında disiplin kararlarının yargı denetimi dışında bırakılamayacağına ilişkin düzenleme, 5982 sayılı Kanun’un 13/3. maddesi ile disiplin kararlarının yargı denetimi dışında bırakılamayacağı şeklinde değiştirilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dava açma süresi” başlıklı 7.maddesinin birinci fıkrasında, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay ve idare mahkemelerinde altmış gün, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu; ikinci fıkrasının (a) bendinde de, bu sürelerin; idari uyuşmazlıklarda, yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … Orman İşletme Müdürlüğü emrinde personel bürosu şefi olarak görev yapmakta iken 03.03.2010 tarih ve 49 sayılı olur ile … Orman İşletme Müdürlüğü personel bürosu şefliğinden alınarak döner sermaye muhasebe birimi şefliğine atanan ve aynı zamanda Tarım Orman-Sen … Şube Başkanı olan davacının ve sendika temsilcilerinin katılımıyla 12.03.2010 tarihinde …. Orman İşletme Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılması üzerine davacı hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı, anılan soruşturma sonucunda söz konusu basın açıklamasına katılan davacının bu fiiliyle 657 sayılı Kanun uyarınca kınama cezasıyla cezalandırılmasının teklif edilmesi üzerine … Orman Bölge Müdürlüğü’nün 09.04.2010 tarih ve 2010/09 sayılı işlemiyle kınama cezasıyla cezalandırıldığı ve söz konusu işlemin davacıya 14.04.2010 gününde tebliğ edildiği, anılan işleme davacı tarafından 16.04.2010 gününde itiraz edildiği, itirazın reddine ilişkin işlemin ise davacıya 03.06.2010 gününde tebliğ edildiği, 12.09.2010 tarihli halk oylamasıyla kabul edilip, 23.09.2010 tarih ve 27708 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa değişikliğiyle uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolunun açılması üzerine, 22.04.2011 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Cezanın kesinleştiği tarihte, uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu kapalı olmakla birlikte, yukarıda yer verilen Anayasa değişikliğinden sonra bu cezalara karşı yargı yolu açılmış olsa da, kanunların metinlerinde belirtilen tarihte yürürlüğe gireceği ve yürürlüğe girmesinden itibaren uygulanacağı yolundaki genel kural da gözetildiğinde, söz konusu disiplin cezasının kesinleşmesinden itibaren, idare mahkemelerinde 60 gün içinde dava açılması gerekirken, davacı tarafından bu süre geçirilerek yaklaşık 10 ay sonra dava açıldığı görülmektedir.
Bu durumda, yapılan Anayasa değişikliği, değişiklikten önce kesinleşerek dava açma süresi geçen disiplin cezalarına karşı yeni dava açma süresi doğurmayacağından, davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, esasını inceleyerek dava konusu işlemin iptali yolunda hüküm kuran idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın idare mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 06/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.