Danıştay Kararı 12. Daire 2011/7794 E. 2015/5314 K. 15.10.2015 T.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2011/7794 E.  ,  2015/5314 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2011/7794
Karar No : 2015/5314

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : …İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve E:…; K:…sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Davacı hakkında getirilmiş olan ceza teklifinin İl Disiplin Kurulunca reddi üzerine, Vali imzasıyla tesis edilen dava konusu işlemde davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/C maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırıldığı belirtilmiş olup, işlemde cezanın Kanun’un 125/C maddesinin hangi alt bendine dayanılarak verildiği belirtilmediğinden, disiplin hukukunda esas olan tipiklik şartının gerçekleştiğinin ortaya konulamaması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; …doktor olarak görev yapan davacı tarafından, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-(c) maddesi uyarınca kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması yönünde getirilen teklifin … İl Disiplin Kurulu tarafından reddedilmesi üzerine, Vali tarafından aynı Kanunun 125/C maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali ile uğranılan maddi zararın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, dosya içeriği ile soruşturma raporunun ve eki belgelerin birlikte incelenmesi sonucunda, davacının Derin Venöz Yetmezliği (DVY) teşhisi ile yatış verdiği bazı hastalarını taburcu ederken muayenehanesine yönlendirdiği sabit olduğundan, bu nedenle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-(c) maddesinde “Görevi ile ilgili olarak her ne şekilde olursa olsun çıkar sağlamak” fiili kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, yine aynı Kanunun “Disiplin Cezası Vermeye Yetkili Amir ve Kurullar” başlıklı 126. maddesinde “Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, memurun bağlı olduğu kurumdaki disiplin kurulunun kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler, il disiplin kurullarının kararlarına dayanan hallerde Valiler tarafından verileceği ve disiplin kurulu ve yüksek disiplin kurulunun ayrı bir ceza tayinine yetkisi bulunmadığı, cezayı kabul veya reddedeceği, ret halinde atamaya yetkili amirlerin 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbest oldukları” hüküm altına alınmış bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden;… doktor olan davacı hakkında bir takım iddiaları içeren şikayet dilekçesi üzerine başlatılan soruşturma sonucu düzenlenen 08.09.2009 tarihli ve 159/12 sayılı soruşturma raporunda özetle; davacının Derin Venöz Yetmezliği (DVY) teşhisi ile yatış verdiği hastalarını taburcu ederken kendilerine veya yakınları aracılığıyla muayenehanesine yönlendirerek göreviyle ilgili olarak ne şekilde olursa olsun çıkar sağlamak fiilini işlediği gerekçesiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-(c) maddesi uyarınca kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması yönünde teklif getirildiği, 11.03.2010 tarihli ve 03 sayılı İl Disiplin Kurulu kararıyla, davacının kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması yönünde getirilen bu teklifin usul ve şekil yönünden uygun olduğu, ancak getirilen teklifte kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının süresinin belirtilmediği gerekçesiyle reddedildiği, bunun üzerine 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 126. maddesi kapsamında Vali tarafından aynı Kanun’un 125/C maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılması üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen düzenlemelerde, uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarının hangi makamlar tarafından karara bağlanacağı ve bu cezaların hangi makamlar tarafından onaylanacağı belirlenmiştir. Bu bağlamda disiplin kurullarının ayrı bir ceza tayinine yetkisi olmadığı açık olmakla birlikte, soruşturmacı tarafından kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının teklif edildiği hallerde, fiilin yetkili disiplin kurullarınca değerlendirileceği ve eylemin sabit görülmesi durumunda cezanın yine disiplin kurulu tarafından verileceği kuşkusuzdur.
Disiplin cezaları, kamu görevlilerinin mevzuata, çalışma düzenine, hizmetin gereklerine aykırı eylemlerine karşı düzenlenen idari yaptırımlardır. Kamu hizmetlerinden sürekli uzaklaştırılabilmek gibi ağır sonuçlara uzanan disiplin cezaları, ağırlığı ve önemi sebebiyle Anayasanın 38. maddesindeki suç ve cezalara ilişkin kurallara tabi tutulmuşlardır.
“Kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi uyarınca, ceza yaptırımına bağlanan her bir eylemin tanımının yapılması ve yasanın ne tür eylemleri suç sayarak yasakladığının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Sözü edilen suç tanımlaması yapıldıktan sonra, suçun karşılığı olan cezanın ve suç sayılan eylemi gerçekleştiren kamu görevlisinin hangi disiplin kuralını ihlal ettiğinin açık bir şekilde ortaya konulması ve tesis edilen işlemde disiplin cezasının yasal dayanağının belirtilmesi zorunludur. Sözkonusu eylem, mevzuatta öngörülen tanıma uymuyorsa verilen disiplin cezasının hukuka aykırı olacağı açıktır.
Bakılan davada; davacı hakkında getirilmiş olan ceza teklifinin İl Disiplin Kurulunca reddi üzerine, Vali imzasıyla tesis edilen dava konusu işlemde, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/C maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırıldığı belirtilmiş olup, işlemde cezanın Kanun’un 125/C maddesinin hangi alt bendine dayanılarak verildiği belirtilmediğinden, disiplin hukukunda esas olan tipiklik şartının gerçekleştiğinin ortaya konulamaması nedeniyle, dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 15/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.