12. Daire 2009/4924 E. , 2012/4149 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2009/4924
Karar No: 2012/4149
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …
İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Davacının, 657 sayılı Kanunun 125/C maddesinin yürürlükten kaldırılarak suç olmaktan çıkarılan (g) bendi uyarınca aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde lehe olan kanun hükmünün uygulanması ilkesi uyarınca hukuka uyarlık bulunmadığından temyiz istemi kabul edilerek davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden; idare mahkemesince; davacının sağlık raporlu olduğu 12.9.2007 tarihinde izinsiz olarak ikamet ettiği ilin hudutlarını terkederek … bulunan … Birliği Sendikası 9 nolu Şube Başkanlığının 1. Olağan Genel Kurulu seçimi sonrası ziyaretinde bulunarak şube başkanı ve genel başkanı ile görüştüğünün 30.05.2008 tarihli Şube Başkanlığı yazısından anlaşıldığından bahisle dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmeyerek davanın reddine karar verilmiş ise de , anılan yazının 12.9.2007 tarihinden 8 ay 18 gün sonra 30.5.2008 tarihinde bu ziyaretin 18.30 ve 19.30 saatleri arasında yapıldığının belirtilmesi nedeniyle yapılan soruşturma sırasında soruşturmacı tarafından bu hususun tespitine ilişkin olarak dayanak belge istendiği, ancak buna ilişkin kanıtlayıcı belge yada tutanak gösterilmediği böylece olayın doğruluğu toplanan delil ve alınan ifadeler çerçevesinde kanıtlanamadığından dava konusu disiplin cezasında ve davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, … tarım il müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Kanun’un 125/C-g maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 17.10.2008 günlü işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararla; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, İdare Mahkemesi kararının hukuk ve usule uygun olmadığını öne sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/C-g maddesinde, ikamet ettiği ilin hudutlarını izinsiz terketmek fiili, aylıktan kesme cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, ancak anılan 125/C maddesinin (g) bendi, 25.2.2011 günlü, 27857 sayılı 1. Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun’un 111. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturması sonucunda 12.9.2007 tarihinde ikamet ettiği ilin hudutlarını izinsiz terkettiğinin tespit edildiğinden bahisle 17.10.2008 günlü dava konusu işlemle fiilinin karşılığı olan 657 sayılı Kanun’un 125/C-g maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırıldığı, bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacının aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işleme dayanak alınan 657 sayılı Kanun’un 125/C maddesinin (g) bendi, fiilin işlendiği tarih ile işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte ise de, işlemin iptali istemiyle açılan dava süreci devam etmekte iken yürürlükten kaldırılmış bulunmaktadır. Bu bağlamda, (g) bendinin yürürlükten kaldırılmış olmasının, yargı süreci devam eden ve temyiz aşamasında olan işbu davaya olan etkisinin ve yeni hukuki durumun davacı lehine uygulanıp uygulanamayacağı hususunun ortaya konulması gerekmektedir.
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Zaman Bakımından Uygulama” başlıklı 7. maddesinde, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümlerinin farklı olması durumunda, failin lehine olan kanun hükmünün uygulanıp infaz olunacağı kuralı öngörülmüş iken, memur hukukunun temel kanunu sayılabilecek 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile benzer nitelikteki diğer mevzuatta 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda belirtilen kurala koşut bir düzenlemenin yer almadığı görülmektedir. Ancak, bir ceza kanunu müessesesi olan lehe olan kanun hükmünün uygulanması ilkesinin niteliğine uygun düştüğü ölçüde memur disiplin hukukuna da uygulanabileceğinin kabulü gerekmektedir.
Olayda, dava konusu işlemin iptali istemiyle açılan davanın yargı sürecinin devam ettiği temyiz aşamasında, davacının aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına dayanak alınan 657 sayılı Kanunun 125/C maddesinin (g) bendinin yürürlükten kaldırılmasıyla davacı lehine bir düzenleme yapılarak ortaya çıkan yeni hukuki durum karşısında; bir ceza kanunu müessesesi olan lehe olan kanun hükmünün uygulanması ilkesinin memur disiplin hukukunun niteliğine uygun düştüğü ölçüde uygulanabileceği hususu göz önüne alındığında, artık davacının disiplin hukuku anlamında konusu suç olan bir fiilinin varlığından söz edilemez. Bu itibarla, sözkonusu ilkenin dava konusu olayla birlikte değerlendirilmesinden, davacının 657 sayılı Kanunun 125/C maddesinin yürürlükten kaldırılarak suç olmaktan çıkarılan (g) bendi uyarınca aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde lehe olan kanun hükmünün uygulanması ilkesi uyarınca hukuka uyarlık bulunmadığından davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 13.6.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.