Danıştay Kararı 12. Daire 2008/8355 E. 2011/1083 K. 15.03.2011 T.

12. Daire         2008/8355 E.  ,  2011/1083 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/8355
Karar No: 2011/1083

Temyiz İsteminde Bulunan(Davalı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Dava, … İlköğretim Okulu Müdürü olan davacının, 4357 sayılı Kanunun 7/b maddesi uyarınca “bir günlük maaş kesimi” cezası ile cezalandırılmasına dair … günlü ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Davacının eylemi, üç yıldır aynı okulda görevli olduğu halde, yapılan denetimlerde 1. sınıf öğrencilerinin okuma yazma bilmediği gibi, diğer tüm sınıflarda okuma yazma bilmeyen öğrencilerin olması ve eğitim-öğretim çalışmalarında yeni programlardan, kılavuz kitaplardan ve yönetmeliklerden yararlanmaması ve öğrencilerin yetiştirilmesi için gereken çabayı göstermemesidir. Bu eylemin karşılığı 1702 sayılı Kanunun yukarıda aktarılan 20/1. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “ihtar” cezasının verilmesi gerekirken, 4357 sayılı Kanun kapsamında olmayan davacıya anılan kanun hükümleri uygulanarak verilen disiplin cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Eksik incelemeye dayalı olarak verilen disiplin cezasının iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde isabet bulunmamakta ise de; karar sonucu itibariyle yerinde olduğundan, İdare Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi:İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, … İlköğretim Okulu Müdürü olan davacının, 4357 sayılı Kanunun 7/b maddesi uyarınca “bir günlük maaş kesimi” cezası ile cezalandırılmasına dair … günlü ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; okuldaki öğrencilerin bazılarının okuma-yazma bilmemelerinin nedeninin detaylı olarak araştırılmak suretiyle, bunun okulda geçici öğretmen görevlendirilmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, okula gerekli eğitim-öğretim dokümanı gönderilip gönderilmediği, gönderilmişse davacının bu dokümanı kasten mi kullanmadığı, yine ilgilinin derslere düzenli girip girmediği, çocukların yetişmesinde olağan ve yeterli çalışmaları yapıp yapmadığı, gerekirse öğrencilerin, velilerin ve köy muhtarının ifadelerine de başvurularak ortaya konulması gerekirken eksik incelemeye dayalı ceza verildiğinin anlaşıldığı, kaldı ki; davacının önceki yıllar sicillerinin oldukça yüksek olduğu da gözetildiğinde, davacının kusurunun etraflı bir araştırmayla ortaya konulması gerektiğinin açık olduğu, bu hususlar dikkate alınmadan verilen cezada hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare, disiplin cezalarının amacının, ilgilisini belli hususlarda uyarmak suretiyle kamu görevini daha verimli hale getirmek olduğunu, eğitim kurumlarında üstün yarar olarak öğrenci yararının gözetildiğini, davacının önceki yıllardaki sicillerinin yüksek olmasının sonraki yıl içerisinde, öğrencilerin gereken seviyede yetiştirildiğinin karinesi veya delili sayılamayacağını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasına karar verilmesini istemektedir.
29.6.1930 gün ve 1532 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun’un 19. maddesinde; ilk ve ortaöğretim düzeyindeki okullarda görev yapan müdür, öğretmen ve ilköğretim müfettişlerine verilecek olan disiplin cezaları belirtilmiş, devam eden maddelerde disiplin hükümlerine yer verilmiş olup, 20/1. maddesinde de; talimatname ve emirler mucibince yapılması lazım olan vazifelerin ifasında kusur edenlerin ilk fiillerinin “ihtar”, ikinci defa işleyenlerin ise “tevbih” cezası ile cezalandırılacağı, 32. maddesinde ise, bu kanunda açıklık olmayan hallerde 788 sayılı Memurin Kanunu hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüştür.
19.1.1943 gün ve 5308 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına, Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimai Yardım Sandığı İle Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun’un 7. maddesinde, ilkokul öğretmenleri (sınıf öğretmenleri) hakkında uygulanacak olan disiplin hükümlerine yer verilmiş, maddenin son fıkrasında; bu kanunda açıklık olmayan hallerde 788 sayılı Memurin Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 15. maddesinde de 1702 sayılı Yasa’nın disipline ilişkin hükümler içeren ilgili maddelerinin bu yasa kapsamındaki öğretmenler için uygulanmayacağı hususu düzenlenmiştir.
788 sayılı Memurin Kanunu ise 23.7.1965 gün ve 12056 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 237. maddesi hükmüyle yürürlükten kaldırılarak anılan yasa yerine 657 sayılı Yasa hükümleri uygulanmaya başlanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; disiplin hükümleri yönünden ilköğretim okulu müdürleri, müdür yardımcıları ve öğretmenlerinin öncelikle 1702 sayılı Yasa hükümlerine tabi oldukları, bu yasada açıklık olmayan hallerde haklarında 788 sayılı Yasa’nın yerine yürürlüğe giren 657 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağı anlaşılmaktadır.
İlköğretim okulu müdürü olan davacının eyleminin, öncelikle özel kanun olan 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun hükümlerinde tam karşılığının bulunup bulunmadığının incelenerek bu Kanun kapsamında cezalandırılması, eylemin tam karşılığının özel kanunda bulunmaması halinde ise, davacı hakkında genel kanun olan 657 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem tesis edilmesi gerekmektedir
Davacının eylemi, üç yıldır aynı okulda görevli olduğu halde, yapılan denetimlerde 1. sınıf öğrencilerinin okuma yazma bilmediği gibi, diğer tüm sınıflarda okuma yazma bilmeyen öğrencilerin olması ve eğitim-öğretim çalışmalarında yeni programlardan, kılavuz kitaplardan ve yönetmeliklerden yararlanmaması ve öğrencilerin yetiştirilmesi için gereken çabayı göstermemesidir. Bu eylemin karşılığı 1702 sayılı Kanunun yukarıda aktarılan 20/1. maddesinde düzenlenmiştir. 4357 sayılı Kanun kapsamında olmayan davacıya anılan kanun hükümleri uygulanarak verilen disiplin cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Buna göre, eksik incelemeye dayalı disiplin cezasında hukuka uygunluk bulunmadığına dair İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde isabet bulunmamakta ise de; işlemin iptali yolunda verilen karar sonucu itibariyle yerindedir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddine … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile sonucu itibariyle onanmasına, davalı idare tarafından yapılan temyiz giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 15.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.