Danıştay Kararı 12. Daire 2008/5983 E. 2010/4520 K. 28.09.2010 T.

12. Daire         2008/5983 E.  ,  2010/4520 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/5983
Karar No: 2010/4520

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen kararda hukuki isabet bulunmadığından bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; … Bankası A.Ş. … Bölge Müdürlüğü emrinde şube müdür yardımcısı olarak görev yapmakta iken … Bankası Disiplin Yönetmeliğinin 9/d maddesi uyarınca görevden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin mahkeme kararı ile iptaline karar verilmesinden sonra göreve iade edilen davacının, bu işlem nedeniyle uğradığını öne sürdüğü manevi zararların karşılığı olarak … TL manevi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E: …, K:… sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı; görevden çıkarma işlemine karşı açtığı davanın … İdare Mahkemesince çözümlendiğini, bakılmakta olan davanın da … İdare Mahkemesince çözümlenmesi gerektiğini, görevden çıkarma cezası nedeniyle uğradığı üzüntülerin ve elemlerin tazmininin yasal ve anayasal zorunluluk olduğunu öne sürmekte ve kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 36/a maddesinde; idari sözleşmelerden doğanlar dışında kalan tam yargı davalarında yetkili mahkemenin, zararı doğuran idari uyuşmazlığı çözümlemeye yetkili idare mahkemesi olduğu, aynı Kanunun 33. maddesinin 2. fıkrasında ise; kamu görevlilerinin görevine son verilmesi, emekli edilmeleri veya görevden uzaklaştırılmaları ile ilgili davalarda yetkili mahkemenin, kamu görevlisinin son görev yaptığı yer idare mahkemesi olduğu kurala bağlanmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinde; davacının, … Bankası A.Ş. … Bölge Müdürlüğü emrinde şube müdür yardımcısı olarak görev yapmakta iken 29.6.2000 günlü işlemle … Bankası Disiplin Yönetmeliğinin 9/d maddesi uyarınca görevden çıkarma cezası ile cezalandırıldığı, bu işlemin iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, görevden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlem nedeniyle uğranıldığı öne sürülen elem ve üzüntülerin karşılığı olarak …TL manevi zararın faizi ile birlikte tazmini istemiyle bakılmakta olan davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, manevi zararı doğuran idari uyuşmazlık … İdare Mahkemesince çözümlendiğinden, bu uyuşmazlıktan kaynaklanan tam yargı davasının da yukarıda aktarılan yasa hükmü uyarınca … İdare Mahkemesince çözümlenmesi gerekeceğinden, davanın yetki yönünden reddi suretiyle dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesi gerekirken esası hakkında karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/a fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 28.09.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.