Danıştay Kararı 12. Daire 2008/535 E. 2008/3422 K. 09.06.2008 T.

12. Daire         2008/535 E.  ,  2008/3422 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/535
Karar No: 2008/3422

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih, E: …, K: … sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, … Denetçi Yardımcısı Adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılan davacı tarafından, başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … tarih, E: …, K: …sayılı kararıyla, davacı hakkında kurul üyelerince takdir edilen ve tutanakla kayıt altına alınan sözlü sınav puanına göre tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafından tüm soruları doğru olarak cevapladığı ileri sürülmekte ise de belirli bir zaman dilimi ve yerdeki görüşmeye ilişkin değerlendirmenin denetlenmesinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürmekte, İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
… Denetçi Yardımcısı Adaylığına Giriş Sınavı Yönetmeliğinin “sözlü sınav” başlıklı 16. maddesinde, Yazılı sınavı kazananlar sözlü sınava tabi tutulurlar. Sözlü sınava kompozisyon ve seçimlik grup konuları hariç olmak üzere 10. maddede belirtilen konular çerçevesinde yapılır. Sözlü sınav değerlendirmesinde adayların zeka intikal sürati, ifade ve temsil yeteneği de dikkate alınır.

Sözlü sınavda adaylara, kurul üyelerince takdir edilecek tek not verilir. Anlaşmazlık halinde, ayrı ayrı verilecek notların ortalaması alınır.
Sınav sonuçları kurul üyelerinin imzasını havi bir liste halinde Birinci Başkanlığa verilir. hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … Denetçi Yardımcılığı Adaylığı eleme sınavında 76,794; yazılı sınavında 96,00 puan alan davacının yapılan sözlü sınavda 45,00 puan alarak başarısız olduğu, sözlü sınavda başarısız sayılması işleminin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Belirli bir yetişme dönemi sonunda yapılan sınav sonucunda atanılan kariyer mesleklere girişte yazılı sınavın yanı sıra mesleki ehliyet gibi özel niteliklerin tespiti amacıyla sözlü sınav yapılması da mümkündür.
Bunun yanısıra, hukuk devleti ilkesinin gereği olarak bir sözlü sınavın objektif olduğundan söz edilebilmesi için, dikkate alınan kriterlerin ve bunlara ilişkin ölçütlerin, değerlendirme esaslarının ve uygulanacak yöntemin belirlenmesi ve bu hususların ilgili yönetmelikte düzenlenmesi gerekmektedir.
Aksine bir durum, idari işlem niteliğinde olan sözlü sınavların yargısal denetimini güçleştirecek hatta imkansız kılacaktır.
Dolayısıyla, sözlü sınavda başarısız sayılma işleminin yargısal denetimini sağlayacak altyapının ve buna dayanak düzenlemelerin yapılması hukuka bağlı ve hukuka saygılı bir idarenin görevleri arasındadır.
Her ne kadar davalı idare tarafından, sözlü sınava ilişkin olarak yargısal denetim aşamasında irdelenecek olan bazı unsurların tutanağa bağlanmasının ilgili yönetmelikte öngörülmediği bu nedenle bu şekilde bir tutanağın bulunmadığı, sadece adayların aldığı puanları gösterir toplu listenin olduğu ifade edilmekte ise de; yukarıda açıklanan hukuk devleti, hukuka bağlı ve saygılı idare anlayışı ve bunların yanı sıra sözlü sınavın niteliği gereği bir takım hususların tutanakla tespit edilmesi ve adayların başarısızlığına ya da yetersizliğine ilişkin tespitlerin açıkça ortaya konulması yargısal denetim açısından zorunludur.
Yukarıda metnine yer verilen yönetmelikte sözlü sınav konuları ve sözlü sınavda adayların hangi yönlerden değerlendirmeye tabi tutulacağı hususları düzenlenmiş olduğundan, sorulara verilen cevaplar ve belirtilen hususlar yönünden adaylara komisyon üyelerince takdir edilen puanların ayrı ayrı belirtilmesi zorunluluğu anılan düzenlemenin doğal bir hukuki sonucudur.
Kaldı ki 2577 sayılı Yasanın 7/4. maddesinin son cümlesi uyarınca, düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmayacaktır.
Netice olarak, buraya kadar belirtilen bütün bu nedenlerle, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Ancak, bu durumun davacının sözlü sınavı kazanmış olması sonucunu doğurmayacağı, bozma kararımız üzerine İdare Mahkemesince yeniden verilecek karar doğrultusunda işlem yapılacağı da açıktır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesince verilen … tarih, E: …, K: … kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, kullanılmayan …-YTL harcın istemi halinde davacıya iadesine 9.6.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.