Danıştay Kararı 12. Daire 2008/1444 E. 2008/4333 K. – T.

12. Daire         2008/1444 E.  ,  2008/4333 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/1444
Karar No: 2008/4333

Temyiz İsteminde Bulunan(Davalı): …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince kaset çözümlerinden başka delil bulunmadığı ileri sürülmekte ise de; telefon konuşmalarının hakim kararıyla hukuka uygun olarak elde edilmiş deliller olduğu hususu ile kaset çözümlerindeki konuşmaların içeriği dikkate alındığında, Tüzüğün 8/13. maddesindeki “gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak” fiilinin sabit olduğu, dolayısıyla mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … Emniyet Müdürlüğü kadrosunda polis memuru olarak görev yapan davacının, Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/7 ve 8/13. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 12.4.2007 tarihli işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; davacının akaryakıt kaçakçılığıyla uğraşan kişiler ile şifreli telefon görüşmeleri yaptığından bahisle anılan cezanın tesis edildiği, dava dosyasında birer örnekleri bulunan ve davacı ile diğer ilgililerin yapmış olduğu telefon görüşmelerine ilişkin iletişim tespit tutanaklarında yer alan ifade ve beyanların tam ve kesin olarak Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/7 ve 8/13. madde kapsamında değerlendirilemeyeceği, telefon konuşmaları dışında söz konusu eylem ve işlemlerde bulunduğuna ilişkin yeterli kesin ve inandırıcı deliller bulunmadığı, aynı soruşturma kapsamında rüşvet almak, rüşvet vermek ve bu suça azmettirmekten davacı ve diğer ilgililer hakkında açılan davada ağır ceza mahkemesinde yapılan yargılamadan beraat ettiği dikkate alındığında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline hükmedilmiştir.
Davalı idare, hukuka uygun olarak yapılan telefon dinlemeleriyle davacının eyleminin sabit olduğunu, davacının gizli tutulması zorunlu bilgi ve belgeleri başkalarıyla paylaştığı, yetki ve nüfuzunu kötüye kullandığını ileri sürerek mahkeme kararının bozulmasını istemektedir.
Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/7. madesinde; Yetkisini veya nüfusunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak, 8/13. maddesinde; gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak, 8/22. maddesinde; kaçakçılık yapmak veya kaçakçılarla ilişki kurmak, fiillerinin meslekten çıkarma cezasını gerektireceği belirtilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, organize bir şekilde yabancı uyruklu gemi yöneticileriyle bağlantı kurup bu gemilerdeki ihtiyaç fazlası akaryakıtı alma hususunda anlaşma yapan, anlaşma yapılan gemiye küçük ölçekli deniz motorları yanaştırmak suretiyle hortumlar aracılığı ile akaryakıt aktaran, bu akaryakıtı sahile yanaştırarak, sahil bölgesindeki kara nakil araçlarıyla akaryakıt istasyonlarına ya da kamyon veya tır parklarına götürerek satan şebekeye menfaat karşılığında, doğrudan ya da dolaylı olarak yardım ettiğinden bahisle düzenlenen soruşturma raporuyla Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/22. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile tecziyesinin teklifi üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararıyla aynı Tüzüğün 8/7 ve 8/13 maddesine göre davacının meslekten çıkarılmasına karar verildiği, adli yönden ise “rüşvet almak ve vermek” suçundan … Ağır Ceza Mahkemesi’nde, “teşekkül halinde kaçakçılık ve bu suça iştirak” suçundan … Asliye Ceza Mahkemesi’nin E: … sayılı esasına kayıtlı davanın açıldığı ancak, davacının rüşvet almak, rüşvet vermek suçundan … Ağır Ceza Mahkemesi’nde(… günlü, E: …, K: … sayılı karar) yapılan yargılamadan suçun sabit olmaması nedeniyle beraat ettiği ve beraat kararının 23.11.2007 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği, … Ceza Mahkemesindeki davanın ise halen görülmekte olduğu anlaşılmıştır.
Davacının, teşekkül içinde yer alan … isimli şahsı arayarak, akaryakıt taşınacak güzergahın güvenli olduğu hususunda bilgi verdiği ve oradaki denetim elemanlarıyla konuştuğunu belirttiği, yine aynı kişiyi arayarak kendisine ait cep telefonu numarasını kayıt ettirdiği, yine teşekkül içinde yer alan … ile görüşerek karakolda bulunduğunu belirttiği, teşekkül içinde yer alan … isimli şahısla görüşerek; “hemen kaldırın, bak ekipler geliyor oraya, araştırmanın ekipleri” dediği, yine aynı şahısla kaçak akaryakıt taşıyan tankerin birinin yakalandığını, diğerinin de çamura saplandığını görüştüğü, yine aynı şahısla; “et et iptal et, orda pusudalarmış, haberin olsun” bilgisini aktardığı, yine aynı teşekkül içinde yer alan … isimli şahısla; “şimdi araştırmadan arkadaşlar gelecekte bakacağız, kontrol edeceğiz, bıraktırmaya çalışacağız” şeklinde görüştüğü, … isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesinde; “152(görevli komiser) … şahıs kovalıyormuş, sen hemen operasyona başla istersen, sen hemen çıkar” dediği, hususları ve birçok görüşme yaptığı kaset çözümleriyle tespit edilmiştir.
Olayda; davacının, kaçakçılık organizasyonunu yöneten …, …, … isimli şahısların üçüyle temasının olduğu, her üçüyle de telefonla konuşarak bilgi aktardığı, diğer görevli polis memurlarının da kaçakçılığa göz yumması için onlara önderlik yaparak kaçakçılarla memurlar arasında iletişim sağladığı, görev sırasında … numaralı otomobilde ekip amirliği yaptığı, bu sırada kaçakçılık yapanlara polisin faaliyetleri hakkında bilgi verdiği, hangi ekibin görevli olduğunun bildirildiği iletişim tespit tutanaklarının incelenmesinden anlaşılmıştır.
Her ne kadar İdare Mahkemesince kaset çözümlerinden başka delil bulunmadığı ileri sürülmekte ise de; telefon konuşmalarının hakim kararıyla hukuka uygun olarak elde edilmiş deliller olduğu hususu ile kaset çözümlerindeki konuşmaların içeriği dikkate alındığında Tüzüğün 8/13. maddesindeki “gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak” fiilinin sabit olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda; Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/7 ve 8/13. maddesi uyarınca davacı hakkında tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin her iki fiil bakımından iptali yolunda idare mahkemesince verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 4.7.2008 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

(X)KARŞI OY
Davacının fiili Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/13. maddesi kapsamında olmamakla birlikte, kaçakçılarla ilişki kurduğu açık olduğundan Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/22 maddesi uyarınca cezalandırılarak meslekten çıkarılması gerektiği görüşüyle gerekçe yönünden karara karşıyız.