Danıştay Kararı 12. Daire 2006/5335 E. 2009/290 K. – T.

12. Daire         2006/5335 E.  ,  2009/290 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2006/5335
Karar No: 2009/290

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: 657 sayılı Yasa’nın 125.maddesindeki disiplin cezalarının tekerrürüne ilişkin düzenlemede öngörülen koşulların dava konusu uyuşmazlıkta gerçekleşmemesi nedeniyle anılan madde uyarınca tesis edilen disiplin cezasının hukuka aykırı olduğu ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince davacının 5525 sayılı Af Yasası uyarınca 1..8.2006 günlü davaya devam edilmesi istemini içeren dilekçesi dikkate alınarak işin gereği düşünüldü:
Davacının, davalı idare bünyesinde mimar olarak görev yapmakta iken 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 17.8.2004 günlü işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; … Genel Müdürlüğü Yapı İşleri Daire Başkanlığı emrinde mimar olarak görev yapan davacının 5.2.2003 tarihinde … ilinde gerçekleşen fırtına sonucu … Konukevinin yapılan çatısının uçması ve çatının imalat hatasından veya doğal afet sonucu uçmasının tespit edilmesi amacıyla başka bir teknik eleman görevlendirilmesi gerekirken Emanet Komisyonu Üyesi ve işin kontrolörü olan davacının görevlendirimesi ve bu işle ilgili teknik raporun üç tarafsız elemanca düzenlenmesi gerekirken işin kontrolü ve emanet komisyonu üyesi davacı tarafından tek başına hazırlanması ve yapılan soruşturma sonucunda savunmasının gerçekçi bulunmaması nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125.maddesinin (B/a) bendi gereğince kınama cezası ile cezalandırılması uygun görülmüş ise de daha önce iki kınama cezası bulunmasından dolayı, 125.maddenin E bendinin sonraki ikinci paragrafı uyarınca bir derece ağır ceza olan 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle görülen davanın açıldığının anlaşıldığı .dava konusu olayda, 5.2.2003 tarihinde … ilinde gerçekleşen fırtına sonucu … Konukevinin yapılan çatısının uçtuğu için hem emanet komisyonu üyesi hem de kontrolörü olan davacının çatının uçması gerekçesini sadece hava şartlarına bağlayıp bununla ilgili tek başına rapor hazırlayarak kusurlu davranma fiilinin, yapılan soruşturma neticesinde subut bulmasından dolayı 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125.maddesinin (B/a) bendi gereğince kınama cezasıyla cezalandırılmasında ve daha önce iki kınama cezası bulunmasından dolayı 125.maddenin E bendinden sonraki ikinci paragrafı uyarınca bir derece ağır ceza olan 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, disiplin cezasının somut tespitlere dayanmadığını, kınama cezalarına karşı dava açtığından cezaların kesinleşmediğini ve tekerrüre dayanak alınamayacağını öne sürmekte ve kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125.maddesinin E bendinden sonra gelen fıkrasında,” disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların sicilden silinmesine ilişkin süre içerisinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.” hükmü yer almıştır. Madde metninden anlaşılacağı üzere farklı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarında tekerrür hükmünün uygulanabilmesi için fiilin aynı derecede cezayı gerektirmesi şarttır. Olayda, davacıya … günlü ve … sayılı işlemle verilen kınama cezasının, eyleminin 657 sayılı Yasanın 125/C-a maddesi uyarınca “1/30 oranında aylıktan kesme cezası”nı gerektirdiği halde geçmiş hizmetlerinin ve sicillerinin olumlu olması nedeniyle bir alt ceza şeklinde uygulandığı daha sonra … günlü … sayılı işlem ile verilen diğer kınama cezasının da benzer şekilde eyleminin, 657 sayılı Yasa’nın 125/C-a maddesi uyarınca “1/30 oranında aylıktan kesme cezası”nı gerektirdiği halde geçmiş hizmetlerinin ve sicillerinin olumlu olması nedeniyle bir alt ceza şeklinde uygulandığı, son olarak … günlü soruşturma raporu uyarınca eyleminin 657 sayılı Yasa’nın 125/B-a bendi gereğince kınama cezasını gerektirmesi ancak daha önce yukarıda sözü edilen kınama cezalarıyla cezalandırılmış olması nedeniyle 657 sayılı Yasa’nın “aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.” hükmü uyarınca kınama cezasının aylıktan kesme cezası şeklinde uygulandığı ve davacının bu cezanın iptali istemiyle dava açtığı görülmüştür.
Oysa davacının son olarak işlediği öne sürülen fiilinin kınama cezasını gerektirmesi , daha önce verilen ve tekerrüre esas alınan kınama cezalarının ise eylemlerinin aslında aylıktan kesme cezasını gerektirdiği halde bir alt ceza olarak uygulandığı gözönüne alındığında 657 Sayılı Yasa’nın anılan maddesinde öngörülen disipline konu fiil veya hallerin “aynı derecede cezayı gerektirmesi” koşulunun bu uyuşmazlıkta gerçekleşmediği açıktır.
Öte yandan, madde hükmünde aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasından sözedilmesine karşın, davacıya 24.6.2004 günlü ve 7194 ve 7195 sayılı işlemler ile verilen ilk iki kınama cezasının 657 sayılı Yasa’nın 125/C-a maddesi kapsamında aynı fiil veya haller nedeniyle verildiği de açıktır.
Bu durumda, 657 sayılı Yasa’nın yukarıda alıntısı yapılan tekerrüre ilişkin hükmünün uygulanabilmesi için aradığı şartlar gerçekleşmediği halde bu hüküm esas alınarak davacıya verilen aylıktan kesme cezasında ve bu husus gözardı edilerek verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine 30.1.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.