Danıştay Kararı 12. Daire 2001/801 E. 2003/3853 K. 04.12.2003 T.

12. Daire         2001/801 E.  ,  2003/3853 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2001/801
Karar No: 2003/3853

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: Davacı, olumsuz olarak düzenlenen 1999 yılı sicil raporunun iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, dosyanın incelenmesinden; davalı idarede memur olarak görev yapan davacının, 1997 yılında zimmet ve zimmet vukuuna sebebiyet suçundan yargılandığı ve … Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararıyla görevi ihmal suçundan cezalandırıldığı, 1994 ve 1995 yıllarına ait sicillerinin orta olduğu, 14 Kasım 1995 tarihinden 15 Temmuz 1998 tarihine kadar açıkta kaldığı, 1996 ve 1997 yıllar için açıkta olması nedeniyle sicil raporu düzenlenmediği, 1998 yılı sicilinin (45) olumsuz olduğu, 22 Nisan 1999 tarihinde belediyede işi yavaşlatma ve işi engellemek yönünde direnişe geçtiği gerekçesi ile açığa alındığı hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı, yapılan soruşturma sonucu getirilen teklif doğrultusunda … Belediyesi Disiplin Kurulunca 26.1.2000 tarihinde Devlet memurluğundan çıkarma cezası verildiği ve dosyanın İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kuruluna gönderildiği ve davacının 1999 yılı sicilinin 1 Ocak 1999 ile açığa alındığı 22 Nisan 1999 tarihini kapsamak üzere olumsuz (40) olarak düzenlendiği, bu durumda Devlet memuru görev ve sorumluluklarını yerine getirmediği açık olan davacıya görevde bulunduğu süreleri kapsamak üzere düzenlenen olumsuz sicil işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı tarafından sicil amiri yanında 6 ay çalışma koşulunun gerçekleşmediği ileri sürülmekte ise de, Devlet Memurları Sicil Yönetmeliğinin 13/6.maddesinde, 3 ay fiilen çalışmış olmak şartıyla sicil amiri yanında çalışırken alınan mazeret izinleri ile yıllık izinlerin ve hastalık izinlerinin hizmet içi eğitimde geçirilen sürelerin sicil raporu düzenlenmesi için gerekli 6 aylık süreye dahil olması, 657 sayılı Kanunun 137.maddesinde, görevden uzaklaştırmanın Devlet kamu hizmetinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbir olduğunun belirtilmesi ve görevden uzaklaştırılan memurun hak ve yükümlülüklerinin devam etmesi karşısında açıkta geçen sürelerde 6 aylık süreye dahil olacağından, olayda fiilen 3 aydan fazla görev yapan davacı açısından 6 aylık süre koşulunun gerçekleşmediğinin kabulüne olanak bulunmadığndan, davacı iddiasında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, belediye başkanının siyasi düşüncelerle pek çok belediye çalışanının işine son verdiğini, olumsuz sicil düzenlemeyi alışkanlık haline getirdiğini, hiçbir zaman işi yavaşlatmadığını ve direnişe geçmediğini öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 4.12.2003 tarihinde oybirliği ile karar verildi.