Danıştay Kararı 12. Daire 2001/1911 E. 2003/470 K. 06.03.2003 T.

12. Daire         2001/1911 E.  ,  2003/470 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2001/1911
Karar No: 2003/470

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: Dava, koruma ve güvenlik görevlisi sınavında başarılı olması üzerine davalı idareye bağlı … Elektrik Dağıtım Müessesesine koruma ve güvenlik görevlisi olarak ataması yapılan davacının, 2495 sayılı Yasanın 16/d maddesi uyarınca atama onayının iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacının 26-28.9.1998 tarihinde yapılan koruma ve güvenlik görevlisi yazılı ve sözlü sınavlarına katılarak başarılı olduğu, … gün ve … sayılı Genel Müdürlük oluru ile … Elektrik Dağıtım Müessesesine atamasının uygun görüldüğü, ancak davacı hakkında yapılan soruşturma sonucu bıçakla adam öldürmeye tam derecede kalkışmak suçundan dolayı yargılandığı … Ağır Ceza Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezası verilerek cezanın tecil edildiğinin anlaşılması üzerine dava konusu işlemle atama onayının iptal edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda, davacı açılan sınavı kazanarak koruma ve güvenlik görevlisi olarak atanmışsa da, mahkumiyet kararı bulunduğundan cezası tecil edilmiş olmakla birlikte ceza konusu suçun niteliği itibariyle davacının yürüteceği görevin önem ve özelliği de dikkate alındığında atama onayının iptal edilmesi yönündeki dava konusu işlemde mevzuata aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, tecil edilmiş mahkumiyetinin memuriyete engel olmadığını, dava konusu işlemin hukuka aykırı olarak tesis edildiğini öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 6.3.2003 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

(X)KARŞI OY
Olayda, 26-28.9.1998 tarihinde yapılan koruma ve güvenlik görevlisi sınavında başarılı olması üzerine, davalı idareye bağlı … Elektrik Dağıtım Müessesesine atanan davacının, bıçakla adam öldürmeye tam teşebbüs suçundan dolayı tecil edilmiş mahkumiyeti bulunduğundan bahisle, dava konusu işlem ile 2495 sayılı Kanunun 16/d maddesi uyarınca atama onayı iptal edilmiş ise de; 2495 sayılı Kanunun 16/d maddesi hükmünde, Devlet memurları için parelel hüküm taşıyan 657 sayılı Yasanın 48/A-5 maddesindeki hükümden farklı olarak; “Taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere….” ibaresi yer almamış olmakla birlikte, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 15.11.1990 günlü, E:1990/3, K:1990/2 sayılı kararında, Türk Ceza Kanunundaki tecil müessesesi yorumlanmış ve tecil edilmiş mahkumiyet gereğince Devlet memurunun görevden çıkarılamayacağı şeklinde hüküm kurulmuş olup; tecil edilmiş mahkumiyeti bulunan davacının, atama onayının iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına karşıyız.