Danıştay Kararı 12. Daire 1999/975 E. 1999/1732 K. 06.10.1999 T.

12. Daire         1999/975 E.  ,  1999/1732 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/975
Karar No: 1999/1732

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … Köyü İlkokulu öğretmeni olarak görev yapan davacının, görevine son verilmesine ilişkin işlemin iptali ile maaş ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tazminen ödenmesi istemiyle dava açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 657 sayılı Yasanın 74/1.maddesinde, memurların bu Kanuna tabi kurumlar arasında kurumların muvafakatı ile kazanılmış hak dereceleri üzerinden veya 68.maddede ki esaslar çerçevesinde derece yükselmesi suretiyle, bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan, bir kadroya nakillerinin mümkün olduğu, 94/1.maddesinde ise, Devlet memurlarının bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabileceği, mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi veya terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde yazılı müracaat şartı aranmaksızın çekilme isteğinde bulunulmuş sayılacağı, 94/2. parağrafında çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam edeceği, yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atanmadığı takdirde, üstüne haber vererek görevini bırakabileceği, 97/A maddesinde, 94.maddenin 2. ve 3.fıkrasına uygun olarak memuriyetten çekilenlerin altı ay geçmeden 97/B maddesinde bu Kanuna göre çekilmiş sayılanlar ile 94.maddenin 2.fıkrasına uymadan görevlerinden ayrılanların bir yıl geçmeden Devlet memurluğuna alınamayacağı kuralı getirildiği, Yasanın 98.maddesinde de, memurluğun sona ermesi hallerinin hükme bağlandığı, memurluktan çekilme halinde Devlet memurluğunun sona ereceğinin açıkca vurgulandığı, dosyanın incelenmesinden; davacının Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü’ndeki memurluk görevine 15.10.1995 tarihinde başladığı, bu görevinde çalışmakta iken 1996 yılı 2.atama döneminde sınıf öğretmenliğine atanmak için Milli Eğitim Bakanlığına başvurduğu ve iş talep formunda ilk atama sütununu işaretlediği, halen çalışmakta olduğu kurumu belirtmediği, başvurusunun kabul edilerek 1.5.1997 günlü 55422 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı toplu onayı gereğince … ili emrine stajyer sınıf öğretmeni olarak atandığı, Yurtkur … Yurdu Yurt Yönetim Memurluğundan 14.5.1997 tarihinde ayrılarak 15.5.1997 günü stajyer öğretmenliğe başladığı, Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünün 26.5.1997 günlü işlemi ile davacının 14.5.1997 tarihinden itibaren mezuniyetsiz veya kurumca kabul edilen mazereti olmaksızın kesintisiz 10 günden fazla görevini terk ettiğinden bahisle 657 sayılı Yasanın 94.maddesi uyarınca göreve gelmeme fiilinin başladığı 14.5.1997 tarihinden itibaren 1 yıl geçmeden Devlet memurluğuna alınmamak üzere görevinden çekilmiş sayılmasına karar verildiği, durumun Milli Eğitim Bakanlığına iletilmesi üzerine davalı idarece aralarında davacının da bulunduğu çok sayıda kişi hakkında inceleme ve soruşturma yapıldığı ve soruşturma sonunda davacının eyleminin 657 sayılı Yasanın 97/B maddesi kapsamına girdiğinin saptanıldığı ve muhakkiklerce anılan madde hükmü uyarınca işlem yapılmasının önerildiği, dava konusu işlem ile de davacının memurluğunun sona erdirildiğinin anlaşıldığı, davacının 657 sayılı Yasanın 74.maddesinde düzenlenen kurumlararası nakil muvafakat müessesesini işleterek sınıf öğretmenliğine nakil yoluyla gitmediği, memuriyete ilk kez Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde başlama, ilk atama şeklinde beyanda bulunarak müracaatı sonucu stajyer öğretmenliğe alınmasına dair işlem tesis ettirerek öğretmenlik görevine başladığının tartışmasız olduğu, oysa davacının Yurtkur … Yurt Müdürlüğü emrinde yurt yönetim memuru olarak çalıştığı ve bu görevini 14.5.1997 tarihinde terk ederek 15.5.1997 tarihinde stajyer sınıf öğretmenliğine başladığı, görevini terkin mezuniyetsiz ve kurumca kabul edilmeksizin 14.5.1997 tarihinden itibaren kesintisiz 10 günden fazla sürdüğü, bu nedenle Yurtkur Genel Müdürlüğünce 26.5.1997 gününde görevinden çekilmiş sayılmasına karar verildiği, memuriyetten çekilmiş sayılanların bir yıl geçmeden Devlet memurluğuna alınmamayı emreden 657 sayılı Yasanın 97/B maddesinin amir hükmü gözetildiğinde davacının henüz bir yıllık süreyi doldurmadan stajyer öğretmenliğe alınarak atamasının yapılması, göreve başlaması ve aynı zamanda davacının gerçeğe aykırı beyanına dayalı olarak idarenin yanıltılması sonucu öğretmenliğe atanması işleminin tesis edildiği, bu durum karşısında yasa hükmüne açıkca aykırılık teşkil eden ve ilgilisinin gerçeğe aykırı beyanına dayanan işlemin davacıya bir hak sağlamaması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.
Davacı, Kredi Yurtlar Kurumunun muvafakat isteyenlere keyfi olarak muvafakat vermemesi nedeniyle bu yola başvurmadığını, kendisi gibi kurumdan istifa edip zorunlu beklemesi gereken süreyi beklemeden öğretmenlik görevine devam eden birçok kişi olduğu halde idarenin bunlar hakkında yaptırım uygulamadığını, memuriyeti terk amacıyla değil öğrenim durumuna uygun başka alanda memuriyete devam etmek istediği için görevden ayrılmak zorunda kaldığını, bu durumda anılan 97/B maddesi hükmünün kendine uygulanmaması gerektiğini öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 6.10.1999 tarihinde oybirliği ile karar verildi.