Danıştay Kararı 12. Daire 1997/373 E. 1997/1796 K. 18.09.1997 T.

12. Daire         1997/373 E.  ,  1997/1796 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/373
Karar No: 1997/1796

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili: …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K: … sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmış olup, aksi yönde verilen temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Davacının olumsuz düzenlenen 1995 yılı sicilinin iptali istemiyle açtığı davanın süreden reddi yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 117.maddesinde, Devlet memurlarının yetersizlikleri halinde sicil raporlarında yazılı bulunan kusur ve eksiklikleri, uyarılmaları bakımından, gizli bir yazı ile atamaya yetkili sicil amirleri tarafından kendilerine bildirileceği hükmü yer almış 118.madde ile de 117.maddeye göre kendisine tebligat yapılan Devlet Memurlarının buna karşı tebliğ tarihinden itibaren en çok bir ay içinde aynı amirlere itiraz edebileceği kurala bağlanmıştır.
Görüldüğü gibi söz konusu maddelerle olumsuz içerikli sicillerle ilgili olarak süre yönünden özel bir düzenleme getirilmiştir.
Olayda, davalı idarece 657 sayılı Yasanın 117.maddesine göre davacıya sicilinin olumsuz olduğu 25.1.1996 tarihinde tebliğ edilmiş olduğuna göre sürenin başlangıcının 25.1.1996 tarihi olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Bu nedenle 16.2.1996 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunmadığından davacının olumsuz sicilini 6.9.1995 tarihinde tebliğ edilen ve davacının meslekten ilişiğinin kesilmesine ilişkin bulunan işlemden öğrendiği bu tarih itibariyle 60 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra açılan davada süre bulunduğu gerekçesiyle davanın süreden reddi yolunda verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Belirtilen nedenle temyiz isteminin kabulüyle anılan mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, aday polis memuru olan davacının 1995 yılı olumsuz sicilinin iptali istemiyle açılmıştır. … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7.maddesinde özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde idare mahkemelerinde dava açma süresinin 60 gün olduğunun hükme bağlandığı, olayda, davacının 23.8.1995 günlü olurla meslekten ilişiğinin kesildiği, 6.9.1995 günü davacıya tebliğ edilen söz konusu olurda sicil raporunun olumsuzluğundan da söz edildiğinden bu tarih itibariyle öğrenilen olumsuz sicile karşı 60 gün içinde dava açılması gerekirken, 25.1.1996 tarihinde yapılan tebliğe istinaden 16.2.1996 tarihinde açılan bu davanın süre aşımı nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle dava süreaşımı yönünden reddedilmiştir.
Davacı, davanın süresinde açıldığını öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 117.maddesinde; Devlet memurlarının yetersizlikleri halinde sicil raporlarında yazılı bulunan kusur ve eksiklikleri, uyarılmaları bakımından, gizli bir yazı ile atamaya yetkili sicil amirleri tarafından kendilerine bildirileceği hükmü yer almış, 118.maddesinde de, 117.maddeye göre kendisine tebliğat yapılan Devlet memurlarının buna karşı tebliğ tarihinden itibaren en çok bir ay içinde aynı amirlere itiraz edebileceği hükmüne yer verilmiştir.
Olayda, davacıya tebliğ edilen, 24 ay uzun süreli durdurma cezası verilmesine ilişkin işlemde sicilinin olumlu, meslekten ilişiğinin kesilmesine ilişkin kararda da aynı sicilin olumsuz düzenlendiği belirtilmekle beraber davalı idarece, 657 sayılı yasanın 117.maddesine göre davacıya ayrıca sicilinin olumsuz olduğu 25.1.1996 tarihinde tebliğ edilmiş olduğuna göre, sürenin başlangıcının 25.1.1996 tarihi olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Bu nedenle 16.2.1996 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunmadığından, davanın süresinde olduğu gözetilerek esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken idare mahkemesince belirtilen hususlar dikkate alınmadan aksi yönde karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararının2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3.fıkrası gereğince veyukarıda belirtilen hususlar gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzeredosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 18.9.1997 tarihinde oybirliği ilekarar verildi.