Danıştay Kararı 12. Daire 1996/217 E. 1997/1297 K. 09.06.1997 T.

12. Daire         1996/217 E.  ,  1997/1297 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1996/217
Karar No: 1997/1297

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K.… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Zabıt Katibi olan davacının bir üst göreve atanmasını engelleyen müfettiş gizli sicil raporunun iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması istenmektedir.
Davacının atanmak isteği üst görev için gereken unsurlar arasında müfettiş tarafından düzenlenen gizli raporda bulunduğundan, idari davaya konu olabileceği açıktır.
Bu durumda geçmiş tüm sicilleri ve müfettişlerce düzenlenen diğer gizli raporları olumlu olan davacının hiçbir somut bilgi ve belgeye dayanmaksızın bir üst göreve ehil olmadığına ilişkin 1992 yılında müfettişlerce düzenlenen gizli raporda mevzuata uyarlık bulunmadığından davanın reddine ilişkin kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Davacının bir üst göreve atanmasını engelleyen gizli sicil raporunun iptali istemiyle açtığı davanın reddi yolunda verilen idare mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
Hernekadar idare mahkemesince davacının üst göreve atanma isteğinin reddine ilişkin işlemin ve dayanağı olan gizli sicil raporunun iptali istemiyle dava açtığı belirtilmiş ve buna göre hüküm kurulmuş ise de; dava dilekçesi içeriğinden davacının bir üst göreve atanmamasına ilişkin işlemle olumsuz olduğunun öğrendiği 1992 yılı sicil raporunun iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır.
Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğünün Adalet Müfettişlerinin görevlerini belirleyen 10/B maddesinde özlük işleri adalet komisyonlarınca yürütülen memurlar hakkında gizli rapor belgesi düzenleneceği hükme bağlanmış ve bu hüküm uyarınca davacı hakkında Adalet müfettişleri tarafından düzenlenen 11.11.1992 günlü gizli raporda davacının dağınık ve düzensiz çalıştığı, kendisine güvenilemediği, görevine bağlılık göstermediği, çalışma başarısının orta derecede takdir olunduğu terfine engel haline raslanmadığı ve bir üst göreve ehil olmadığı sonuç ve kanaatına varıldığı belirtilmiştir.
Devlet Memurları Sicil Yönetmeliğinde belirlenen esaslar uyarınca davacı hakkında doldurulan 1992 yılı sicilinin ise davacıyı daha yakından tanıyan birinci ve ikinci sicil amiri tarafından tüm hanelerin 100 olarak doldurulduğu ve ilgilinin farklı sicil amirleri tarafından doldurulan 1991 ve 1993 yılı sicilinin de çok iyi olduğu dava dosyasında mevcut sicillerin incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda hiçbir somut bilgi ve belgeye dayanmaksızın ilgilinin bir üst göreve ehil olmadığına ilişkin bulunan ve davacının bir üst göreve atanmamasına engel olarak gösterilen 1992 yılı gizli sicilde mevzuata uyarlık bulunmadığından davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, … Adliyesi İdari İşler Müdürlüğünde Zabıt Katibi olarak görev yapan davacının, açılan yazı işleri müdürlüğü sınavını kazanmasına rağmen bu göreve alınmamasına ilişkin … gün ve … sayılı Adli Yargı Adalet Komisyonu kararında belirtilen üst göreve yükseltilmesine engel teşkil eden müfettiş tarafından düzenlenen 1992 yılı gizli raporun iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 124.maddesinde Adli Yargı Adalet Komisyonlarının adli yargıda, görevli personelin hizmet şartları nitelikleri, ilerleme ve yükselmeleri gibi hususlarda görevli ve yetkili olduğunun belirtildiği, yine bu kanuna göre yayınlanıp yürürlüğe giren Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 2.maddesinde bu yönetmelik hükümleri, Adli ve İdari Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ve adayları ile İcra Müdür ve Yardımcıları dışında kalan Adalet Bakanlığı merkez, taşra teşkilatı ile yargı kuruluşlarına 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre ilk defa Devlet memuru olarak atanacakların sınav, atama ve görevde bulunan memurların nakillerinde uygulanır denildikten sonra aynı yönetmeliğin 49.maddesinde Adliye Yazı İşleri Müdürlüğü kadrolarına naklen ve terfien yapılan atamalarda 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 71.maddesi gözönünde bulundurularak ünvan ve sınıf değişikliği yapılmak suretiyle naklen atanacak memurlar, atanacakları memuriyetin özelliğine göre yapılacak sözlü ve uygulamalı sınava ve mülakata tabi tutulacağı, ayrıca bu şekilde atamaları yapılanların bu yönetmeliğin 10.maddesinin B özel şartlar bölümünde belirtilen atanacakları ünvanla ilgili şartları taşımaları, sicillerinin olumlu olması ve amirlerinin olumlu yazılı görüşlerinin bulunması gerektiği hükmüne yer verildiği, yine aynı yönetmeliğin 59.maddesinde de, Adli ve İdari Yargı Yazı İşleri Müdürlüğüne naklen ve terfien atanacaklarda aranacak şartlar arasında son üç yıla ait gizli sicil raporları ile müfettiş hal kağıtlarına göre atanmalarına engel hali bulunmamasının belirtildiği, olayda … Adli Yargı Adalet Komisyonunca 7.8.1995 tarihinde bir adet boş bulunan yazı işleri müdürlüğü için yapılan sınava davacını katıldığı, yazılı sınav ve mülakatı kazanmasına rağmen gizli sicil dosyasındaki olumsuz rapor nedeniyle üst göreve yükseltilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle Adalet Komisyonunun … gün ve … sayılı kararı ile bir üst göreve atanmamasına karar verildiğinin anlaşıldığı, her ne kadar davacı dava dilekçesinde açık şekilde bir üst göreve atanmama işleminin iptalini istememiş, sadece bu kararda üst göreve atamamaya gerekçe gösterilen gizli sicilin iptalini istemiş ise de, 2577 sayılı Yasanın 2.maddesinde belirtilen esaslar çerçevesinde kesin ve yürütülmesi zorunlu olan idari işlem adalet komisyonunun üst göreve atamamaya ilişkin … gün ve … sayılı kararı olması ve bu karara dayanak alınan gizli raporun ise bir ön işlem niteliğinde bulunduğu, davacının da asıl amacının üst göreve atanma isteminin reddine ilişkin işlem ve dayanağını iptal ettirmek olduğu, yukarıda belirtilen yönetmelik gereği hakkında üst göreve ehil olmadığı yolunda kanaat bildiren ve teftiş sonucu düzenlenmiş müfettiş raporu bulunan davacının bir üst göreve atanmamasının yönetmelik hükmüne uygun görüldüğü, öte yandan üst göreve atanmamaya neden teşkil eden gizli müfettiş raporu ise adalet müfettişlerinin iki yılda bir yapmış oldukları ve denetlenecek kişinin iki yıllık süre içindeki tüm iş ve işlemlerinin incelenmesi, amir ve diğer mesai arkadaşları ile bilgisine başvurulabilecek diğer kişilerden alınacak bilgiler sonucu oluşacak kanaate göre düzenlenmiş olması nedeniyle mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, asıl amacının üst göreve atamama işlemin iptali olmadığını, buna neden gösterilen gizli sicil raporunun iptali olduğunu, olumsuz eylem ve işleminin bulunmadığını, olumsuz sicilin kendisine tebliğ edilmediğini, mesleki onurunun zedelendiğini ileri sürerek İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 124.maddesinde Adli Yargı Adalet Komisyonlarının adli yargıda görevli personelin hizmet şartları, nitelikleri, ilerleme ve yükselmeleri gibi hususlarda görevli ve yetkili olduğu hükmü ile Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğünün Adalet Müfettişlerinin görevlerini belirleyen 10.maddesinin B fıkrasında ise özlük işleri adelet komisyonlarınca yürütülen memurlar hakkında gizli rapor düzenleneceği hükmüneyer verilmiştir.
Ayrıca Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 50.maddesinde ise Adli ve İdari Yargı Yazı İşleri Müdürlüğüne naklen ve terfien atanacaklarda aranacak şartlar
a)Yüksekokul veya Fakülte mezunu olmak, bu nitelikte eleman bulunmadığı takdirde lise ve dengi okul mezunu bulunmak
b)Yüksekokul ve Fakülte mezunları için 3 yıl, Lise ve dengi okul mezunları için 4 yıl adliye zabıt katipliğinde çalışmış olmak
c)Son üç yıla ait gizli sicil raporları ile müfettiş hal kağıtlarına göre atanmalarına engel hali bulunmamak olarak belirlenmiştir.
Yukarıdaki hükme göre Yazı İşleri Müdürlüğüne atanmak için sınav ve mülakat kazanma koşulunun yanında son üç yıla ait gizli sicil raporları ile müfettiş hal kağıtları da değerlendirme için esas unsur olduğundan, Adli Yargı Adalet Komisyonunca davacının üst göreve yükseltilmesinde esas alınan müfettiş hal raporunun tek başına idari davaya konu olabileceği açıktır.
Dava konusu olayda, … Adli Yargı Adalet Komisyonunun 7.8.1995 tarihinde bir adet boş bulunan yazı işleri müdürlüğü için yapılan sınava davacının da katıldığı ve yazılı sınav ile mülakatı kazanmasına rağmen gizli sicil dosyasındaki 1992 yılına ait müfettiş hal kağıdı nedeniyle bir üst göreve yükseltilmesinin mümkün olmadığından bahisle Adalet Komisyonunun … günlü ve … sayılı kararı ile üst göreve atanmamasına karar verildiği,1992 yılı sicilinin ise davacıyı daha yakından tanıyan birinci ve ikinci sicil amiri tarafından tüm hanelerin 100 olarak doldurulduğu, ilgilinin farklı sicil amirleri tarafından doldurulan 1990-1991 ve 1993 yılı sicilininde çok iyi olduğu, Adalet Müfettişleri tarafından düzenlenen 11.11.1992 günlü hal kağıdında ise, davacının dağınık ve düzensiz çalıştığı, kendisine güvenilemediği, görevine bağlılık göstermediği, çalışma başarısının orta derecede takdir olunduğu, terfine engel haline rastlanmadığı ve bir üst göreve ehil olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği, daha önceki vesonraki müfettiş hal kağıtlarının olumlu olduğu dava dosyasının ve dosyada mevcut sicillerin incelenmesinden anlaşılmıştır.
Bu durumda tüm sicilleri olumlu iken hiçbir somut bilgi ve belgeye dayanmaksazın ilgilinin bir üst göreve ehil olmadığına ilişkin 1992 yılında müfettişlerce düzenlenen hal kağıdında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3.fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 9.6.1997 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

(X) KARŞI OY
Temyize konu İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe usul ve hukuka uygun olup, ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından anılan kararın onanması gerekeceği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.