Danıştay Kararı 12. Daire 1995/6720 E. 1998/3141 K. 23.12.1998 T.

12. Daire         1995/6720 E.  ,  1998/3141 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/6720
Karar No: 1998/3141

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … Adli Tıp Şube Müdürlüğünde adli tabip olarak görev yapan davacı, otopsi ve ölü muayene ücretinin Türk Tabipler Birliğinin … ili için belirlediği tarifeye göre belirlenmesi gerektiği halde bu tarifeye uyulmadan eksik ödendiğinden bahisle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 77.maddesinde, bilirkişinin tarifeye göre kaybettiği vakit için alacağı tazminattan başka tetkikat ve seyahat masrafları ve çalışmasıyla uygun ücreti alacağının hükme bağlandığı, 285.maddesinde ise bilirkişi ücretinin hakim tarafından takdir olunacağına işaret edildiği, 6023 sayılı Türk Tabipler Birliği Kanununun, Tabip Odaları İdare Heyetinin vazifelerini düzenleyen 28.maddesinin 3224 sayılı Yasa ile değişik 2.fıkrasında; tabip odalarının veya birlik teşekküllerinden herhangi birisinin göstereceği lüzum üzerine bazı mıntıkalarda odalarca tabip tedavisi ücretlerinin en az miktarını gösteren tarifeler düzenlemenin oda idare heyetinin vazifeleri arasında sayıldığı, dava dosyasının incelenmesinden, davacının adli tabip olarak görev yaptığı süre içinde, otopsi ve ölü muayenesi ücreti olarak adına tahakkuk ettirilen ücretin yasal tarifenin altında kaldığını savunduğu, bu durumun düzeltilmesi istemiyle … Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış olduğu müracaatın reddine ilişkin olarak tesis edilen işlemin iptalini talep ettiğinin görüldüğü, 1412 sayılı Yasanın 77.maddesinde düzenlendiği üzere, bilirkişi ücretinin; tarifeye göre kaybedilen vakit için alınan tazminat, tetkikat ve seyahat masrafları ve çalışmaya uygun ücretten ibaret olduğunun 1086 sayılı Yasanın 285.maddesindeki paralel hüküm ile pekiştirildiği, bu ücretin topyekün bilirkişiyi görevlendirip dinleyen makam tarafından tayin ve takdir olunacağının usul hukukunun temel ilkeleri arasında bulunduğu, olayda; her ne kadar 1412 sayılı Yasanın 77.maddesi ile atıfta bulunulan bir tazminat tarifesinden hareketle … Tabip Odası Başkanlığınca ölü muayenesi ve otopsi için ücret tarifesi belirlendiği anlaşılmakta ise de, 6023 sayılı Yasanın 28.maddesi uyarınca mahalli tabip odalarının bu hususta tarife tayinine yetkili olmadıkları, yukarıda anılan tarifeye göre tayin yetkisinin tabip tedavi ücretleri ile sınırlı olduğu, kanun maddesinde oda idare heyetinin benzer konularda da bu yetkisini kullanabileceğine dair bir ifadeye yer verilmediği, böyle bir tarife yapılması gerekse bile bunun tayininde mahalli tabip odalarının yetkisiz bulunduğu, kanunda açık olarak verilmeyen böyle bir yetkiye dayanılarak yapılan düzenleyici işlemlerin ise hukuki dayanaktan yoksun bulunduğu, açıklanan durum karşısında, yasa ile verilen bir yetki bulunmaksızın otopsi ve ölü muayene ücretinin mahalli tabip odalarınca tarifeye bağlanmasının mümkün olmadığı yolunda tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, mesai saatleri dışında ve resmi tatil günlerinde bilirkişilik görevi yapan adli tabiplere Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 17/f. maddesi uyarınca ücret ödenmesi gerektiğini, bazı illerde adli tabiplere anılan yönetmeliğin 17/f maddesi uyarınca ödeme yapıldığını bu nedenle uygulamada eşitsizlik sözkonusu olduğunu öne sürmekte idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 23.12.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.